Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 159 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 159 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
KaLBiN ZüMRüT TePeLeRiNDe
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: İSLAMİ İLİMLER :._.·´¯) :: RİSALE-İ NUR OKUMALARI
1 sayfadaki 1 sayfası
KaLBiN ZüMRüT TePeLeRiNDe
Farkl? Aç?l?m?yla Marifet-1
Lügat mânâs? itibar?yla bilmek de demek olan mârifet; dü?ünce ve himmetle, vicdan ve iç tefahhusla elde edilen hususî bir bilgidir ki, ilimden farkl? bir muhtevaya sahiptir. ?lim; okuma, ö?renme, ara?t?rma, terkip ve tahlil yoluyla elde edilen bir müktesebat olmas?na kar??l?k mârifet; tefekkür, sezi ve iç mü?âhedeyle ula??lan, ilmin özü demektir. ?lmin z?dd? cehalet, mârifetinki ise inkârd?r.
Ayr?ca ilim, küllî ve umumî bir bilme; mârifet ise herhangi bir ?eyi –bu ?eye Zât-? ulûhiyet de dâhildir– vech-i cüz'îyle tan?mak demektir. Bu itibarla da, öteden beri Hazreti Zât-? Vahid ü Ehad'e bilittifak "Âlim" denmi?tir ama, "ârif" denmeden hep kaç?n?lm??t?r. Ayr?ca, dâni?, irfan, vicdan kültürü, hüner ve sanat mânâlar?na da gelen mârifet; erbab-? hakikatçe, bir ?eyin "latîfe-i rabbaniye" ile duyulmas?, bilinen ?eyin misal-i ilmîsi, icab?nda kaybolup sonra da dönüp gelen ve tekerrür ettikçe derinle?en haf?za, ?uur, idrak mahfuzat? ve bir hakikati di?erlerinden tam tefrik ve temyize yarayan yeterli malumat demektir ki; ef'âl ve s?fatlar?n bilinmesi ve bilinen ?eylerin de tafsile aç?k olmas?yla hulâsa edilebilir.
Bir insan?n mârifet erbab?ndan olup Hak nezdinde âriflerden say?labilmesi, onun Allah'?, Allah'a ula?t?ran yollar?, hattâ yollardaki handikaplar? ve bu handikaplar?n a??lmas? için nazarî bilgileri, sonra da bu nazarî bilgilerini tatbik edebilme iradesini ortaya koymas?na ba?l?d?r. Evet, "ârif-i billâh"; Hazreti Zât-? Ehad ü Samed'i ef'âl, esmâ ve s?fât?yla bilip, muamele ve davran??lar?yla bu mârifetini resmeden; her zaman gönlünü pak tutup her lahza ihlâs aray??? içinde bulunan; gücü yetti?ince, ahlâk-? rezile ve onun sâiklerinden uzak kalabilen; mukteza-i be?eriyet olarak ruhuna bir pas dü?üp de ufkunun kararmas? kar??s?nda hemen cismaniyetine ba? kald?r?p Hazreti Müheymin'e sadakatini f?s?ldayan; Hak r?zas? söz konusu olunca, ba?a gelen her ?eye katlanmas?n? bilen; sonra da belli ölçüde, her zaman ???klar?n? hissedip zevklerini duydu?u, o her girizgâhta Hak teyidiyle belirginle?mi? peygamberler yoluna ve peygamberlik dünyas?na ba?kalar?n? da ça??ran kâmil insan demektir.
Bir di?er yakla??mla mârifet; bir ?eyin hakikatini kendi d???nda herhangi bir mülâhaza ve belirleyici faktörle de?il; tam kendi olarak idrak etme ve kendi iç unsurlar?yla belirleme demektir. Bu çerçevede Zât-? ulûhiyetle alâkal? mârifet, zâtî ve sübûtî s?fatlar? itibar?yla Hazreti Zât'? "bî kem u keyf" bilme demektir ki, bu, insan?n ba?ka ?eyleri ihata, idrak ve belirleyip bir çerçeve içine koymas?ndan çok farkl? bir mârifettir ve tamamen vicdanî duyu?, sezi? ve bili?ten kaynaklanmaktad?r. Ayn? zamanda bu duyu? ve sezi?, entüisyoncular?n "sezgi" dedikleri ?eyle de kar??t?r?lmamal?d?r. Evet O, ef'âl ve esmâs?yla malum, s?fât ve na'tlar?yla mâruf olsa da, hakikat-i zâtiyesi ve bu zât?n ihata edilmesi aç?s?ndan idrakleri a?k?n ve ?uur ufkumuz itibar?yla da bir mevcud-u meçhuldür. " "?????????? ???? ???????????? ?????????
itiraf?, muhit olan?n yetersizli?ini ve farz-? muhal Muhât'?n da kabil-i idrak olmad???n? ifade ad?na enfes bir beyand?r ki, bu mazmun,
"??? ??????????? ????? ???????????? ??? ?????????sözleriyle fevkalâde güzel seslendirilmi?tir.
Evet, mutlak var olan O'dur.. en do?ru gerçek de, O'nun varl???n? itiraf ve birli?ini ikrard?r. O'nun mârifetinin "elif-be" ?eklindeki mebâdîsi, iman, islâm hakikatine ve ihsan ?uuruna ula?mak; ula??rken de, böyle mübarek bir hedefi gerçekle?tirmede, bütün feyizlerin ve bereketlerin as?l kayna?? olan hedefin d???ndaki tâli besleyicilere asla iltifat etmeden, hedef ve kaynak eksenli olan sülûkü devam ettirmek ve her gün yeni bir tulû ümit ve i?tiyak?yla hep O'na yönelmek ve her tulûda yepyeni bir vuslat ne?vesi duymak; bütün bunlar?n netice ve müntehâs?nda da, O'nun esmâ, s?fât ve ?ayet O'nun gücünün gölgesi olan iradelerimizin hakk?n? vererek güç yetirebiliyorsak, Zât'?n?n esrar?na vâk?f olmakt?r.
Lütfiye-i Vehbî'de bu mülâhazalar ?öyle seslendirilir:
Sa'y edip ârif-i billâh ola gör;
Nâil-i mârifetullah ola gör..!
Çün "en u'raf" dedi Hazreti Vedûd,
Mârifettir dû cihanda maksûd.
Mârifet, zînetidir insan?n,
Pes olur mertebesi nâdân?n.
Mârifet devlet-i ruhanîdir,
Mârifet eltâf-? rabbanîdir.
.......................................
Ol senin olacak ey ruh-u revân,
Hep senin olmu? olur iki cihân...
Tasavvuf kitaplar?nda kudsî hadis diye rivayet edilen ?u mübarek sözler bu konudaki bütün ?erhlerin, izahlar?n esas? mahiyetindedir ve bize oldukça ciddî ipuçlar? vermektedir:
"Ey insano?lu, nefsini bilen, Beni bilir; Beni bilen, Beni arar; Beni arayan mutlaka Beni bulur ve Beni bulan, bütün arzular?na ve dahas?na nâil olur; nâil olur ve Benden ba?kas?n? Bana tercih etmez. Ey insano?lu, mütevazi ol ki Beni bilesin.. açl??a al?? ki, Beni göresin.. ibadetinde hâlis ol ki Bana eresin. Ey insano?lu, Ben Rabbim; nefsini bilen Beni de bilir.. nefsini terk eden Beni bulur... Beni bilmek için nefsini terk et; Benim mârifetimle mâmur olmayan bir kalb kördür!"
Mârifet-i ilâhiye bazen, "Hakk? bilenin dili tutulur." fehvâs?nca, sâlik için bir hayret, bir deh?et ve sükût ufku olur. Bazen de, "Hakk? bilenin dili çözülür." medlûlünce, hak yolcusu için bir beyan kayna?? hâline gelir; onun heyecan ve ifadelerinde köpürür durur ve gider bütün kulaklarda yank?lan?r. Muhammed Pârsâ'n?n yakla??m?yla: "Allah'tan ba?ka Zâtullah? bilen yoktur." sözü de, "Allah'tan ba?kas?n? bilmem." beyan? da kendi vadilerinde do?rudur ve bu, ayn? anda z?tlar?n do?rulu?u demektir.
Evet, O'nun varl???ndan ba?ka hakikî vücud ve O'nun ef'âlinden ba?ka hakikî ef'âl yoktur; var görülen ?eyler tamamen izafî, esbaba nisbet edilen ?eyler de nisbîdir. ??te bu itibarlad?r ki, hakikî mârifet; ârifin, Mâruf'un ziya-i nurunda eriyip zat? cihetiyle yok olmas? ve mercii yönüyle de ikinci ve hakikî varl??a ermesi say?lm??t?r. Siz bunu "fenâ fillâh-bekâ billâh" mülâhazalar?yla da ele alabilirsiniz...
Zannediyorum, Minhâc sahibi de:
??????? ? ???????? ??? ??? ??? ?????? ?????? ????????? ?? ???????? ??????
"E?er yakîn nurlar?yla görebiliyorsan, ârif ve Mâruf'u ayr? ayr? görme!" o k?vrak ifadeleriyle bu mülâhazay? vurgulamak istemi?.
Büyük Fuzûlî de bu derinli?i ?u damlalarla seslendirir:
"Hikmet-i dünya ve mâfîhây? bilen ârif de?il;
Ârif odur: bilmeye, dünya ve mâfîhâ nedir?"
Bundan ba?ka sofîler, mârifet ad?na bir di?er çerçeve daha ortaya koyarak onu, ilâhî esmâ hakikatlerinin bilinmesi, varl?kta tecellî vak'as?n?n kavranmas?, var olu? esrar?n?n ke?fedilmesi, vücud hakikatinin asliyet ve z?lliyet itibar?yla vuzuh ve inki?af?, din gerçe?inin, Hazreti Murad'?n me?îetine uygun temsili ve taakkulu ?eklinde yorumlam??lard?r ki; bu konulardan her biri ba?l? ba??na kitapl?k birer mevzudur ve bu sahifelerin istiap haddini a?ar. Burada biz sadece Ziyaiyye'de nazmen ifade edilen, konuyla alâkal? baz? önemli ifadelere temas edip geçmeyi dü?ünüyoruz:
Bab-? sâlis mârifettir ey civan,
Bunda dönemez çarh-? beyan-? lisan.
..........................................................
Bunda kâtip yok, yazmaz kalem dahi,
Bunda dil dönmez, beyan olmaz ahî..
.....................................................
Perdelendi bunda mir'ât-? ukûl,
Bu makama olmaz idrak-i vusûl.
Burada pervaz eyler mur?-i hayâl,
Buna olmaz misallerden bir misal...
........................................................
Burada Allah'tan olur hep mevhibe,
Nûr-u nûranî mukaddes bir mertebe..
...........................................................
Bütün avâlim burada müsta?rak kamu,
On sekiz bin âlemden vâsi'dir O...
......................................................
Burada Bir'den ba?ka yoktur hak vücud,
??te bu vahdet olur as?l ?uhûd..
Bu ?uhûda ba?ka mânâ verme sen!
Küfr olur, ilhad olur ey nûr beden.
Ba? gözüyle olmaz asla bu ?uhûd,
Böyle rü'yetten münezzehtir Vedûd...
S?r iledir bu mânâ hep â?ikâr,
S?rra var da sen de anla ey nigâr!
Burada yoktur ilm u idrak-i be?er,
Acz ü hayrettir bu vadide hüner.
Aczini idrak olur idrak-i Hak,
Gör ne söyler Hazreti S?ddîk'a bak..!
SIZINTI
SeVGi [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] ve Du@ iLe [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Lügat mânâs? itibar?yla bilmek de demek olan mârifet; dü?ünce ve himmetle, vicdan ve iç tefahhusla elde edilen hususî bir bilgidir ki, ilimden farkl? bir muhtevaya sahiptir. ?lim; okuma, ö?renme, ara?t?rma, terkip ve tahlil yoluyla elde edilen bir müktesebat olmas?na kar??l?k mârifet; tefekkür, sezi ve iç mü?âhedeyle ula??lan, ilmin özü demektir. ?lmin z?dd? cehalet, mârifetinki ise inkârd?r.
Ayr?ca ilim, küllî ve umumî bir bilme; mârifet ise herhangi bir ?eyi –bu ?eye Zât-? ulûhiyet de dâhildir– vech-i cüz'îyle tan?mak demektir. Bu itibarla da, öteden beri Hazreti Zât-? Vahid ü Ehad'e bilittifak "Âlim" denmi?tir ama, "ârif" denmeden hep kaç?n?lm??t?r. Ayr?ca, dâni?, irfan, vicdan kültürü, hüner ve sanat mânâlar?na da gelen mârifet; erbab-? hakikatçe, bir ?eyin "latîfe-i rabbaniye" ile duyulmas?, bilinen ?eyin misal-i ilmîsi, icab?nda kaybolup sonra da dönüp gelen ve tekerrür ettikçe derinle?en haf?za, ?uur, idrak mahfuzat? ve bir hakikati di?erlerinden tam tefrik ve temyize yarayan yeterli malumat demektir ki; ef'âl ve s?fatlar?n bilinmesi ve bilinen ?eylerin de tafsile aç?k olmas?yla hulâsa edilebilir.
Bir insan?n mârifet erbab?ndan olup Hak nezdinde âriflerden say?labilmesi, onun Allah'?, Allah'a ula?t?ran yollar?, hattâ yollardaki handikaplar? ve bu handikaplar?n a??lmas? için nazarî bilgileri, sonra da bu nazarî bilgilerini tatbik edebilme iradesini ortaya koymas?na ba?l?d?r. Evet, "ârif-i billâh"; Hazreti Zât-? Ehad ü Samed'i ef'âl, esmâ ve s?fât?yla bilip, muamele ve davran??lar?yla bu mârifetini resmeden; her zaman gönlünü pak tutup her lahza ihlâs aray??? içinde bulunan; gücü yetti?ince, ahlâk-? rezile ve onun sâiklerinden uzak kalabilen; mukteza-i be?eriyet olarak ruhuna bir pas dü?üp de ufkunun kararmas? kar??s?nda hemen cismaniyetine ba? kald?r?p Hazreti Müheymin'e sadakatini f?s?ldayan; Hak r?zas? söz konusu olunca, ba?a gelen her ?eye katlanmas?n? bilen; sonra da belli ölçüde, her zaman ???klar?n? hissedip zevklerini duydu?u, o her girizgâhta Hak teyidiyle belirginle?mi? peygamberler yoluna ve peygamberlik dünyas?na ba?kalar?n? da ça??ran kâmil insan demektir.
Bir di?er yakla??mla mârifet; bir ?eyin hakikatini kendi d???nda herhangi bir mülâhaza ve belirleyici faktörle de?il; tam kendi olarak idrak etme ve kendi iç unsurlar?yla belirleme demektir. Bu çerçevede Zât-? ulûhiyetle alâkal? mârifet, zâtî ve sübûtî s?fatlar? itibar?yla Hazreti Zât'? "bî kem u keyf" bilme demektir ki, bu, insan?n ba?ka ?eyleri ihata, idrak ve belirleyip bir çerçeve içine koymas?ndan çok farkl? bir mârifettir ve tamamen vicdanî duyu?, sezi? ve bili?ten kaynaklanmaktad?r. Ayn? zamanda bu duyu? ve sezi?, entüisyoncular?n "sezgi" dedikleri ?eyle de kar??t?r?lmamal?d?r. Evet O, ef'âl ve esmâs?yla malum, s?fât ve na'tlar?yla mâruf olsa da, hakikat-i zâtiyesi ve bu zât?n ihata edilmesi aç?s?ndan idrakleri a?k?n ve ?uur ufkumuz itibar?yla da bir mevcud-u meçhuldür. " "?????????? ???? ???????????? ?????????
itiraf?, muhit olan?n yetersizli?ini ve farz-? muhal Muhât'?n da kabil-i idrak olmad???n? ifade ad?na enfes bir beyand?r ki, bu mazmun,
"??? ??????????? ????? ???????????? ??? ?????????sözleriyle fevkalâde güzel seslendirilmi?tir.
Evet, mutlak var olan O'dur.. en do?ru gerçek de, O'nun varl???n? itiraf ve birli?ini ikrard?r. O'nun mârifetinin "elif-be" ?eklindeki mebâdîsi, iman, islâm hakikatine ve ihsan ?uuruna ula?mak; ula??rken de, böyle mübarek bir hedefi gerçekle?tirmede, bütün feyizlerin ve bereketlerin as?l kayna?? olan hedefin d???ndaki tâli besleyicilere asla iltifat etmeden, hedef ve kaynak eksenli olan sülûkü devam ettirmek ve her gün yeni bir tulû ümit ve i?tiyak?yla hep O'na yönelmek ve her tulûda yepyeni bir vuslat ne?vesi duymak; bütün bunlar?n netice ve müntehâs?nda da, O'nun esmâ, s?fât ve ?ayet O'nun gücünün gölgesi olan iradelerimizin hakk?n? vererek güç yetirebiliyorsak, Zât'?n?n esrar?na vâk?f olmakt?r.
Lütfiye-i Vehbî'de bu mülâhazalar ?öyle seslendirilir:
Sa'y edip ârif-i billâh ola gör;
Nâil-i mârifetullah ola gör..!
Çün "en u'raf" dedi Hazreti Vedûd,
Mârifettir dû cihanda maksûd.
Mârifet, zînetidir insan?n,
Pes olur mertebesi nâdân?n.
Mârifet devlet-i ruhanîdir,
Mârifet eltâf-? rabbanîdir.
.......................................
Ol senin olacak ey ruh-u revân,
Hep senin olmu? olur iki cihân...
Tasavvuf kitaplar?nda kudsî hadis diye rivayet edilen ?u mübarek sözler bu konudaki bütün ?erhlerin, izahlar?n esas? mahiyetindedir ve bize oldukça ciddî ipuçlar? vermektedir:
"Ey insano?lu, nefsini bilen, Beni bilir; Beni bilen, Beni arar; Beni arayan mutlaka Beni bulur ve Beni bulan, bütün arzular?na ve dahas?na nâil olur; nâil olur ve Benden ba?kas?n? Bana tercih etmez. Ey insano?lu, mütevazi ol ki Beni bilesin.. açl??a al?? ki, Beni göresin.. ibadetinde hâlis ol ki Bana eresin. Ey insano?lu, Ben Rabbim; nefsini bilen Beni de bilir.. nefsini terk eden Beni bulur... Beni bilmek için nefsini terk et; Benim mârifetimle mâmur olmayan bir kalb kördür!"
Mârifet-i ilâhiye bazen, "Hakk? bilenin dili tutulur." fehvâs?nca, sâlik için bir hayret, bir deh?et ve sükût ufku olur. Bazen de, "Hakk? bilenin dili çözülür." medlûlünce, hak yolcusu için bir beyan kayna?? hâline gelir; onun heyecan ve ifadelerinde köpürür durur ve gider bütün kulaklarda yank?lan?r. Muhammed Pârsâ'n?n yakla??m?yla: "Allah'tan ba?ka Zâtullah? bilen yoktur." sözü de, "Allah'tan ba?kas?n? bilmem." beyan? da kendi vadilerinde do?rudur ve bu, ayn? anda z?tlar?n do?rulu?u demektir.
Evet, O'nun varl???ndan ba?ka hakikî vücud ve O'nun ef'âlinden ba?ka hakikî ef'âl yoktur; var görülen ?eyler tamamen izafî, esbaba nisbet edilen ?eyler de nisbîdir. ??te bu itibarlad?r ki, hakikî mârifet; ârifin, Mâruf'un ziya-i nurunda eriyip zat? cihetiyle yok olmas? ve mercii yönüyle de ikinci ve hakikî varl??a ermesi say?lm??t?r. Siz bunu "fenâ fillâh-bekâ billâh" mülâhazalar?yla da ele alabilirsiniz...
Zannediyorum, Minhâc sahibi de:
??????? ? ???????? ??? ??? ??? ?????? ?????? ????????? ?? ???????? ??????
"E?er yakîn nurlar?yla görebiliyorsan, ârif ve Mâruf'u ayr? ayr? görme!" o k?vrak ifadeleriyle bu mülâhazay? vurgulamak istemi?.
Büyük Fuzûlî de bu derinli?i ?u damlalarla seslendirir:
"Hikmet-i dünya ve mâfîhây? bilen ârif de?il;
Ârif odur: bilmeye, dünya ve mâfîhâ nedir?"
Bundan ba?ka sofîler, mârifet ad?na bir di?er çerçeve daha ortaya koyarak onu, ilâhî esmâ hakikatlerinin bilinmesi, varl?kta tecellî vak'as?n?n kavranmas?, var olu? esrar?n?n ke?fedilmesi, vücud hakikatinin asliyet ve z?lliyet itibar?yla vuzuh ve inki?af?, din gerçe?inin, Hazreti Murad'?n me?îetine uygun temsili ve taakkulu ?eklinde yorumlam??lard?r ki; bu konulardan her biri ba?l? ba??na kitapl?k birer mevzudur ve bu sahifelerin istiap haddini a?ar. Burada biz sadece Ziyaiyye'de nazmen ifade edilen, konuyla alâkal? baz? önemli ifadelere temas edip geçmeyi dü?ünüyoruz:
Bab-? sâlis mârifettir ey civan,
Bunda dönemez çarh-? beyan-? lisan.
..........................................................
Bunda kâtip yok, yazmaz kalem dahi,
Bunda dil dönmez, beyan olmaz ahî..
.....................................................
Perdelendi bunda mir'ât-? ukûl,
Bu makama olmaz idrak-i vusûl.
Burada pervaz eyler mur?-i hayâl,
Buna olmaz misallerden bir misal...
........................................................
Burada Allah'tan olur hep mevhibe,
Nûr-u nûranî mukaddes bir mertebe..
...........................................................
Bütün avâlim burada müsta?rak kamu,
On sekiz bin âlemden vâsi'dir O...
......................................................
Burada Bir'den ba?ka yoktur hak vücud,
??te bu vahdet olur as?l ?uhûd..
Bu ?uhûda ba?ka mânâ verme sen!
Küfr olur, ilhad olur ey nûr beden.
Ba? gözüyle olmaz asla bu ?uhûd,
Böyle rü'yetten münezzehtir Vedûd...
S?r iledir bu mânâ hep â?ikâr,
S?rra var da sen de anla ey nigâr!
Burada yoktur ilm u idrak-i be?er,
Acz ü hayrettir bu vadide hüner.
Aczini idrak olur idrak-i Hak,
Gör ne söyler Hazreti S?ddîk'a bak..!
SIZINTI
SeVGi [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] ve Du@ iLe [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
EyLüL- BAĞIMLI ÜYEMİZ
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: İSLAMİ İLİMLER :._.·´¯) :: RİSALE-İ NUR OKUMALARI
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN