.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:.
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Salava10


Join the forum, it's quick and easy

.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:.
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Salava10
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:.
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Giriş yap

Şifremi unuttum

Kimler hatta?
Toplam 199 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 199 Misafir :: 1 Arama motorları

Yok

Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
» Kutsalınıza Hakaret Edilmesi İncitiyormuş Değil mi?
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime122.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN

» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime112.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN

» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime112.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN

» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime117.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN

» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN

» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN

» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN

» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN

» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN

» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN

» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN

» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN

» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN

» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN

» Ne NeDiR?
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime120.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN

» ÖĞÜT VEREN AYETLER
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime120.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN

» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime122.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN

» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN

» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN

» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Icon_minitime111.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN

Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız var
Son kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN

Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

Anket

İRFaN MeCLiSi & RaH-ı AŞK FoRMuMuZa NaSıL ULaŞTıNıZ?

EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Vote_lcap67%EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Vote_rcap 67% [ 4 ]
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Vote_lcap0%EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Vote_rcap 0% [ 0 ]
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Vote_lcap0%EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Vote_rcap 0% [ 0 ]
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Vote_lcap0%EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Vote_rcap 0% [ 0 ]
EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Vote_lcap33%EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Vote_rcap 33% [ 2 ]

Toplam Oylar : 6

RSS akısı


Yahoo! 
MSN 
AOL 
Netvibes 
Bloglines 


Kasım 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
    123
45678910
11121314151617
18192021222324
252627282930 

Takvim Takvim


EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1

Aşağa gitmek

EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1 Empty EMİRDAĞ LAHİKASINDAN HÜZMELER - 1

Mesaj tarafından Berzah 30.03.10 14:39

Emirdağ Lahikası'ndan Hüzmeler (1)


1. Mektub

Malayani ile iştigal ölçümüz:

“Hem bu zarurî işlerini ihtiyarlığına hürmeten gördüğümüz adam, mahkemece dava etmiş ve bütün hazır arkadaşlarını şahid gösterip, tasdik ettirmiş ki: Yirmi senedir hiçbir gazeteyi ve siyasî eserleri ne okumuş, ne sormuş, ne bahsetmiş; ve on senedir, hükûmetin iki reisinden ve bir vali ve bir meb'usundan başka hiç bir erkânı ve büyük memurlarını bilmiyor ve tanımıyor ve tanımağa merak etmemiş. Ve üç senedir harb-i umumîyi ne sormuş, ne bilmiş, ne merak etmiş, ne radyo dinlemiş.”

2. Mektub

a. Dört hatvemizden biri olan şefkat ancak bu tür duyguları taşımakla yaşanabilir:

“Hattâ ben hapiste muhterem kardeşlerime demiştim: Eğer Ankara'ya gönderilen Risale-i Nur'un şiddetli tokatları için beni idama mahkûm eden zâtlar, Risale-i Nur ile imanlarını kurtarıp idam-ı ebedîden necat bulsalar; siz şahid olunuz, ben onları da ruh u canımla helâl ederim!”

b. Mesleğimiz azimet üzerine müessestir; ruhsatları kullanmamada ısrarlı olmalıyız:

“O zalim, dünyaca büyük makamlarda bulunan bedbahtlar dediler: "Sen yirmi senedir birtek defa takkemizi başına koymadın, eski ve yeni mahkemelerin huzurunda başını açmadın, eski kıyafetin ile bulundun. Halbuki onyedi milyon bu kıyafete girdi."

Ben de dedim: Onyedi milyon değil, belki yedi milyon da değil, belki rızasıyla ve kalben kabulüyle ancak yedi bin Avrupaperest sarhoşların kıyafetlerine ruhsat-ı şer'iye ve cebr-i kanunî cihetiyle girmektense; azimet-i şer'iye ve takva cihetiyle, yedi milyar zâtların kıyafetlerine girmeyi tercih ederim.”

3. Mektub

a. Şahsımıza yada hizmetimize ait bir güzelliği zikretmek ancak şu iki şartla mahzursuz olur:
1. O güzelliği kalben kendimize ait bilmemek
2. O güzelliği zikretmeyi zorunlu kılan bir zaruret olması:

“Neden şahsına ait kerametleri yazıyorsun? diyenlere şöyle dedim: Bu, benim değil, Risale-i Nur'un kerametidir. Risale-i Nur ise, Kur'anın malıdır ve tefsiridir… Gerçi bu çeşit ikramlar yazılmasaydı daha münasibdi, fakat bu kadar hadsiz muarızlar ve çok kuvvetli ve kesretli düşmanlar karşısında az ve fakir ve zaîf olan bizlere kuvve-i maneviye ve gaybî imdad ve teşci' ve sebat ve metanet vermek için mecburiyet-i kat'iye oldu, ben de yazdım.”

b. Şefkat ayağı ile vusul derdi taşıyanlar, Üstad’a benzer duygularla bezenmeliler!

“Risalelere ait kerametleri zikretmek benim benliğime bir hodfüruşluk verip sukutuma sebeb olsa da, ehemmiyeti yok. Bu hizmete, yani ehl-i imanı dalalet-i mutlakadan kurtarmağa -lüzum olsa- dünyevî hayat gibi, uhrevî hayatımı da feda etmek bir saadet bilirim; binler dostlarım ve kardeşlerimin Cennet'e girmeleri için Cehennem'i kabul ederim.”

4. Mektub

a. Siyasetle ilgilenmeyelim, çünkü:

“Siyasetle meşgul olan, ehemmiyetli hizmetlerinden geri kalır. Hem de siyaset boğuşmalarına kapılanlar, selâmet-i kalbini kaybeder.”

b. Hizmet erlerinin yaşamla ve memleketleri ile alakadarlığı vazifelerinden ibarettir:

"İhtiyar dünyada, benim hakikî vazifem, neşr-i esrar-ı Kur'aniyedir."

“Bu memleketle, hamiyet-i İslâmiye noktasından alâkadarım. Yoksa benim ne hanem var, ne evlâdım."

c. Ameller niyetlere göredir:

"Amelinizde rıza-i İlahî olacak, maddî menfaat fikri olmayacak."

d. Mesleğimiz sofilik değildir!

"Ben sofî değilim", "Mesleğimiz tarîkat değildir"

"Hubb-u câh ve nazarı kendine celbetmek, ruhî bir marazdır. Buna gizli bir şirk denir." "Eğer mesleğimiz şeyhlik olsaydı, makam bir olurdu; o makama çok namzedler olurdu. Mesleğimiz uhuvvettir. Kardeş kardeşe peder olamaz, mürşid vaziyetini takınamaz..."

5. Mektub

a. Mazlumun âhı gayretullaha dokunur:

“Hâkim kendisi müddeî olsa, elbette "Kimden kime şekva edeyim, ben dahi şaştım" benim gibi bîçarelere dedirtir. Evet şimdiki vaziyetim hapisten çok ziyade sıkıntılıdır. Bir günü, bir ay haps-i münferid kadar beni sıkıyor. Bu gurbet ve ihtiyarlık ve hastalık ve yoksulluk ve za'fiyetle, kışın şiddeti içinde herşeyden men'edildim. Bir çocukla bir hastalıklı adamdan başka kimse ile görüşmem. Zâten ben, tam bir haps-i münferidde yirmi seneden beri azab çekiyorum. Bu halden fazla bana tecrid ve tarassudlarıyla sıkıntı vermek ise, "gayretullah"a dokunup, bir belaya vesile olmasından korkulur. Mahkemede dediğim gibi, nasılki dört defa dehşetli zelzeleler, bize zulmen taarruzun aynı zamanında gelmesi gibi pek çok vukuat var. Hattâ tahmin ederim ki; benim hukukumu muhafaza ve beni himaye etmek için çok güvendiğim Afyon Adliyesi, Denizli Mahkemesi'ndeki Risale-i Nur hakkında müracaatıma bilakis ehemmiyet vermedi, beni me'yus etti, adliyenin yangınına bir vesile oldu ihtimali var.”

b. Hürriyet, hürriyet, hürriyet.. fikirden amele kadar her sahada hürriyet aşığıyız!

“Ben işittim ki; benim iaşeme ve istirahatime buradaki hükûmet müracaat etmiş, kabul cevabı gelmiş. Ben bunların insaniyetine teşekkürle beraber, derim: En ziyade muhtaç olduğum ve hayatımda en esaslı düstur olan hürriyetimdir. Asılsız evham yüzünden, emsalsiz bir tarzda hürriyetimin kayıdlar ve istibdadlar altına alınması, beni hayattan cidden usandırıyor. Değil hapis ve zindanı, belki kabri bu hale tercih ederim. Fakat hizmet-i imaniyede ziyade meşakkat ise ziyade sevaba sebeb olması bana sabır ve tahammül verir. Madem bu insaniyetli zâtlar benim hakkımda zulmü istemiyorlar, en evvel benim meşru' dairedeki hürriyetime dokundurmasınlar. Ben ekmeksiz yaşarım, hürriyetsiz yaşayamam.”

c. Hizmete bağlılık ölçümüz ve hizmete bir zarar gelir endişesi ile taşımamız gereken ıstırap:

“Ehl-i Vukufunun takdiriyle beraetimize bir sebeb olan ve hapis arkadaşlarımın bana bir yâdigâr ve hatıra olmak üzere güzel yazılarıyla birkaç nüshası yazılan ve elimde bulunan ve Denizli zabıtası görüp ilişmeyen ve Afyon polishanesinde bir gece ve buranın zabıtasında da açık olarak bir gece kalan Meyve Risalesi ile Müdafaaname'yi, hergün endişeler içinde, bunları da elimden almasınlar diye saklıyordum. Belki beni taharri edecekler telaşı ile, bu gurbette tanımadığım adamlara, bunları sakla diyemediğimden çok üzülüyordum.”

d. Bugünlere gelene kadar ne sıkıntılar çekilmiş!

“Denizli Mahkemesi hiç ilişmediği ve Eskişehir Mahkemesi yalnız bir tek kelimesine ilişip, birtek harfle cevabını alan İhtiyarlar Risalesi'ni, İstanbul'lu bir adam, burada bir adamdan alıp İstanbul'a götürmüş. Her nasılsa aleyhimdeki bir dinsizin eline geçmiş. Habbeyi on kubbe yaparak vilayet zabıtasını şaşırtıp, "Kiminle görüşüyor, yanına kimler gidiyor?" diye beni sıkmağa başladılar. Her ne ise.. bunlar gibi çok acı nümuneler var. Fakat en manasızı budur ki; beni konuşturmamak için, hizmetimde bir çocukla bir hastalıklı adamdan başka herkesi ürkütüp, benden kaçırtmalarıdır.”

e. Üstad etrafındaki hadiseleri te’vil etmiş, onların arkasındaki manalara nüfuz etmiştir. Kur’an buna te’vil-i ehadis der: Yeryüzü insanoğlu ve hususen hizmet ile irtibattardır:

“Garib ve acib bir hâdise: Bu ayda bir gün avluya indim, baktım. Gelen kar üstünde, Risale-i Nur'un eczalarında tevafukatına işaret eden boyalar, kırmızı-sarı mürekkebler misillü, o karın üstünde serpilmiş katreler ve noktalar var. Çok hayret ettim. Sair yerlere baktım, avlumdan başka yerlerde yoktu. Endişe ettim, kalben dedim: Risale-i Nur umum memleketle, belki Kur'an hesabına küre-i arzla o derece alâkadardır ki, onun başına gelen beladan, musibetten bulutlar dahi kan ağlıyorlar. Bir-iki adam çağırdım, onlar da hayret ettiler. Benim endişe ve telaşımı gören hane sahibinin biraderzadesi Mehmed Efendi zannetti ki, ben karın çokluğundan yolu kapamasından telaş ediyorum. Ben yukarı çıktıktan sonra, yolu açmak için o karı iki tarafa atıp o işaretli manidar kırmızı-sarı hâdise-i cevviyeyi kapatmıştı. Ona dedim: Kapatmasaydın daha iyi idi.
Aynı günde, Risale-i Nur aleyhinde üç hâdise zuhur eyledi:
Birincisi: Afyon Adliyesiyle buradaki zabıta çavuşluğudur. Kitablarımın iadesine dair müracaatıma mukabil, "Daha temyizden tasdik gelmediğinden karışmayız" diye o cihetten benim ümidimi kırdı.
İkincisi: Aynı günde, benim ahvalimi tecessüs etmek için mahsus bir polisi, Afyon gönderdiğini öğrendik.
Üçüncüsü: Aynı günde, İstanbul'da bir münafık İhtiyar Risalesi'ni bahane ederek aleyhimizde propaganda etmiş, adliyeye aksettirmiş.
Bu gibi hâdiselerden müştaklar çekinmeye başladılar. Ben de Likülli musibetin ınna lillah ve inna ileyhi raciun (Her türlü musibete karşı deriz biz Allah’tan geldik, Allah’a geri döneriz; bundan sonra musibetin ne ziyanı olur) dedim, "Hasbünallahü ve ni'melvekil" (Allah bize yeter; O ne güzel vekildir) siperine girdim.” (20)

Süleyman Eriş
Berzah
Berzah
VEFALI ÜYEMİZ
VEFALI ÜYEMİZ


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz