Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 206 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 206 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
İnsan.. Kendini bulmak..Adam( Adem) olmak...
1 sayfadaki 1 sayfası
İnsan.. Kendini bulmak..Adam( Adem) olmak...
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
İnsan.. Kendini bulmak..
İnsan.. Kendini bulmak..Adam( Adem) olmak...
İnsan.. Kendini bulmak..Adam( Adem) olmak...
Semavi dinlerde ve felsefi öğretilerin pekçoğunda insanın hakikate, huzura, mutluluğa nail olmasının, ulaşmasının en temel basamağı, birincil argümanı olarak 'kendini tanıması' gösterilir. Kendinitanıyan insan; kendini bilir, Kendini bilmek; haddini, sınırlarını, yapabileceklerini ve yapamayacaklarını anlamaktır.Ne olduğunun, niçin burada bulunduğunun, misyonunun ve gayesinin neler olduğunun bilincine varmaktır. Bilmek, bulmanın yarısıdır. Buldunuz mu artık olmuşsunuz demektir. Yani kendini tanıyan' olur'
İnsanın var olmadığı yerde felsefe olmayacağı gibi, felsefenin uzun ince bir yola çıkabilmesi için de insanın işe kendine tanımasıyla başlaması gerekir. Kendini tanımadan ulaşılan şey 'Hakikat' değildir, o şey olsa olsa hakikatin aynadaki yansımasından ibarettir.
Kendini tanımak, Kendi 'BEN'inin farkına varmaktır. Kendi 'BEN'liğinin özüne vakıf olmaktır. Kendi 'BEN'ini bulamamış olanlar 'SEN'in bilgisine ulaşamazlar. Çünkü bilen bir özne/suje olmadığı müddetçe nesnenin/objenin olması bilgiyi meydana getirmez. Hakikati ortaya çıkarmaz. Ancak bilen 'BEN' olursa o zaman 'Hakikat' ortaya çıkar. O hakikat de 'BEN'in kendisidir. Burada 'BEN' ilk anda hem özne, hem nesne durumundadır. Yani Hakikattir. Kendi 'BEN'ini bulanlar başka hakikatlere yelken açabilmeye hak kazanmışlardır. Kendini bulamayanlar da suretlerle, aynadaki yansımalarla oyalanıp durmaktan kendilerini alamazlar.
Sadece insan olmak; 'Olmaklık, olma' için gerekli ama yeterli değildir. Yeterli şart; insanın kendini farketmesi, kendini bilmesi, kendini bulması; kendisi olmasıdır. Kendi değerinin, kendi anlamının bilincine erip bunun gereklerini yerine getirmesidir. Ziya Paşa ne güzel söylemiş; 'Hoşça bak zatına kim züpde - i alemsin sen.' Ey yaratılmışların en şereflisi, ey en ağır görev olan kulluğu omuzlarına yüklenen insan, sen ki bu alemin çekirdeğisin, özüsün, senin için yaratılmış herşey. Kendine bir bak, kendinin farkına var, kendini tanı, Kendin ol...
Sure - i Asr'da buyrulduğu gibi salt insan olmak Hüsrandan kurtulmayı sağlamıyor. insan olmanın yanında seni yoktan var
edene, Yüce Mevlaya iman, O imanın gerekli kıldığı amelleri ifa etme, Cenab - ı Hakk'ın buyurduğu Hakk'ı başkalarına tavsiye etme ve bütün bunları yaparken de karşılaştığın her türlü zorluğa direniş gösterip asla Hakk'tan ayrılmama anlamına gelen Sabr'ı tavsiye etme kurtuluşun şartlarındandır. Bütün bunları ancak ve ancak kendini tanıyan ve kendini bulan insan yapabilir.
Post - modernist paradigmanın zihinleri hiç ayrım yapmadan bir bir işgal ettiği, Kapitalist ekonomik sistemin örümcek ağı gibi her tarafı sardığı bir zaman diliminde insanın kendini bilip, bulması, yani kendisi olması hiç te kolay olmasa gerektir. Çünkü insanı kendine bırakmayıp her türlü etkileme, yönlendirme ve post modernist yönetme taktikleriyle işgal eden bu sistem kendini arayan insanın en büyük düşmanıdır. Özgürleşme adı altında zihinsel tutsaklık yaşayan çağdaş insan kendini bulma yolunda epey bir hedeften şaşmış görünmektedir. Karamsar olunabilir ama asla kötümser değiliz.
Ümitliyiz, ümitvarız, yenilgi yenilgi büyüyen bir zaferin neferleri olarak hala kendimizi arıyoruz. Kendimizi bulma ve kendimiz olma yolunda hala ilk gün gibi Peygamber ve arkadaşlarının ki gibi aynı 'aşk' ve aynı heyecanı yaşamaktayız.
Hani anlatılır ya; Osmanlının birbirinden yek padişahlarından biri tebdil - i kıyafet eyleyip halkın arasına karışmış.
( Ne zaman o halkın içinden çıktılar! ki) yatsı namazına müteakiben yolda elinde bir fener zifiri gece karanlığında can - hıraş bir şekilde birşeyler arayan bir adama rastlamışlar. sormuşlar adama; be hey adam bu zifiri gece karanlığında ne arıyorsun böyle alel acele. Cevap sorudan
da enteresantır; ' Kendimi arıyorum babalık kendimi...' Padişah adamlarına dönerek demiş ki; Haydin gidelim, Tebam böyle olduğu müddetçe bu yüce milletin sırtı asla yere gelmez.'
Peki kendimizi kendi 'BEN'imizi nasıl ve nerede bulacağız? Goethe'nin şu sözü eksik olmasına rağmen bir parça bize ışık tutmaktadır; 'İnsan kendini İnsanda tanır' İnsan benini bulursa adam, adem olur. Adem'i nasıl bulacak? Yozgatlı Mehmet Said Fenni efendi bu çetin soruya şu dizelerle karşılık verir;
' Adem'i bul adem ol alemde adem gizlidir.
Etme tahkir ademi ademde alem gizlidir.'
Yani kişi kendini, daha önce kendi 'BEN'ini bulmuş olanları örnek alarak bulabilir, bunlarda alemde gizlidir. ama her Adem de bir alemdir, yani her insan hakikat denizinin bir damlası olup, kim oldupu belli olmadığı için de devamlı olarak aramak ve arayış içerisinde olmak, hiç kimseyi incitmemek, hakir görmemek gerekir.
Yunus'un dediği gibi ''Yaratılanı hoşgör, yaratandan ötürü'' Hakikat, Ben; dışarda aranmaz, kendimizde kendi evimizde aranır. ' Dışarısı ' kendi hakikatimizin dışındadır. Üstad Nurettin Topçu'nun yaptığı gibi - Yüzümüzü hakikate çevirip ona şöyle seslenmeliyiz:
''Ben seni dışarılarda arariken, sen benim kendi evimde idin.''
''Derman ara idim derdime, derdim bana derman imiş!
Burhan arar idim aslıma, aslım bana Burhan imiş!
sağı solu gözler idim, bir dost yüzü görsem deyu,
ben dışarıda arar iken, ol can içinde canan imiş!''
kimin adem, kimin maden olduğu belli olmaz, ey Hikmet talibi sen arı gibi ol, her çiçekten öz almaya devam et ki balın lezzet olsun, şifa olsun.
Not: Bu durağın adı 'HİKMET DURAĞI' dır. bu durakta ilme, hikmete ve irfana talip olanlar iner.
Süleyman Erdoğan
İnsanın var olmadığı yerde felsefe olmayacağı gibi, felsefenin uzun ince bir yola çıkabilmesi için de insanın işe kendine tanımasıyla başlaması gerekir. Kendini tanımadan ulaşılan şey 'Hakikat' değildir, o şey olsa olsa hakikatin aynadaki yansımasından ibarettir.
Kendini tanımak, Kendi 'BEN'inin farkına varmaktır. Kendi 'BEN'liğinin özüne vakıf olmaktır. Kendi 'BEN'ini bulamamış olanlar 'SEN'in bilgisine ulaşamazlar. Çünkü bilen bir özne/suje olmadığı müddetçe nesnenin/objenin olması bilgiyi meydana getirmez. Hakikati ortaya çıkarmaz. Ancak bilen 'BEN' olursa o zaman 'Hakikat' ortaya çıkar. O hakikat de 'BEN'in kendisidir. Burada 'BEN' ilk anda hem özne, hem nesne durumundadır. Yani Hakikattir. Kendi 'BEN'ini bulanlar başka hakikatlere yelken açabilmeye hak kazanmışlardır. Kendini bulamayanlar da suretlerle, aynadaki yansımalarla oyalanıp durmaktan kendilerini alamazlar.
Sadece insan olmak; 'Olmaklık, olma' için gerekli ama yeterli değildir. Yeterli şart; insanın kendini farketmesi, kendini bilmesi, kendini bulması; kendisi olmasıdır. Kendi değerinin, kendi anlamının bilincine erip bunun gereklerini yerine getirmesidir. Ziya Paşa ne güzel söylemiş; 'Hoşça bak zatına kim züpde - i alemsin sen.' Ey yaratılmışların en şereflisi, ey en ağır görev olan kulluğu omuzlarına yüklenen insan, sen ki bu alemin çekirdeğisin, özüsün, senin için yaratılmış herşey. Kendine bir bak, kendinin farkına var, kendini tanı, Kendin ol...
Sure - i Asr'da buyrulduğu gibi salt insan olmak Hüsrandan kurtulmayı sağlamıyor. insan olmanın yanında seni yoktan var
edene, Yüce Mevlaya iman, O imanın gerekli kıldığı amelleri ifa etme, Cenab - ı Hakk'ın buyurduğu Hakk'ı başkalarına tavsiye etme ve bütün bunları yaparken de karşılaştığın her türlü zorluğa direniş gösterip asla Hakk'tan ayrılmama anlamına gelen Sabr'ı tavsiye etme kurtuluşun şartlarındandır. Bütün bunları ancak ve ancak kendini tanıyan ve kendini bulan insan yapabilir.
Post - modernist paradigmanın zihinleri hiç ayrım yapmadan bir bir işgal ettiği, Kapitalist ekonomik sistemin örümcek ağı gibi her tarafı sardığı bir zaman diliminde insanın kendini bilip, bulması, yani kendisi olması hiç te kolay olmasa gerektir. Çünkü insanı kendine bırakmayıp her türlü etkileme, yönlendirme ve post modernist yönetme taktikleriyle işgal eden bu sistem kendini arayan insanın en büyük düşmanıdır. Özgürleşme adı altında zihinsel tutsaklık yaşayan çağdaş insan kendini bulma yolunda epey bir hedeften şaşmış görünmektedir. Karamsar olunabilir ama asla kötümser değiliz.
Ümitliyiz, ümitvarız, yenilgi yenilgi büyüyen bir zaferin neferleri olarak hala kendimizi arıyoruz. Kendimizi bulma ve kendimiz olma yolunda hala ilk gün gibi Peygamber ve arkadaşlarının ki gibi aynı 'aşk' ve aynı heyecanı yaşamaktayız.
Hani anlatılır ya; Osmanlının birbirinden yek padişahlarından biri tebdil - i kıyafet eyleyip halkın arasına karışmış.
( Ne zaman o halkın içinden çıktılar! ki) yatsı namazına müteakiben yolda elinde bir fener zifiri gece karanlığında can - hıraş bir şekilde birşeyler arayan bir adama rastlamışlar. sormuşlar adama; be hey adam bu zifiri gece karanlığında ne arıyorsun böyle alel acele. Cevap sorudan
da enteresantır; ' Kendimi arıyorum babalık kendimi...' Padişah adamlarına dönerek demiş ki; Haydin gidelim, Tebam böyle olduğu müddetçe bu yüce milletin sırtı asla yere gelmez.'
Peki kendimizi kendi 'BEN'imizi nasıl ve nerede bulacağız? Goethe'nin şu sözü eksik olmasına rağmen bir parça bize ışık tutmaktadır; 'İnsan kendini İnsanda tanır' İnsan benini bulursa adam, adem olur. Adem'i nasıl bulacak? Yozgatlı Mehmet Said Fenni efendi bu çetin soruya şu dizelerle karşılık verir;
' Adem'i bul adem ol alemde adem gizlidir.
Etme tahkir ademi ademde alem gizlidir.'
Yani kişi kendini, daha önce kendi 'BEN'ini bulmuş olanları örnek alarak bulabilir, bunlarda alemde gizlidir. ama her Adem de bir alemdir, yani her insan hakikat denizinin bir damlası olup, kim oldupu belli olmadığı için de devamlı olarak aramak ve arayış içerisinde olmak, hiç kimseyi incitmemek, hakir görmemek gerekir.
Yunus'un dediği gibi ''Yaratılanı hoşgör, yaratandan ötürü'' Hakikat, Ben; dışarda aranmaz, kendimizde kendi evimizde aranır. ' Dışarısı ' kendi hakikatimizin dışındadır. Üstad Nurettin Topçu'nun yaptığı gibi - Yüzümüzü hakikate çevirip ona şöyle seslenmeliyiz:
''Ben seni dışarılarda arariken, sen benim kendi evimde idin.''
''Derman ara idim derdime, derdim bana derman imiş!
Burhan arar idim aslıma, aslım bana Burhan imiş!
sağı solu gözler idim, bir dost yüzü görsem deyu,
ben dışarıda arar iken, ol can içinde canan imiş!''
kimin adem, kimin maden olduğu belli olmaz, ey Hikmet talibi sen arı gibi ol, her çiçekten öz almaya devam et ki balın lezzet olsun, şifa olsun.
Not: Bu durağın adı 'HİKMET DURAĞI' dır. bu durakta ilme, hikmete ve irfana talip olanlar iner.
Süleyman Erdoğan
RıZa BeRKaN- KuRuCu / YöNeTiCi
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN