Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 198 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 198 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
Anmak mı, anlamak ve yasamak mı? (1)
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: HZ. MUHAMMED ( SALLAHU ALEYHİ VE SELLEM ) :._.·´¯) :: SİYER-İ NEBİ
1 sayfadaki 1 sayfası
Anmak mı, anlamak ve yasamak mı? (1)
Peygamberimiz bir Musluman icin "ani" olabilir mi? Anilar "gecmiste kalani", "gecip gitmis olani" temsil ederler. Peygamberimiz bir Musluman icin "anilarda kalan", "gecip gitmis olan", dolayisiyla "anilan" midir?
Hemen belirtelim ki, tum "anmalar", unutmanin zimni bir itirafidir. Unutulmayanin, hele hayatin ta merkezinde olanin, "anilmasindan" soz edilemez. Birini anmak, hatirlamaktir. Hatirlamak, iyidir. Ama bu Peygamberimiz ise, onu hatirlamakla teselli olmak, bir o kadar dusundurucudur.
Allah onu "izlememizi" emretti. Cunku o yeryuzunde iz birakan, yerde yuruyen bir "insan" idi. Allah zatini izlememizi bunun icin emretmedi. Zatina olan sevgimizi, Elci'sini izleyerek isbat etmemizi emretti: "De ki, eger Allah'i seviyorsaniz, beni izleyin ki Allah da sizi sevsin; gunahlarinizi magfiret etsin."
Kur'an'in helak kissasini anlattigi tum inkarci kavimler, kendilerine gonderilen "insan peygamberi" inkar hususunda ortak tavir gosterirler. Kur'an hepsinin de gonderilen elciyi reddederken "Bize bir melek gonderilmeli degil miydi?" dedigini nakleder.
Bu iki seyin gostergesidir:
1) Inkarci kavimlerin iman etmeye gonullu olmadiklarinin. Zira bu bir sahte mazerettir. Bununla, "Biz hayat tarzimiza mudahale ettirmeyiz" demeye getirirler. Zira bir melegin davranislari bir insan tarafindan "ornek" alinip uretilemez. Mahiyetleri farklidir. Eger elci gonderilen bir melek olsaydi, bu kez de "O melek, biz insaniz; biz nasil onu ornek alalim?" diyeceklerdi.
2) Inkarci kavimlerin insan soyuna olan guvenlerini tamamen yitirdiklerinin. Baksaniza "Bize bir melek gonderilmeli degil miydi?" diyorlar. Bu "herkesi kendi gibi gormek" deyiminde ifadesini bulan ruh halidir. Kendileri o kadar sapmislardir ki, bu sapma onlarin insan turune olan guvenlerini kokten yok etmistir.
Peygamberimiz bir Musluman icin sadece bir "ani" degilse, Kutlu Dogum munasebetiyle icinden gecilen su gunlerdeki etkinlikler de, "Dostlar beni hatirlasin" turunden bir "ani"ya donusturulmemelidir.
Diyanet'in yuvarladigi kucuk kar topu, buyudu buyudu kocaman bir dag oldu. Gunlere, haftalara sigmadi. Kutlu Dogum Haftasi olarak baslatilan merasimler, Nisan'in tamamina yayildi, Nisan neredeyse kutlu dogum ayi haline geldi. Camilere sigmadi. Salonlara, hatta statlara tasti.
Bu yil kutlamalar isim degistirdi. Anlamli bir jestle "Kutlu Dogum Haftasi" artik "Peygamberler Haftasi" olarak kutlanacak. Gecen yil Danimarka'da ortaya cikip bir cok Bati baskentinde yayimlanan cirkin karikaturler, insanligin son adasi olan Hz. Peygamber'i dunyanin gundemine oturttu. Bu is âdetâ, cuzi serle murad olunan kulli hayra donustu. Muslumanlarin alemlere rahmet Hz. Muhammed'le olan irtibatlari tazelendi.
Bati, Muslumanlarin verdigi tepkiyi anlamadi. Biz de Bati'nin anlamayisini anlamadik. Bunun temelinde, Hiristiyan Bati'yi peygamberli saymamiz yatar. Oysa, Hiristiyan Bati (ateist Bati'dan soz etmiyorum) bizim inandigimiz anlamda bir "peygamber tasavvurundan" yoksundu. Yani peygambersizdi. Onlar Hz. Isa'yi tanrilastirdiklari gunden beri peygambersizler. Teslise inanan birinin inancinda peygambere yer kalmamistir. Onun icin de, peygamberli bir dini, toplumu ve ferdi anlayamiyorlar.
Biz Muslumanlarin peygamber sevgisini de anlayamadilar. Hatta gecmiste Hz. Meryem'e yonelik Bati'da ortaya cikan cirkin davranislara Muslumanlarin tepki gostermesini de anlayamadilar. Zaten bu, karikatur terbiyesizligi munasebetiyle girdikleri "Siz de Isa icin aynisini yapin, odeselim" tavrindan anlasiliyordu.
Bu arada, her zaman oldugu gibi bizde de isin istismarini yapanlar cikmiyor degil. Peygamberimizle ilgili yayincilik alaninda yasanan su enflasyona bir bakin. Nasreddin Hoca'nin kazani gibi, eski kitaplar yeni yavrular doguruyor. Ciddi bir siyer okuru bile olmadan siyer yazmaya kalkanlarin haddi hesabi yok. Kas yapayim derken goz cikariliyor. Vahyin insa ettigi bir peygamber tasavvurundan mahrum olarak yazilmis, hakikate ve kaynaga sadakat kaygisi tasimayan harcialem ve cala kalem eserler.
En tehlikelisi de, bu isin Cahiliyye siirininn ana damarlarindan biri olan "mehdiye" yarisina donmus olmasi. "Kim daha cok ovecek?" yarisi cigirindan cikinca, is Hz. Peygamber'i "tanitma" degil, "tezgahlama" yarisina donusuyor. Olan, vahyin insa etmeye calistigi sahih "peygamber tasavvuruna" oluyor. Efendimizi tanitma iddiasiyla cikilan yolda, efendimiz taninmaz hale getiriliyor. Allah'in "ornek" gostererek hayatimizda uretmemizi istedigi bir degeri, bizler acimasizca ve arsizca "tuketmeye" koyuluyoruz.
Simdi cevaplanmasi gereken sualler sunlar: Peygamberimizin bizim methiyemize mi ihtiyaci var, yoksa bizim onu ornek alip hayata tasimamiza mi ihtiyacimiz var? Bu ikincisi gerceklesmiyorsa, birincisi ona odenmis bir "manevi rusvet" olmaz mi? Dahasi, o adiyla saniyla zaten "ovulmus"tur. Onu Allah ovmustur. Onun bizim ovgumuze ihtiyaci yok, ama bizim onun modelligine ihtiyacimiz hadsiz. Hal bu iken, neden boyle yapariz?
"Guzel ornek"i kendi hayatlarimiza tasimanin nasilini konusmaya devam.
Hemen belirtelim ki, tum "anmalar", unutmanin zimni bir itirafidir. Unutulmayanin, hele hayatin ta merkezinde olanin, "anilmasindan" soz edilemez. Birini anmak, hatirlamaktir. Hatirlamak, iyidir. Ama bu Peygamberimiz ise, onu hatirlamakla teselli olmak, bir o kadar dusundurucudur.
Allah onu "izlememizi" emretti. Cunku o yeryuzunde iz birakan, yerde yuruyen bir "insan" idi. Allah zatini izlememizi bunun icin emretmedi. Zatina olan sevgimizi, Elci'sini izleyerek isbat etmemizi emretti: "De ki, eger Allah'i seviyorsaniz, beni izleyin ki Allah da sizi sevsin; gunahlarinizi magfiret etsin."
Kur'an'in helak kissasini anlattigi tum inkarci kavimler, kendilerine gonderilen "insan peygamberi" inkar hususunda ortak tavir gosterirler. Kur'an hepsinin de gonderilen elciyi reddederken "Bize bir melek gonderilmeli degil miydi?" dedigini nakleder.
Bu iki seyin gostergesidir:
1) Inkarci kavimlerin iman etmeye gonullu olmadiklarinin. Zira bu bir sahte mazerettir. Bununla, "Biz hayat tarzimiza mudahale ettirmeyiz" demeye getirirler. Zira bir melegin davranislari bir insan tarafindan "ornek" alinip uretilemez. Mahiyetleri farklidir. Eger elci gonderilen bir melek olsaydi, bu kez de "O melek, biz insaniz; biz nasil onu ornek alalim?" diyeceklerdi.
2) Inkarci kavimlerin insan soyuna olan guvenlerini tamamen yitirdiklerinin. Baksaniza "Bize bir melek gonderilmeli degil miydi?" diyorlar. Bu "herkesi kendi gibi gormek" deyiminde ifadesini bulan ruh halidir. Kendileri o kadar sapmislardir ki, bu sapma onlarin insan turune olan guvenlerini kokten yok etmistir.
Peygamberimiz bir Musluman icin sadece bir "ani" degilse, Kutlu Dogum munasebetiyle icinden gecilen su gunlerdeki etkinlikler de, "Dostlar beni hatirlasin" turunden bir "ani"ya donusturulmemelidir.
Diyanet'in yuvarladigi kucuk kar topu, buyudu buyudu kocaman bir dag oldu. Gunlere, haftalara sigmadi. Kutlu Dogum Haftasi olarak baslatilan merasimler, Nisan'in tamamina yayildi, Nisan neredeyse kutlu dogum ayi haline geldi. Camilere sigmadi. Salonlara, hatta statlara tasti.
Bu yil kutlamalar isim degistirdi. Anlamli bir jestle "Kutlu Dogum Haftasi" artik "Peygamberler Haftasi" olarak kutlanacak. Gecen yil Danimarka'da ortaya cikip bir cok Bati baskentinde yayimlanan cirkin karikaturler, insanligin son adasi olan Hz. Peygamber'i dunyanin gundemine oturttu. Bu is âdetâ, cuzi serle murad olunan kulli hayra donustu. Muslumanlarin alemlere rahmet Hz. Muhammed'le olan irtibatlari tazelendi.
Bati, Muslumanlarin verdigi tepkiyi anlamadi. Biz de Bati'nin anlamayisini anlamadik. Bunun temelinde, Hiristiyan Bati'yi peygamberli saymamiz yatar. Oysa, Hiristiyan Bati (ateist Bati'dan soz etmiyorum) bizim inandigimiz anlamda bir "peygamber tasavvurundan" yoksundu. Yani peygambersizdi. Onlar Hz. Isa'yi tanrilastirdiklari gunden beri peygambersizler. Teslise inanan birinin inancinda peygambere yer kalmamistir. Onun icin de, peygamberli bir dini, toplumu ve ferdi anlayamiyorlar.
Biz Muslumanlarin peygamber sevgisini de anlayamadilar. Hatta gecmiste Hz. Meryem'e yonelik Bati'da ortaya cikan cirkin davranislara Muslumanlarin tepki gostermesini de anlayamadilar. Zaten bu, karikatur terbiyesizligi munasebetiyle girdikleri "Siz de Isa icin aynisini yapin, odeselim" tavrindan anlasiliyordu.
Bu arada, her zaman oldugu gibi bizde de isin istismarini yapanlar cikmiyor degil. Peygamberimizle ilgili yayincilik alaninda yasanan su enflasyona bir bakin. Nasreddin Hoca'nin kazani gibi, eski kitaplar yeni yavrular doguruyor. Ciddi bir siyer okuru bile olmadan siyer yazmaya kalkanlarin haddi hesabi yok. Kas yapayim derken goz cikariliyor. Vahyin insa ettigi bir peygamber tasavvurundan mahrum olarak yazilmis, hakikate ve kaynaga sadakat kaygisi tasimayan harcialem ve cala kalem eserler.
En tehlikelisi de, bu isin Cahiliyye siirininn ana damarlarindan biri olan "mehdiye" yarisina donmus olmasi. "Kim daha cok ovecek?" yarisi cigirindan cikinca, is Hz. Peygamber'i "tanitma" degil, "tezgahlama" yarisina donusuyor. Olan, vahyin insa etmeye calistigi sahih "peygamber tasavvuruna" oluyor. Efendimizi tanitma iddiasiyla cikilan yolda, efendimiz taninmaz hale getiriliyor. Allah'in "ornek" gostererek hayatimizda uretmemizi istedigi bir degeri, bizler acimasizca ve arsizca "tuketmeye" koyuluyoruz.
Simdi cevaplanmasi gereken sualler sunlar: Peygamberimizin bizim methiyemize mi ihtiyaci var, yoksa bizim onu ornek alip hayata tasimamiza mi ihtiyacimiz var? Bu ikincisi gerceklesmiyorsa, birincisi ona odenmis bir "manevi rusvet" olmaz mi? Dahasi, o adiyla saniyla zaten "ovulmus"tur. Onu Allah ovmustur. Onun bizim ovgumuze ihtiyaci yok, ama bizim onun modelligine ihtiyacimiz hadsiz. Hal bu iken, neden boyle yapariz?
"Guzel ornek"i kendi hayatlarimiza tasimanin nasilini konusmaya devam.
EyLüL- BAĞIMLI ÜYEMİZ
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: HZ. MUHAMMED ( SALLAHU ALEYHİ VE SELLEM ) :._.·´¯) :: SİYER-İ NEBİ
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN