Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 330 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 330 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
NECİP FAZIL KISAKÜREK
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: İZ BIRAKANLAR & GÖNÜL YAPANLAR :._.·´¯) :: ABİDE ŞAHSİYETLER
1 sayfadaki 1 sayfası
NECİP FAZIL KISAKÜREK
26 Mayıs 1905'te İstanbul'da doğdu.
Çocukluğu, büyük babasının İstanbul Çemberlitaş'taki konağında geçti. İlk ve
orta öğrenimini Amerikan ve Fransız Kolejleri ile Bahriye Mektebi'nde (Askeri
Deniz Lisesi) tamamladı. Lisedeki hocaları arasında Yahya Kemal, Ahmet
Hamdi(Akseki), İbrahim Aski gibi isimler vardı. Necip Fazıl hocalarından en çok
İbrahim Aski'nin etkisinde kalmıştır. Tasavvufla ilk tanışması da hocası İbrahim
Aski'nin verdiği kitaplarla olmuştur.
Necip Fazıl Kısakürek, İstanbul
Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nü bitirdikten (1924) sonra,
Milli Eğitim Bakanlığı bursu ile gönderildiği Fransa'da, Sorbonne Üniversitesi
Felsefe Bölümü'nde okudu. Türkiye'ye dönüşünde Hollanda, Osmanlı ve İş
Bankalarında müfettiş ve muhasebe müdürü olarak çalıştı. Robert Kolej, İstanbul
Güzel Sanatlar Akademisi, Ankara Devlet Konservatuarı, Ankara Üniversitesi Dil
ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde ders verdi(1939-43). Sonraki yıllarında
edebiyata yönelerek fikir ve sanat çalışmaları dışında başka bir işle meşgul
olmadı.
Necip Fazıl, annesinin arzusuyla şair olmak istedi (bunu
düşündüğünde henüz 12 yaşındaydı) ve ilk şiirleri Yeni Mecmua'da
yayımlandı. Milli Mecmua, Anadolu, Varlık ve Yeni Hayat dergilerinde
çıkan şiirleriyle kendinden söz ettirmeyi başardı. Daha sonra Paris'e gitti ve
dönüşünde yayımladığı Örümcek Ağı ve Kaldırımlar adlı şiir kitaplarıyla
edebiyat dünyasında patlama yaptı. Necip Fazıl bu eserleriyle genç
yaşta şöhreti yakalayarak, çağdaşı şairlerin önüne çıkmayı başardı. Edebiyat
çevrelerinde hayranlık aynı zamanda heyecan uyandırdı. 1932'de Ben ve Ötesi adlı
şiir kitabını çıkardığında henüz otuz yaşına basmamıştı.
Necip
Fazıl için 1934 yılı hayatının dönüm noktası oldu. Çünkü hayat
felsefesinin değişmesine neden olan ve Beyoğlu Ağa Camii'nde vaaz
vermekte olan Abdülhakim Arvasi ile bu dönemde tanıştı. Ve bu kişiden bir daha
kopmadı. Necip Fazıl'ın, üstün bir ahlak felsefesini savunduğu
tiyatro eserlerini birbiri ardına edebiyatımıza kazandırması bu döneme
rastlar (Tohum, Para, Bir Adam Yaratmak).
Necip Fazıl aralıklarla gidip
uzun sürelerle kaldığı Ankara'ya üçüncü gidişinde, bazı bankaların da desteğini
sağlayarak 14 Mart 1936'da haftalık Ağaç dergisini çıkarmıştır.
Yazarları arasında Ahmet Hamdi Tanpınar, Ahmet Kutsi Tecer, Mustafa Sekip
Tunç'un da bulunduğu Ağaç dergisi, yeni kapanan Yakup Kadri'nin Kadro dergisi
yazarları Burhan Belge, Vedat Nedim Tör, Şevket Süreyya Aydemir ve İsmail Hüsrev
gibi yazarların savunduğu ve dönemin etellektüellerini hayli etkilemiş
bulunan materyalist ve marksizan düsüncelerine karşı spiritüalist ve idealist
bir çizgi izlemiştir. Ankara'da altı sayı çıkan Ağaç dergisi daha sonra
İstanbul'a nakledilmiş ancak fazla okur bulamadığından haftalık Ağaç dergisi
17'nci sayıda kapanmıştır.
Necip Fazıl, 1943 yılında dinsel ve
siyasal kimliği ön plana çıkan Büyük Doğu adlı dergiyi çıkardı. 1978
yılına kadar aralıklarla haftalık, günlük ve aylık olarak çıkarılan Büyük
Doğu'da iktidarlara cephe alan Kısakürek, yazı ve yayınları yüzünden mahkemelik
oldu, hapse girdi ve dergi birçok kez kapatıldı. Sultan Abdülhamit taraftarı
olan Necip Fazıl giderek İslamcı kesimin önderlerinden biri oldu. Ağaç
dergisinde olduğu gibi, Büyük Doğu'nun ilk sayılarında da yazar kadrosu hayli
kozmopolittir. Bedri Rahmi, Sait Faik gibi yazarların imzası dergi
sayfalarında görülmektedir. Ancak, Büyük Doğu, dinsel bir kavga organı durumuna
gelince bu yazarların bir kısmı ayrılmıştır. Necip Fazıl 1947 yılında
Büyük Doğu toplatılınca Kasım-Aralık ayları arasında üç sayı devam eden
Borazan adlı siyasal mizah dergisini çıkarmıştır. Sık sık
kapatılan veya toplatılan Büyük Doğu'nun çıkmadığı dönemlerde günlük fıkra ve
çesitli yazılarını Yeni İstanbul, Son Posta, Babialide Sabah, Bugün, Milli
Gazete, Hergün ve Tercüman gibi gazetelerde yayımlayan Necip Fazıl, Büyük
Doğu'da çıkan yazılarında kendi imzası dışında Adıdeğmez, Mürid, Ahmet
Abdülbaki gibi takma isimler kullandı. 1962 yılından
itibaren de hemen hemen tüm Anadolu
şehirlerinde konferanslar verdi.
Necip
Fazıl, Sabır Taşı adlı oyunuyla 1947 yılında C.H.P. Piyes Yarışması
Birincilik Ödülü'nü almış, doğumunun 75. yıldönümünde Kültür
Bakanlığı'nca "Büyük Kültür Armağanı" ödülünü (1980) ve Türk
Edebiyatı Vakfı'nca "Türkçenin Yaşayan En Büyük Şairi" ünvanını
almıştır.
1980'de Kültür Bakanlığı Büyük Ödülü'nü, 'İman ve
İslam Atlası' adlı eseriyle fikir dalında Milli Kültür Vakfı
Armağanı'nı (1981), Türkiye Yazarlar Birliği
Üstün Hizmet Ödülü'nü (1982) almış beratla
'Sultan-üş Şuara' (Şairlerin Sultanı) ünvanını
kazanmıştır
Necip Fazıl Kısakürek yazılarını yazmaya devam ederken uzun
süren bir hastalık dönemi geçirdi ve sonra 25 Mayıs 1983'te Erenköy'deki
evinde öldü. Fatih'te düzenlenen cenaze merasiminden sonra Eyüp
sırtlarındaki (Piyer Loti'deki) kabristana defnedildi.
Çocukluğu, büyük babasının İstanbul Çemberlitaş'taki konağında geçti. İlk ve
orta öğrenimini Amerikan ve Fransız Kolejleri ile Bahriye Mektebi'nde (Askeri
Deniz Lisesi) tamamladı. Lisedeki hocaları arasında Yahya Kemal, Ahmet
Hamdi(Akseki), İbrahim Aski gibi isimler vardı. Necip Fazıl hocalarından en çok
İbrahim Aski'nin etkisinde kalmıştır. Tasavvufla ilk tanışması da hocası İbrahim
Aski'nin verdiği kitaplarla olmuştur.
Necip Fazıl Kısakürek, İstanbul
Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nü bitirdikten (1924) sonra,
Milli Eğitim Bakanlığı bursu ile gönderildiği Fransa'da, Sorbonne Üniversitesi
Felsefe Bölümü'nde okudu. Türkiye'ye dönüşünde Hollanda, Osmanlı ve İş
Bankalarında müfettiş ve muhasebe müdürü olarak çalıştı. Robert Kolej, İstanbul
Güzel Sanatlar Akademisi, Ankara Devlet Konservatuarı, Ankara Üniversitesi Dil
ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde ders verdi(1939-43). Sonraki yıllarında
edebiyata yönelerek fikir ve sanat çalışmaları dışında başka bir işle meşgul
olmadı.
Necip Fazıl, annesinin arzusuyla şair olmak istedi (bunu
düşündüğünde henüz 12 yaşındaydı) ve ilk şiirleri Yeni Mecmua'da
yayımlandı. Milli Mecmua, Anadolu, Varlık ve Yeni Hayat dergilerinde
çıkan şiirleriyle kendinden söz ettirmeyi başardı. Daha sonra Paris'e gitti ve
dönüşünde yayımladığı Örümcek Ağı ve Kaldırımlar adlı şiir kitaplarıyla
edebiyat dünyasında patlama yaptı. Necip Fazıl bu eserleriyle genç
yaşta şöhreti yakalayarak, çağdaşı şairlerin önüne çıkmayı başardı. Edebiyat
çevrelerinde hayranlık aynı zamanda heyecan uyandırdı. 1932'de Ben ve Ötesi adlı
şiir kitabını çıkardığında henüz otuz yaşına basmamıştı.
Necip
Fazıl için 1934 yılı hayatının dönüm noktası oldu. Çünkü hayat
felsefesinin değişmesine neden olan ve Beyoğlu Ağa Camii'nde vaaz
vermekte olan Abdülhakim Arvasi ile bu dönemde tanıştı. Ve bu kişiden bir daha
kopmadı. Necip Fazıl'ın, üstün bir ahlak felsefesini savunduğu
tiyatro eserlerini birbiri ardına edebiyatımıza kazandırması bu döneme
rastlar (Tohum, Para, Bir Adam Yaratmak).
Necip Fazıl aralıklarla gidip
uzun sürelerle kaldığı Ankara'ya üçüncü gidişinde, bazı bankaların da desteğini
sağlayarak 14 Mart 1936'da haftalık Ağaç dergisini çıkarmıştır.
Yazarları arasında Ahmet Hamdi Tanpınar, Ahmet Kutsi Tecer, Mustafa Sekip
Tunç'un da bulunduğu Ağaç dergisi, yeni kapanan Yakup Kadri'nin Kadro dergisi
yazarları Burhan Belge, Vedat Nedim Tör, Şevket Süreyya Aydemir ve İsmail Hüsrev
gibi yazarların savunduğu ve dönemin etellektüellerini hayli etkilemiş
bulunan materyalist ve marksizan düsüncelerine karşı spiritüalist ve idealist
bir çizgi izlemiştir. Ankara'da altı sayı çıkan Ağaç dergisi daha sonra
İstanbul'a nakledilmiş ancak fazla okur bulamadığından haftalık Ağaç dergisi
17'nci sayıda kapanmıştır.
Necip Fazıl, 1943 yılında dinsel ve
siyasal kimliği ön plana çıkan Büyük Doğu adlı dergiyi çıkardı. 1978
yılına kadar aralıklarla haftalık, günlük ve aylık olarak çıkarılan Büyük
Doğu'da iktidarlara cephe alan Kısakürek, yazı ve yayınları yüzünden mahkemelik
oldu, hapse girdi ve dergi birçok kez kapatıldı. Sultan Abdülhamit taraftarı
olan Necip Fazıl giderek İslamcı kesimin önderlerinden biri oldu. Ağaç
dergisinde olduğu gibi, Büyük Doğu'nun ilk sayılarında da yazar kadrosu hayli
kozmopolittir. Bedri Rahmi, Sait Faik gibi yazarların imzası dergi
sayfalarında görülmektedir. Ancak, Büyük Doğu, dinsel bir kavga organı durumuna
gelince bu yazarların bir kısmı ayrılmıştır. Necip Fazıl 1947 yılında
Büyük Doğu toplatılınca Kasım-Aralık ayları arasında üç sayı devam eden
Borazan adlı siyasal mizah dergisini çıkarmıştır. Sık sık
kapatılan veya toplatılan Büyük Doğu'nun çıkmadığı dönemlerde günlük fıkra ve
çesitli yazılarını Yeni İstanbul, Son Posta, Babialide Sabah, Bugün, Milli
Gazete, Hergün ve Tercüman gibi gazetelerde yayımlayan Necip Fazıl, Büyük
Doğu'da çıkan yazılarında kendi imzası dışında Adıdeğmez, Mürid, Ahmet
Abdülbaki gibi takma isimler kullandı. 1962 yılından
itibaren de hemen hemen tüm Anadolu
şehirlerinde konferanslar verdi.
Necip
Fazıl, Sabır Taşı adlı oyunuyla 1947 yılında C.H.P. Piyes Yarışması
Birincilik Ödülü'nü almış, doğumunun 75. yıldönümünde Kültür
Bakanlığı'nca "Büyük Kültür Armağanı" ödülünü (1980) ve Türk
Edebiyatı Vakfı'nca "Türkçenin Yaşayan En Büyük Şairi" ünvanını
almıştır.
1980'de Kültür Bakanlığı Büyük Ödülü'nü, 'İman ve
İslam Atlası' adlı eseriyle fikir dalında Milli Kültür Vakfı
Armağanı'nı (1981), Türkiye Yazarlar Birliği
Üstün Hizmet Ödülü'nü (1982) almış beratla
'Sultan-üş Şuara' (Şairlerin Sultanı) ünvanını
kazanmıştır
Necip Fazıl Kısakürek yazılarını yazmaya devam ederken uzun
süren bir hastalık dönemi geçirdi ve sonra 25 Mayıs 1983'te Erenköy'deki
evinde öldü. Fatih'te düzenlenen cenaze merasiminden sonra Eyüp
sırtlarındaki (Piyer Loti'deki) kabristana defnedildi.
belinay- SÜPER MODERATÖR
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: İZ BIRAKANLAR & GÖNÜL YAPANLAR :._.·´¯) :: ABİDE ŞAHSİYETLER
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN