.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:.
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Salava10


Join the forum, it's quick and easy

.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:.
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Salava10
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:.
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Giriş yap

Şifremi unuttum

Similar topics
Kimler hatta?
Toplam 206 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 206 Misafir :: 1 Arama motorları

Yok

Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
» Kutsalınıza Hakaret Edilmesi İncitiyormuş Değil mi?
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime122.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN

» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime112.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN

» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime112.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN

» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime117.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN

» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN

» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN

» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN

» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN

» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN

» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN

» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN

» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN

» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN

» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN

» Ne NeDiR?
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime120.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN

» ÖĞÜT VEREN AYETLER
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime120.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN

» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime122.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN

» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN

» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN

» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Icon_minitime111.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN

Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız var
Son kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN

Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

Anket

İRFaN MeCLiSi & RaH-ı AŞK FoRMuMuZa NaSıL ULaŞTıNıZ?

Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Vote_lcap67%Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Vote_rcap 67% [ 4 ]
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Vote_lcap0%Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Vote_rcap 0% [ 0 ]
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Vote_lcap0%Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Vote_rcap 0% [ 0 ]
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Vote_lcap0%Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Vote_rcap 0% [ 0 ]
Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Vote_lcap33%Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Vote_rcap 33% [ 2 ]

Toplam Oylar : 6

RSS akısı


Yahoo! 
MSN 
AOL 
Netvibes 
Bloglines 


Kasım 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
    123
45678910
11121314151617
18192021222324
252627282930 

Takvim Takvim


Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz?

3 posters

Aşağa gitmek

Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Empty Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz?

Mesaj tarafından RıZa BeRKaN 22.05.10 18:00

[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

Allah-u Teala hepimizi ayrı bir fıtratta yaratmıştır. Fıtratımızdaki bu farklılıklar bizi biz yapan biricik özelliklerdir. İnsan huzurlu ve dengeli bir ruh halinde olduğu müddetçe bu farklılıkları kişi için bir ayrıcalık ve fırsattır.

Mesela, düzenli olmak güzel ve takdir edilen bir özelliktir, düzensizligi sevmemek de güzeldir. Ama düzensizliğe hiç tahammül edememek, etraf dağılacak diye çocuklu misafirden çekinmek ya da çocuklara yeterince oyun fırsatı vermemek, düzen sevmenin uç halidir.Temizlik de aynı şekilde… Öfkeli olmak da bir ölçüde olduğu müddetçe güzeldir, kişi hakkını savunabilir, mücadeleci olur, onurlu olur, ama fazla öfkeli ise zalim olur… Sukunetli davranmak güzeldir, ta ki acizliğe varmadığı müddetce, çok hırslı olmamak, mütevekkil olmak guzeldir, ta ki tembelliğe götürmediği müddetçe… Dakik olmak güzeldir, ta ki çok telaşlı olmaya götürmedikçe… İsini guzel yapmayı sevmek güzel, ama kılı kırk yararcasına kendimize eziyet edecesine ciddiye almak aşırılıktır.

Peki, bizdeki bu özellikler ne zaman uç haller alır? Hiç merak ettiniz mi? Neden normal bir insan, ruhi rahatsızlığa girer?

Kendine dur diyememekten, gidişatının nereye dogru gittiğini, yani kendini farkedememekten ve önlem alamamaktan, kişi ruhsal rahatsızlığa yakalanabilir.

Peki, neden denge bozulur? Nefsin (egonun) fazlaca stres altında kalarak yorulmasından ve ruhun da nefsin zayıflıklarını, uçluklarını dengeleyecek kadar beslenmemesinden… Ruh iyi beslendiğinde, gönul aklı dediğimiz vasıf ortaya çıkar ve kişi farkında olmadan hikmetli (isabetli) söz ve hikmetli, dengeli davranışa yönelir. Nahl Suresi 43. Ayeti kerimede Allah-u Teala; “Eğer siz bilmiyorsanız, zikir ehline sorun”, buyuruyor. Dikkatinizi çekerim, ilim ehline değil, zikir ehline… İlim, insanı bilgili yapar ama irfan ve hikmet sahibi yapamayabilir. Biz hem kendimiz ilim ve zikre devam ettiğimiz müddetçe, hem de zikir ehlini takip ettiğimiz müddetçe, Allah’ın izniyle ciddi bir ruhi rahatsızlığa girmeyiz.

Şunu unutmayalım, hepimizin yukarıda bahsettiğim gibi zaaflarımız vardır ve hepimizin ruhi bir rahatsızlığa yakalanma ihtimalimiz vardır. Şimdiye kadar olan mesleki hayatımda bunu kendinde farkedip, aklıyla nefsini önleyebilen çok az insan gördüm, neredeyse mümkün değil, ta ki gönül ehli olma yolundaki gayretler insani dengeli bir ruh halinde tutabilir.

Hepinize ilim irfan dolu, sağlıklı günler dilerim.

Psik. Tuba Erdönmez YILDIRIM
RıZa BeRKaN
RıZa BeRKaN
KuRuCu / YöNeTiCi
KuRuCu / YöNeTiCi


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Empty Geri: Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz?

Mesaj tarafından EyLüL 22.05.10 21:28

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]



faydalı bir paylaşım kendimedemi ders çıkartsaydım nedir [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
EyLüL
EyLüL
BAĞIMLI ÜYEMİZ
BAĞIMLI ÜYEMİZ


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz? Empty Geri: Ruhi Hastalığa Neden Yakalanırız, Nasıl Korunuruz?

Mesaj tarafından *Şemme* 25.10.10 22:48


Ruhunu manevi gıdayla doyurmayan aç bırakan insanlr başka nahoşluklarla doyurmaya çalışır.
Ruh zikir için yaratıcısını anmak için yaratılmış ondan gayrısı yalan var birazda sen oyalan diyemiyoruz.
Bu yazıyı okuyunca bir yazı aklıma geldi umarım faydalı olur.
Allah razı olsun

rabbit

Kalabalıkta yalnızlığı yaşamak

KURAN-ı Kerim'deki iki sure “Mezzemil” ve “Müddesir” 73. ve 74. sureler olarak elimizdeki mushafta yer alırlar. “Müzzemmil” suresinde Hz. Peygamber'in gece yorganına sarılıp uykuya uzandığı hale işaret edilir ve “Ey gecenin karanlığında uyumak için uzanmış Peygamber Müzzemmil- gece ibadeti için silkinip kalk!” Sure böyle başlar.


Bu sure Hz. Peygamberi (sav) gece yarısından sonra namaza davet eder. Gecenin üçte biri veya yarısını nafile ibadetle geçirmek için kalkacaktır. Hz. Peygamber (sav) bundan sonra hayatının sonuna kadar böyle devam edecektir. “Müddesir” suresinde ise ilk vahyin tesiriyle ne yapacağının beklentisi içinde olan Hz. Peygamber'e (sav) tebliğ emri verilir. Ama burada da ilginç bir tabir kullanılır. “Ey Müddesir, yani ey sarılıp bürünen artık kalk ve uyar.”

Bir anlamda Müzzemmil iç âlemdeki silkinmeye; Müddesir ise dış âlemdeki silkinmeye hitap eder. Mekke'de inen bu iki surenin sonunda da imana direneceklere hazırlanan azap haber verilir. Müzzemmil'de gerçek örtüden silkinmeye davet; Müddesir'de ise mecazi örtünmeden silkinmeye çağrı vardır. Birinde gece ibadet için uykuyu feda etmeye çağrı; ötekisinde ise yoldan çıkanları yola koymak için ayağa kalkmaya çağrı dile getiriliyor.

* * *

Meselenin dikkat çeken noktası ise vahyin ilk geldiği andaki durumdur. Hira'da Hz. Peygamber (sav) Cebrail (as) ile tanışır. Bu tanışma son derece sarsıcı ve derin izler bırakıcıdır. Hz. Peygamber (sav) orada kendisine emredilen ilk ayetlerden o kadar etkilenecektir ki titreyerek geldiği evinde hanımı Hz. Hatice'ye (rahm) ilk sözü “zemmilüni” -beni örtün- cümlesi olacaktır. Müzzemmil suresinin ismi bu hitabı hatırlatıyor. Yeter örtünün altında beklediğin artık kalk. Kalk ve geceleri Rabbine yönel.

Peki, Hz. Peygamber (sav) neden beni örtün dedi? O ilk anın getirdiği ürpertiyle mi acaba? Titremesi geçsin diye mi acaba? Yoksa dış dünyayla irtibatı kesilsin diye mi? Allah'la yalnızlaşmak için mi örtünüyordu acaba? Yoksa aynı surenin 8. ayetinde hitap ona yeni bir yol mu öneriyordu? Emrediyor. Çünkü örtünün altından silkinip kalk diyen ayetlerin akabinde şöyle emrediliyordu:

“Rabbinin ismini an ve her şeyden kesilerek O'na çekil (O'na bütün varlığınla yönel)”. Kuran buna “tebettül” diyor. Zira Allah'la yalnızlaşmak, halktan uzaklaşıp örtüye bürünmekle değil, halk içinde “tebettül”le mümkündür. Vücudun halkın yanında, kalbin ve ruhun Allah'ın yanında.
Peki, bu iki suredeki “örtü ve yalnızlık” temasına niye işaret ettim. Meramım neydi? Dediğim şu aslında; toplum olarak -büyük kalabalıklara rağmen- bir müzzemmil'lik ve bir müddesir'lik hali yaşıyoruz.

Tarifsiz bir örtüye bürünmüşüz, yalnızlaşıyoruz. Ürkütücü bir sessizlik içindeyiz. Dışarıdaki cümbüşe, sese, ahenge, kalabalığa, araba seslerine birbirleriyle boğuşan insanların bağrışmalarına, havaya sıkılan kurşunlara rağmen yalnızız. Sessiziz. Derdimizi paylaşan yok. Paylaşır görünmelerine rağmen insanlar ya yasak savıyorlar veya onlar da çaresiz. Yapacakları bir şey yok. Yükümüzü yüklenen yok. Çünkü yük sırtınıza bir yapıştı mı ya onu kazasız-belasız yerine ulaştıracaksınız yahut ta ömür boyu sırtınızda taşıyıp duracaksınız.

Yaşlılarımız yalnız. Büyüttükleri çocukları, hayatlarını feda ettikleri yavruları büyüyüp de yeni bir aileye karışınca çoğu kez yaşlanan baba ve anneler hazin bir yalnızlığa düşüyorlar. Uzun kış geceleri ne kapıya bir gelen var ne telefonu çalan. Sofraya koydukları bir çorbayı bile iştahla kaşıklayamıyorlar belki de. Ne kadar zor değil mi? Büyüteceksin. Sonra kaybedeceksin. Belki yılda bir göreceksin. Şu bastonuna dayanıp camiye giden veya pazarda filesini zar-zor dolduran yaşlı amcayı bir durdurun ve konuşturun. Kim bilir neler duyacaksın. Muhtemel ki ayrılık ve yalnızlık hikâyeleri duyacaksınız.

Çocuklarımız yalnız. Beton yığınlarını andıran apartman katları arasında toprağı koklayamama, gönlünce koşamama, belki canının çektiği meyveyi-yemeği yiyememenin sessizliği var yüzlerinde. Ya annesi ve babası ayrılmış, sevgisizliğe, ilgisizliğe terk edilmiş çocuklar. Onlar acının bir başka tarafıdır. Hele hele darp edilen, istismar edilen, itilen, çirkef insanların ellerine düşürülmüş, korumasız, savunmasız çocuklar. Sahi bu suçlarla ilgili ceza yasaları ne zaman daha da caydırıcı hale gelecek? Kamu vicdanı ne zaman rahatlatılacak? Sürekli söylenip duruyoruz ama ne duyan var ne de duyduğunu hissettiren.

Kadınlarımız yalnız. Belki sosyal statüsü yukarıya doğru ivme kazananlar var ama bir kısmının sıkıntısı, kaosu, derdi, ıstırabı, yalnızlığı aynen devam ediyor. Dayak yiyen kadınlar halen var. Terk edilen, küçük yavrusuna bakabilmek için otuz katlı binanın penceresine sarkan kadınlarımız hâlâ var. İstemediği bir hayata istemediği evlerde yaşamaya mecbur bırakılmış kadınlarımız yok mu? Belki de toplumumuzda en büyük yalnızlığı yaşayanlar kadınlarımızdır. Tek farkla, onlar çoğu kez bizleri utandıracak muhteşem bir metanetle ıstırap ve çileyi iç âlemlerinde yaşıyorlar. Çevreyle hiç ama hiç paylaşmıyorlar. Şu duvarların bir dili olsa kim bilir bizlere ne dertler ne yalnızlıklar ve çaresizlikleri hikâye edecekler.

Sevdalarımız yalnız. Eski temiz aşklar, sevdalar, tutkular yok artık. Aşkı için dağları delen Ferhatlar bir masal oldu gitti artık. Şimdi aşkın sevdanın yerini para, sermaye, daire, araba ve emekli maaşları aldı. İzlemiyor musunuz evlilik programlarındaki talepleri, beklentileri...
Camilerimiz yalnız. Hani eski cemaatler, hani eski hatipler. O gönülleri coşturan, gözleri nemlendiren, bilgi dağarcığını dolduran, çizgileri düzgün üstatlar nerdeler? Cami ile bağlantımız rutinleşmedi mi? Camiler her türlü rahmetin, dertleri aşmanın, birliğin beraberliğin dinamosuydu. Ya şimdi? Ezandan ezana açılıp kapanan, birer resmi daire konumundalar. Şimdilerde böyle maalesef.

Bizler “müzzemmil” ve “müddesire” muhatap olmuş, silkinmesi emredilmiş bir peygamberin iman edenleriyiz. Çağımızı örten her türlü inançsızlık, geri kalmışlık, zulüm, haksızlık, donmuşluk, adaletsizlik, bencillik, kimsesizlik ve yalnızlık örtüsünden silkinmek zorundayız. Dünyanın medeniyet koşusunda geri düşmüşlüğe ve yalnızlığa pranga vurmalıyız.

Bilmeliyiz ki Allah'la olan yalnızlık dışındaki her yalnızlık ürkütücü ve ürperticidir.

Doç. Dr. Nihat HATİPOĞLU
*Şemme*
*Şemme*
AKTİF ÜYEMİZ
AKTİF ÜYEMİZ


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz