Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 44 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 44 Misafir Yok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
Her Güne Bir Ayet Bir yorum
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·. _.: KUR'AN-I KERİM :._.·´¯) :: KURAN İKLİMİ
1 sayfadaki 1 sayfası
Her Güne Bir Ayet Bir yorum
Her Güne Bir Ayet Bir yorum
Yunus:45
Rahman ve Rahim olan Allah adıyla
45- Allah insanları biraraya topladığı gün,
sanki dünyada sadece gündüzün bir saati kadar kalmışlar
ve bu sureyi birbirleri ile tanışmak için harcamışlar
gibidirler. Allah ile karşılaşacaklarını
yalanlayanlar gerçekten hüsrana uğramışlardır,
onlar doğru yolu bulamamışlardır.
Bu, bir
göz açıp kapatacak kadar kısa sürede
geçen yolculukta bir de bakıyoruz ki, toparlanmış
ve birden kıskıvrak yakalanmış olan insanlar dünya
yolculuklarının gerçekten çok kısa olduğunu
kavramışlardır. Sanki bütün dünya hayatı
tanışmakla geçen birkaç saate iniyor ve hemen ardından
perde kapanıyor.
Yahut da bu dünya hayatının ve bu dünya
hayatına
gelip-gidenlerin halinin, karşılaşma ve
tanışmadan öte hiçbir şey yapmaya fırsat
bulamayan insanların haline benzetilmesidir!
Gerçekten de bu bir teşbihtir. Fakat bu,
aynı
zamanda gerçeğin ta kendisidir. Yoksa insanlar bu
yeryüzünde
tanışma faslının ötesine geçebiliyorlar mı?
Onlar geliyorlar ve gidiyorlar. Fakat bir kişi dahi
diğerleriyle tam tanışma imkânı elde edemiyor.
Bir topluluk diğer toplulukları tanımadan, zaman
doluyor ve gidiyorlar...
Acaba bu birbirleriyle boğuşanlar,
savaşanlar,
hep yanlış anlamadan kaynaklanan aralarında çıkmış
kavgalarla çatışanlar... Evet bütün bu eylemleri
yapan insanlar, olması gerektiği kadar birbirlerini
tanıyabilmiş midirler?
Şu birbirleri ile savaşan milletler,
birbirine düşmanlık
yapan devletler gerçekten birbirlerini tanımışlar
mıdır? Bu milletler ve devletler evrensel bir hak için,
sağlıklı bir sistem için savaşmazlar. Sadece
zenginlik kaynakları ve dünya malı için savaşırlar.
Bunlar daha bir savaştan kurtulmadan, başka bir
savaşa girişmektedirler.
Bu ayet dünya hayatının
kısalığını ortaya koymak için verilen
bir benzetmedir. Fakat bu, dünya hayatında insanlar
arasında meydana gelen daha köklü bir gerçeği tasvir
etmektedir... Evet bundan sonra insanlar göçüp
gitmektedirler!
İşte bu manzaranın
ışığı altında ortaya çıkıyor
ki, bütün güçlerini ve enerjilerini bu kısacık
yolculuğa harcayanlar, Allah'ın huzuruna çıkarılmayı
yalanlayanlar, ahirete önem vermeyip bu kısacık
yolculuğa, dahası bir çırpıda
başlayıp-biten hayata gömülenler, Allah'ın
huzuruna çıkarılmaya ve O'nu razı etmeye
hazırlanmayanlar, sürekli olan ahiret yurdunda uzun süre
yaşamaları
için bir çalışma yapmayanlar, kesin biçimde hüsrana
uğrayacaklardır:
"Allah ile karşılaşacaklarını
yalanlayanlar, gerçekten hüsrana uğramışlardır,
onlar doğru yolu bulamamışlardır."
UYARI VE GELECEK GÜN
Mahşer gününü seri olarak gözler önüne seren bu
sahneden ve daha önce anlatılan dünya hayatına
ilişkin manzaradan sonra, yüce Allah'ın peygamberlerin
mesajlarını yalanlayanlara ilişkin tehdidi
Peygamberimize -salât ve selâm üzerine olsun- anlatılıyor.
Yüce Allah'ın onlara ilişkin tehdidi kapalı bir
tehdittir. Onlar bu tehdidin yarın mı
başlarına geleceğini, yoksa kıyamete kadar
onun gelmesini mi bekleyeceklerini bilemiyorlardı! Böylece
bu cezalandırma tehdidi, onların belki Allah'dan
korkmaları ve doğru yola gelmeleri için bir demoklesin
kılıcı gibi, başları üzerinde durmaktadır.
Yavaş yavaş tehditten söz ederek başlayan bu
tehdit, yavaş yavaş sona doğru yaklaşıyor.
Neticede öyle bir güne geliniyor ki, insan yeryüzündeki
bütün zenginlik kaynaklarını kurtuluş fidyesi
olarak vermek istese de, hiçbir yarar sağlamıyor. Bugünde
yüce Allah, şaşmaz bir adalet ile hükmediyor. Hiç
kimseye zulmetmiyor. İşte bu Kur'an'ın kendisine
has metodudur. Birkaç kelimede, kısa bir sürede, kalplere
dokunan canlı bir tasvir ile dünyayı, ahirete
bağlıyor. Aynı zamanda iki yurt ve iki hayat
arasındaki gerçek bağı, bir realite olarak gösteriyor.
Zaten sağlıklı islâmi düşüncenin de böyle
olması gerekir
Ayet tefsir kaynağı:Fızılalil Kuran
Yunus:45
Rahman ve Rahim olan Allah adıyla
45- Allah insanları biraraya topladığı gün,
sanki dünyada sadece gündüzün bir saati kadar kalmışlar
ve bu sureyi birbirleri ile tanışmak için harcamışlar
gibidirler. Allah ile karşılaşacaklarını
yalanlayanlar gerçekten hüsrana uğramışlardır,
onlar doğru yolu bulamamışlardır.
Bu, bir
göz açıp kapatacak kadar kısa sürede
geçen yolculukta bir de bakıyoruz ki, toparlanmış
ve birden kıskıvrak yakalanmış olan insanlar dünya
yolculuklarının gerçekten çok kısa olduğunu
kavramışlardır. Sanki bütün dünya hayatı
tanışmakla geçen birkaç saate iniyor ve hemen ardından
perde kapanıyor.
Yahut da bu dünya hayatının ve bu dünya
hayatına
gelip-gidenlerin halinin, karşılaşma ve
tanışmadan öte hiçbir şey yapmaya fırsat
bulamayan insanların haline benzetilmesidir!
Gerçekten de bu bir teşbihtir. Fakat bu,
aynı
zamanda gerçeğin ta kendisidir. Yoksa insanlar bu
yeryüzünde
tanışma faslının ötesine geçebiliyorlar mı?
Onlar geliyorlar ve gidiyorlar. Fakat bir kişi dahi
diğerleriyle tam tanışma imkânı elde edemiyor.
Bir topluluk diğer toplulukları tanımadan, zaman
doluyor ve gidiyorlar...
Acaba bu birbirleriyle boğuşanlar,
savaşanlar,
hep yanlış anlamadan kaynaklanan aralarında çıkmış
kavgalarla çatışanlar... Evet bütün bu eylemleri
yapan insanlar, olması gerektiği kadar birbirlerini
tanıyabilmiş midirler?
Şu birbirleri ile savaşan milletler,
birbirine düşmanlık
yapan devletler gerçekten birbirlerini tanımışlar
mıdır? Bu milletler ve devletler evrensel bir hak için,
sağlıklı bir sistem için savaşmazlar. Sadece
zenginlik kaynakları ve dünya malı için savaşırlar.
Bunlar daha bir savaştan kurtulmadan, başka bir
savaşa girişmektedirler.
Bu ayet dünya hayatının
kısalığını ortaya koymak için verilen
bir benzetmedir. Fakat bu, dünya hayatında insanlar
arasında meydana gelen daha köklü bir gerçeği tasvir
etmektedir... Evet bundan sonra insanlar göçüp
gitmektedirler!
İşte bu manzaranın
ışığı altında ortaya çıkıyor
ki, bütün güçlerini ve enerjilerini bu kısacık
yolculuğa harcayanlar, Allah'ın huzuruna çıkarılmayı
yalanlayanlar, ahirete önem vermeyip bu kısacık
yolculuğa, dahası bir çırpıda
başlayıp-biten hayata gömülenler, Allah'ın
huzuruna çıkarılmaya ve O'nu razı etmeye
hazırlanmayanlar, sürekli olan ahiret yurdunda uzun süre
yaşamaları
için bir çalışma yapmayanlar, kesin biçimde hüsrana
uğrayacaklardır:
"Allah ile karşılaşacaklarını
yalanlayanlar, gerçekten hüsrana uğramışlardır,
onlar doğru yolu bulamamışlardır."
UYARI VE GELECEK GÜN
Mahşer gününü seri olarak gözler önüne seren bu
sahneden ve daha önce anlatılan dünya hayatına
ilişkin manzaradan sonra, yüce Allah'ın peygamberlerin
mesajlarını yalanlayanlara ilişkin tehdidi
Peygamberimize -salât ve selâm üzerine olsun- anlatılıyor.
Yüce Allah'ın onlara ilişkin tehdidi kapalı bir
tehdittir. Onlar bu tehdidin yarın mı
başlarına geleceğini, yoksa kıyamete kadar
onun gelmesini mi bekleyeceklerini bilemiyorlardı! Böylece
bu cezalandırma tehdidi, onların belki Allah'dan
korkmaları ve doğru yola gelmeleri için bir demoklesin
kılıcı gibi, başları üzerinde durmaktadır.
Yavaş yavaş tehditten söz ederek başlayan bu
tehdit, yavaş yavaş sona doğru yaklaşıyor.
Neticede öyle bir güne geliniyor ki, insan yeryüzündeki
bütün zenginlik kaynaklarını kurtuluş fidyesi
olarak vermek istese de, hiçbir yarar sağlamıyor. Bugünde
yüce Allah, şaşmaz bir adalet ile hükmediyor. Hiç
kimseye zulmetmiyor. İşte bu Kur'an'ın kendisine
has metodudur. Birkaç kelimede, kısa bir sürede, kalplere
dokunan canlı bir tasvir ile dünyayı, ahirete
bağlıyor. Aynı zamanda iki yurt ve iki hayat
arasındaki gerçek bağı, bir realite olarak gösteriyor.
Zaten sağlıklı islâmi düşüncenin de böyle
olması gerekir
Ayet tefsir kaynağı:Fızılalil Kuran
ilk vahiy- ÖZEL ÜYEMİZ
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·. _.: KUR'AN-I KERİM :._.·´¯) :: KURAN İKLİMİ
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN