Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 203 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 203 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
Kimselere Diyemedim...
2 posters
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·. _.: ALLAH (CELLE CELALUH) :._.·´¯) :: RAH-I AŞK
1 sayfadaki 1 sayfası
Kimselere Diyemedim...
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Öyle çok pazarlık ettim ki Seninle ey Rabb’im Sen huzuruna çağırınca,
kendime ayırdığım vakitlerden çalındığını düşündüm Ezan okununca ayak
diredim, “az sonra kılsam da olur!” dedim “Az sonra”larım “çok sonralar”a döndü Geç kaldım, geç kalmaktan utanmadım Sonunda ayaklarımı sürüye sürüye vardım huzuruna
Pazarlığımı vaktin daralmışlığını bahane ederek yine sürdürdüm
Kaçıyordu namaz ya; o yüzden ÇABUCAK kılmalıydım Selam verdim,
hemen kalktım,rahatladımOysa rahatlığı Sana borçluyum Ağrımayan her bir dişim kadar huzur borçluyum Sana Damarlarımın her bir noktasında
pıhtılaşmayan kanım kadar minnet borçluyum Sana
Gün oldu; usandım Benden istediğin zamanı çok gördüm Benden istediğini,
benim için istediğini bile bile, huzurunda huzursuz durdum Fazla buldum namazın rekâtlarını; kısaltmak için bahaneler aradım Günümü delik deşik etmeni, işimin arasına kesintiler sokmanı, hayatımın ortasına duraklar
koymanı, uykumu bölmeni lüzumsuz gördüm Oysa Sen, dileseydin dar
edebilirdin zamanı bana! Bir uçurumun dibine savrulmuş bir arabada
çaresizce Sana yalvartıyor olabilirdin beni Korkulu bir savaşın orta yerinde ateş ve kan kusan bombaların altında günümü de, uykumu da, hatta rüyalarımı da delik deşik etmelerini takdir edebilirdin Düşmeyen bombalar kadar, uçuruma savrulmayan arabalar kadar şükran borçluyum Sana
İçten pazarlıktı benimkisi Öyle içten ki kendime bile söyleyemedim
Gözlerimle birlikte gönlümü de secdene kilitlemeyi çok gördüm Kendimi
sıfırlamayı, benliğimi hiçe indirgemeyi beceremedim Acelem vardı; alnımı
koyduğum gibi kaldırdım seccadeden Secdeye kalbimi de sığdırmaya
çalışmadım Uykum vardı, secdemi sığ bırakıp uykumu derinleştirdim
Oysa Sen dileseydin, çocuğumun cılız nabızlarının eşliğinde, loş ve neşesiz
bir yoğun bakım odasında, gözümü de gönlümü de umutsuzca ve çaresizce bir monitörün ekranına kilitleyebilirdin Dileseydin, yeryüzünün sükûnetini bir anda kesip, küçücük bir duvar kıpırtısının gölgesinde, mini mini bir sarsıntının beklentisi içinde saçlarıma aklar düşürebilirdin
İçten pazarlık mı denir buna? Kendime sakladığım ve hatta kendimden de
sakladığım sır bu Dilime bile değdirmekten korktuğum, ağzıma almaktan
utandığım öyle bir sır işte Fısıldaması bile acı veriyor ya… Meselâ,
uzayınca Fatiha, uzayınca sûre; “bitmez şimdi bu namaz!” dediğim çok oldu
Ama sadece içimden Kimseler duymadı beni
Bir Sen duydun beni ey Rabb’im Sırrımı bir Sen bildin Ruhumu alıp
uzaklara gittiğim halde, seccadenin üzerinde sadece bedenimi bıraktığım
halde huzurundan kovmadın beni
İTİRAFIMDIR; öyle anlatıldığı gibi özleyebilmeyi beceremedim henüz namazı…
Aradan çıkarmaya çalıştım, geçiştirdim hep Bir “sorun”du çözdüm, hallettim
Selam verip sonra yaşamaya başladım… Yaşamayı namazın içinde aramalıydım
Namazı yaşamın içine sızdırmalıydım oysa Bilemedim
Kafa tuttum, ayak diredim, pazarlık ettim hep; ama Sen hiç utandırmadın;
yine yine yine, daima huzuruna aldın beni Her secdede rahmetinle okşadın
alnımı Her rükûda “aferinler” fısıldadın gönlüme Her vakitte yeni bir
sayfanın aklığına çağırdın ruhumu Yüzüme vurmadın Azarlamadın
Aşağılamadın Hepten umut kesmedin benden Yok saymadın
Utandırmadın beni
Pazarlık ettiğimi Seninle, bir Sen bildin ey Rabb’im Kimselere söylemedin
Sırdaşım Sensin, bir Sana açabilirim içimi, bir Senin beni ayıplamandan
korkmam Ben işte böyleyim; yine “bana ait”lerin hesabındayım Başka kime
söyleyeyim? Başka kimin anlayışından medet umayım?
Senai Demirci
Öyle çok pazarlık ettim ki Seninle ey Rabb’im Sen huzuruna çağırınca,
kendime ayırdığım vakitlerden çalındığını düşündüm Ezan okununca ayak
diredim, “az sonra kılsam da olur!” dedim “Az sonra”larım “çok sonralar”a döndü Geç kaldım, geç kalmaktan utanmadım Sonunda ayaklarımı sürüye sürüye vardım huzuruna
Pazarlığımı vaktin daralmışlığını bahane ederek yine sürdürdüm
Kaçıyordu namaz ya; o yüzden ÇABUCAK kılmalıydım Selam verdim,
hemen kalktım,rahatladımOysa rahatlığı Sana borçluyum Ağrımayan her bir dişim kadar huzur borçluyum Sana Damarlarımın her bir noktasında
pıhtılaşmayan kanım kadar minnet borçluyum Sana
Gün oldu; usandım Benden istediğin zamanı çok gördüm Benden istediğini,
benim için istediğini bile bile, huzurunda huzursuz durdum Fazla buldum namazın rekâtlarını; kısaltmak için bahaneler aradım Günümü delik deşik etmeni, işimin arasına kesintiler sokmanı, hayatımın ortasına duraklar
koymanı, uykumu bölmeni lüzumsuz gördüm Oysa Sen, dileseydin dar
edebilirdin zamanı bana! Bir uçurumun dibine savrulmuş bir arabada
çaresizce Sana yalvartıyor olabilirdin beni Korkulu bir savaşın orta yerinde ateş ve kan kusan bombaların altında günümü de, uykumu da, hatta rüyalarımı da delik deşik etmelerini takdir edebilirdin Düşmeyen bombalar kadar, uçuruma savrulmayan arabalar kadar şükran borçluyum Sana
İçten pazarlıktı benimkisi Öyle içten ki kendime bile söyleyemedim
Gözlerimle birlikte gönlümü de secdene kilitlemeyi çok gördüm Kendimi
sıfırlamayı, benliğimi hiçe indirgemeyi beceremedim Acelem vardı; alnımı
koyduğum gibi kaldırdım seccadeden Secdeye kalbimi de sığdırmaya
çalışmadım Uykum vardı, secdemi sığ bırakıp uykumu derinleştirdim
Oysa Sen dileseydin, çocuğumun cılız nabızlarının eşliğinde, loş ve neşesiz
bir yoğun bakım odasında, gözümü de gönlümü de umutsuzca ve çaresizce bir monitörün ekranına kilitleyebilirdin Dileseydin, yeryüzünün sükûnetini bir anda kesip, küçücük bir duvar kıpırtısının gölgesinde, mini mini bir sarsıntının beklentisi içinde saçlarıma aklar düşürebilirdin
İçten pazarlık mı denir buna? Kendime sakladığım ve hatta kendimden de
sakladığım sır bu Dilime bile değdirmekten korktuğum, ağzıma almaktan
utandığım öyle bir sır işte Fısıldaması bile acı veriyor ya… Meselâ,
uzayınca Fatiha, uzayınca sûre; “bitmez şimdi bu namaz!” dediğim çok oldu
Ama sadece içimden Kimseler duymadı beni
Bir Sen duydun beni ey Rabb’im Sırrımı bir Sen bildin Ruhumu alıp
uzaklara gittiğim halde, seccadenin üzerinde sadece bedenimi bıraktığım
halde huzurundan kovmadın beni
İTİRAFIMDIR; öyle anlatıldığı gibi özleyebilmeyi beceremedim henüz namazı…
Aradan çıkarmaya çalıştım, geçiştirdim hep Bir “sorun”du çözdüm, hallettim
Selam verip sonra yaşamaya başladım… Yaşamayı namazın içinde aramalıydım
Namazı yaşamın içine sızdırmalıydım oysa Bilemedim
Kafa tuttum, ayak diredim, pazarlık ettim hep; ama Sen hiç utandırmadın;
yine yine yine, daima huzuruna aldın beni Her secdede rahmetinle okşadın
alnımı Her rükûda “aferinler” fısıldadın gönlüme Her vakitte yeni bir
sayfanın aklığına çağırdın ruhumu Yüzüme vurmadın Azarlamadın
Aşağılamadın Hepten umut kesmedin benden Yok saymadın
Utandırmadın beni
Pazarlık ettiğimi Seninle, bir Sen bildin ey Rabb’im Kimselere söylemedin
Sırdaşım Sensin, bir Sana açabilirim içimi, bir Senin beni ayıplamandan
korkmam Ben işte böyleyim; yine “bana ait”lerin hesabındayım Başka kime
söyleyeyim? Başka kimin anlayışından medet umayım?
Senai Demirci
EyLüL- BAĞIMLI ÜYEMİZ
Geri: Kimselere Diyemedim...
İTİRAFIMDIR; öyle anlatıldığı gibi özleyebilmeyi beceremedim henüz namazı…
Aradan çıkarmaya çalıştım, geçiştirdim hep Bir “sorun”du çözdüm, hallettim
Selam verip sonra yaşamaya başladım… Yaşamayı namazın içinde aramalıydım
Namazı yaşamın içine sızdırmalıydım oysa Bilemedim
Aradan çıkarmaya çalıştım, geçiştirdim hep Bir “sorun”du çözdüm, hallettim
Selam verip sonra yaşamaya başladım… Yaşamayı namazın içinde aramalıydım
Namazı yaşamın içine sızdırmalıydım oysa Bilemedim
belinay- SÜPER MODERATÖR
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·. _.: ALLAH (CELLE CELALUH) :._.·´¯) :: RAH-I AŞK
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN