Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 74 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 74 Misafir Yok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
KENDİMİZ GİBİ YAŞAMAK
5 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
KENDİMİZ GİBİ YAŞAMAK
KENDİMİZ GİBİ YAŞAMAK
Hayatı farkına varmadan yaşıyoruz. Daha doğrusu yaşadığımızın farkında değiliz. Gün içerisinde sergilediğimiz davranışlar o kadar sıradanlaşmış ki alışılmışın dışına çıkma gibi bir ihtiyaç bile hissetmiyoruz.Bize verilen ömrü hep başkaları için yaşamakla geçiriyoruz. Bunu farkında olmadan yaptığımızın da malesef farkında değiliz. Hayatımızın her safhasında muhtelif konularda davranışlarımıza kendi arzularımız, ihtiyaçlarımız, maddi manevi durumumuz değil;başkalarının beklentileri yön veriyor. Herhangi bir olay karşısında olması gerekeni veya doğru olanı gözardı ediyor; ilk önce çevremizdekilerin hakkımızdaki düşüncelerinin olumlu olması için onların beklentilerini karşılamaya çalışıyoruz.
Günlük hayatımıza şöyle bir göz atarsak pek çok örnekle karşılaşmamız işten bile değil. Mesela çoçuğumuz olur, ismini koyarken içimizden geçen, geleneklerimizde olan bir isim koymayız da konu komşu ne der korkusuyla manasını dahi çoğu kez bilmediğimiz popüler isimler koyarız. Çoçuğumuzun genelde erkek olmasını istememizin sebebide yine bu korkudur. Erkek evladı olan insanların yaşadığı sevinç daha fazladır. Evlenecek oluruz, ne güzel veya ne yakışıklı bir eşi var denilsin diye muhatabımızı ilk önce bu yönüyle değerlendiririz. Düğünlerimiz(!) şahane bir düğün olsun maksadıyla masrafa girer, maddi manevi bir sürü kaybı göze alırız. Evlerimizde ihtiyacımız olmadığı halde sırf herkeste olduğu için bizde de olması gerektiği düşüncesiyle bir yığın borç altına girerek aldığımız mobilyalardan neredeyse adım atacak yer bulunmaz. Vitrinlerimiz muhtelif zamanlarda çıkarıp temizliğini yaptığımız, süs olmaktan başka bir işe yaramayan kristallerle, porselenlerle doludur. Desinler için eşyaya hizmetçi oluruz, farkına varmayız. Arabamızı alırken de bizi kuşatan bu bakışların beğenisini toplaması muhtemel bir model seçeriz.
Elalem ne der endişesiyle yaptıklarımız olduğu gibi yine aynı sebeple yapamadıklarımız da var. Mesela insan kimsenin yanında eşine sevgiyle bakamaz, güzel bir söz söyleyemez. Bu örnekler uzar gider.Çevremizdeki insanların beğenisini kazanma hissiyatıyla hareket etme alışkanlığını küçük yaşlarda ediniriz.Öyleki böyle bir alışkanlığımızın olduğunun farkına bile varmayız.Anneler çocuklarını hep bu korkuyla yetiştirirler:"Yavrum onu yapma şöyle derler, kızım onu giyme ayıplarlar, oğlum şöyle başarılı ol ki..." bu tembihler devam eder gider.Söyleyeceğimiz güzel sözlerin, yapmak istediğimiz faydalı işlerin önünde bir engel, ne derler korkusu. Bu endişe ve korkuyla sergilediğimiz hangi davranışımız bizi yansıtır. Yaşadığımız hayat bizim ama hayatımızın akışına yön veren başkaları oluyor. Bu bir çelişki değilde nedir?
Küçük yaşlardan beri alışageldiğimiz davranışlarımızı terk etmek kolay bir iş değil muhakkak. Ama gerçekten, kendimiz için kendimiz gibi yaşamış olmak için bu zoru başarmak zorundayız. Neyi niçin yaptığımızı bilmeliyiz. "Zaman sana uymazsa sen zamana uy" gibi saçma bir sözü dikkate alıp "Böyle gelmiş, böyle gider" vurdumduymazlığıyla hareket etmemeliyiz. Davranışlarımıza ve sözlerimize inançlarımız yön vermeli. Bir yerde bir yanlış sürüp gidiyorsa bizde bu yanlışlığı devam ettirmemeliyiz. Bir kişi dur demeliyse gidişata neden bu kişi biz olmayalım?
*ALINTI*
Hayatı farkına varmadan yaşıyoruz. Daha doğrusu yaşadığımızın farkında değiliz. Gün içerisinde sergilediğimiz davranışlar o kadar sıradanlaşmış ki alışılmışın dışına çıkma gibi bir ihtiyaç bile hissetmiyoruz.Bize verilen ömrü hep başkaları için yaşamakla geçiriyoruz. Bunu farkında olmadan yaptığımızın da malesef farkında değiliz. Hayatımızın her safhasında muhtelif konularda davranışlarımıza kendi arzularımız, ihtiyaçlarımız, maddi manevi durumumuz değil;başkalarının beklentileri yön veriyor. Herhangi bir olay karşısında olması gerekeni veya doğru olanı gözardı ediyor; ilk önce çevremizdekilerin hakkımızdaki düşüncelerinin olumlu olması için onların beklentilerini karşılamaya çalışıyoruz.
Günlük hayatımıza şöyle bir göz atarsak pek çok örnekle karşılaşmamız işten bile değil. Mesela çoçuğumuz olur, ismini koyarken içimizden geçen, geleneklerimizde olan bir isim koymayız da konu komşu ne der korkusuyla manasını dahi çoğu kez bilmediğimiz popüler isimler koyarız. Çoçuğumuzun genelde erkek olmasını istememizin sebebide yine bu korkudur. Erkek evladı olan insanların yaşadığı sevinç daha fazladır. Evlenecek oluruz, ne güzel veya ne yakışıklı bir eşi var denilsin diye muhatabımızı ilk önce bu yönüyle değerlendiririz. Düğünlerimiz(!) şahane bir düğün olsun maksadıyla masrafa girer, maddi manevi bir sürü kaybı göze alırız. Evlerimizde ihtiyacımız olmadığı halde sırf herkeste olduğu için bizde de olması gerektiği düşüncesiyle bir yığın borç altına girerek aldığımız mobilyalardan neredeyse adım atacak yer bulunmaz. Vitrinlerimiz muhtelif zamanlarda çıkarıp temizliğini yaptığımız, süs olmaktan başka bir işe yaramayan kristallerle, porselenlerle doludur. Desinler için eşyaya hizmetçi oluruz, farkına varmayız. Arabamızı alırken de bizi kuşatan bu bakışların beğenisini toplaması muhtemel bir model seçeriz.
Elalem ne der endişesiyle yaptıklarımız olduğu gibi yine aynı sebeple yapamadıklarımız da var. Mesela insan kimsenin yanında eşine sevgiyle bakamaz, güzel bir söz söyleyemez. Bu örnekler uzar gider.Çevremizdeki insanların beğenisini kazanma hissiyatıyla hareket etme alışkanlığını küçük yaşlarda ediniriz.Öyleki böyle bir alışkanlığımızın olduğunun farkına bile varmayız.Anneler çocuklarını hep bu korkuyla yetiştirirler:"Yavrum onu yapma şöyle derler, kızım onu giyme ayıplarlar, oğlum şöyle başarılı ol ki..." bu tembihler devam eder gider.Söyleyeceğimiz güzel sözlerin, yapmak istediğimiz faydalı işlerin önünde bir engel, ne derler korkusu. Bu endişe ve korkuyla sergilediğimiz hangi davranışımız bizi yansıtır. Yaşadığımız hayat bizim ama hayatımızın akışına yön veren başkaları oluyor. Bu bir çelişki değilde nedir?
Küçük yaşlardan beri alışageldiğimiz davranışlarımızı terk etmek kolay bir iş değil muhakkak. Ama gerçekten, kendimiz için kendimiz gibi yaşamış olmak için bu zoru başarmak zorundayız. Neyi niçin yaptığımızı bilmeliyiz. "Zaman sana uymazsa sen zamana uy" gibi saçma bir sözü dikkate alıp "Böyle gelmiş, böyle gider" vurdumduymazlığıyla hareket etmemeliyiz. Davranışlarımıza ve sözlerimize inançlarımız yön vermeli. Bir yerde bir yanlış sürüp gidiyorsa bizde bu yanlışlığı devam ettirmemeliyiz. Bir kişi dur demeliyse gidişata neden bu kişi biz olmayalım?
*ALINTI*
belinay- SÜPER MODERATÖR
Geri: KENDİMİZ GİBİ YAŞAMAK
Hayatımızın her safhasında muhtelif konularda davranışlarımıza kendi arzularımız, ihtiyaçlarımız, maddi manevi durumumuz değil;başkalarının beklentileri yön veriyor. Herhangi bir olay karşısında olması gerekeni veya doğru olanı gözardı ediyor; ilk önce çevremizdekilerin hakkımızdaki düşüncelerinin olumlu olması için onların beklentilerini karşılamaya çalışıyoruz.
* * * * *
DÜŞÜNÜYORUM DA , PARÇAYI OKURKEN ,, , AYNI DAVRANIŞLAR SERGİLEDİĞİMİZİ FARKETTİM , GERÇEKTEN DE BİR DUR DEMEK GEREK BU GİDİŞATA...
ASLINDA KENDİMİZ İÇİN YAŞAMAK TA DEĞİLL , SADECE ALLAH İÇİN YAŞAYABİLSEK KEŞKE. BAŞKALARI NE DÜŞÜNECEK DİYE DEĞİL DE RABBİMİZ RAZI MI DİYE DÜŞÜNEBİLSEK ... PAYLAŞIM İÇİN ÇOK TEŞEKKÜRLER !
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
* * * * *
DÜŞÜNÜYORUM DA , PARÇAYI OKURKEN ,, , AYNI DAVRANIŞLAR SERGİLEDİĞİMİZİ FARKETTİM , GERÇEKTEN DE BİR DUR DEMEK GEREK BU GİDİŞATA...
ASLINDA KENDİMİZ İÇİN YAŞAMAK TA DEĞİLL , SADECE ALLAH İÇİN YAŞAYABİLSEK KEŞKE. BAŞKALARI NE DÜŞÜNECEK DİYE DEĞİL DE RABBİMİZ RAZI MI DİYE DÜŞÜNEBİLSEK ... PAYLAŞIM İÇİN ÇOK TEŞEKKÜRLER !
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Berzah- VEFALI ÜYEMİZ
Geri: KENDİMİZ GİBİ YAŞAMAK
DÜŞÜNÜYORUM DA , PARÇAYI OKURKEN ,, , AYNI DAVRANIŞLAR SERGİLEDİĞİMİZİ FARKETTİM , GERÇEKTEN DE BİR DUR DEMEK GEREK BU GİDİŞATA...
ASLINDA KENDİMİZ İÇİN YAŞAMAK TA DEĞİLL , SADECE ALLAH İÇİN YAŞAYABİLSEK KEŞKE. BAŞKALARI NE DÜŞÜNECEK DİYE DEĞİL DE RABBİMİZ RAZI MI DİYE DÜŞÜNEBİLSEK ... PAYLAŞIM İÇİN ÇOK TEŞEKKÜRLER !
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] katılıyorm berzaha ellerine emeğine bereket belinay [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
ASLINDA KENDİMİZ İÇİN YAŞAMAK TA DEĞİLL , SADECE ALLAH İÇİN YAŞAYABİLSEK KEŞKE. BAŞKALARI NE DÜŞÜNECEK DİYE DEĞİL DE RABBİMİZ RAZI MI DİYE DÜŞÜNEBİLSEK ... PAYLAŞIM İÇİN ÇOK TEŞEKKÜRLER !
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] katılıyorm berzaha ellerine emeğine bereket belinay [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
EyLüL- BAĞIMLI ÜYEMİZ
Geri: KENDİMİZ GİBİ YAŞAMAK
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Çok güzel bir paylaşım eklemişsin Belinay.Kimi zaman Berzah kardeşimizin dediği gibi bizde bu davranışları sergiliyoruz ne yazıkki...Kendimiz için yaşamak evet doğru ama gidişat çok mühim.Yaşamı helal dairesinde ,ilahi emir ve yasakları düstür edinerek idame ettirmek biz müslümanların gayesi olmalı...
Önemli olan o yaşanan anda dimağa şu soruyu getirmek ...Kul rızası mı ?Hakk rızası mı?
Hangisi için gayretimiz???
Çok güzel bir paylaşım eklemişsin Belinay.Kimi zaman Berzah kardeşimizin dediği gibi bizde bu davranışları sergiliyoruz ne yazıkki...Kendimiz için yaşamak evet doğru ama gidişat çok mühim.Yaşamı helal dairesinde ,ilahi emir ve yasakları düstür edinerek idame ettirmek biz müslümanların gayesi olmalı...
Önemli olan o yaşanan anda dimağa şu soruyu getirmek ...Kul rızası mı ?Hakk rızası mı?
Hangisi için gayretimiz???
RüveYde- KuRuCu / YöNeTiCi
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN