Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 242 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 242 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
Nergis Hatırası/Nazan Bekiroğlu
1 sayfadaki 1 sayfası
Nergis Hatırası/Nazan Bekiroğlu
Unuttun mu? Ruhlar bedenlerden önce yaratıldığında. Ezelde meclis kurulduğunda. "Ben sizin Rabbiniz değil miyim?", diye sorulduğunda. "Evet, O'sun", diye karşılık veren. Kendisinden söz alındığında soruya cevapla, sese sesle mukabele eden bir ruhun vardı senin.
Hani, varlık, kokuşmuş çamurdan insan bedeni suretinde biçim bulurken ona ilâhi nefes'ten üflenmişti de. Nefes, ölümle yaşam arasındaki durak, Yaratan'la onun yarattığı arasındaki kuvvetli bağdı bu yüzden. Hayat, ilâhi nefesin koku hatırasını daima içinde taşımıştı. Ve, bizden söz alınmıştı. Unuttun mu?
Tanıktın hani. O gün orada çok şeye tanık tutulmuştun. Ruhun, tanıklığını unutmadığı doğruydu. Ama tanıklık kelâm istiyordu. Sözle ikrar etmeyince tanığın tanıklığı kabul olunmuyordu. Bu yüzden adını koyamadığın her hatıra eksik kalıyordu senin. Bu yüzden tanıklığın hatırasını taşıyan güzel koku ve kalbe dokunarak ölümle dirimi, kul ile onu Yaratan'ı ayıran nefes hem geçitti sana hem mani. Bu yüzden o kokunun sana her vurup da ama kalmayıp geçivermesinde. Bütün o, bir an hatırlayıp da anında kaybediverenler gibi. Her hatırladığında unutan, her "Lâ" dediğinde yok edenler gibi.
Hatırladım sanmışsın, aldanmışsın.
Züleyha'nın yanılgısı. Yanılmışsın.
Bütün yanılgıyı senden özgeye yüklemişsin. Gibi.
Unuttun ha!
Oysa her şeydi hatırlama. Hatırlamak, hikâyeyi bir çırpıda özetliyordu. Ve seni derleyip toparlamak için var olan dinin de bir hatırlatma değil miydi aslında?
Hatırlayacağımız, ayetle umuluyordu. Hatırlat, buyruluyordu. Ama unutkan yaratılmış insan, unutup duruyordu. Üstelik ruh kendi gerçeğine özlem duysa da, neydi hatırlatılanlardan olmanın şartı, nasibi, kaderi? Ki darbenin bütün sarsıcılığına rağmen hatırlayamıyordun. Kavmine, hatırlamalarını uyaran habercilere uymayan asi kullardan mı oluyordun?
Ta ki bir kış bahçesine girene kadar. Hani billûr camekân arkasında, içerisi ve dışarısı birbirinden iyice ayrılmış. Camlar çoktan buğulanmış. Gökler buz grisi, bulutlar mecalsiz, bütün sesler dinmiş, geriye bir tek kar sesi kalmış.
Üşüyordun. Bahçenin derinliğine doğru ağır ağır ilerliyordun. Birkaç dal nergis karşılıyordu seni daha ilk adımda.
Koku. Kapat gözlerini.
Hatırlıyordun.
Sen henüz ruhla ceset arasındayken, ruhunu cesedine taşıyan meleklerin bilip de senin bilmediğin o zamanda. Ruhun çamurdan bir bedene girmekten, önce kaçındığında. Sonra cennetten getirilen müziğin nağmesiyle mest olup da, nefes halinde kendi cesedini doldurduğunda. Güzel kokuyla da muhatap kılınmış olmalıydın.
Adın gibi bilmiyordun. Ama. Şu nergis dalında. Yani aranızda. Galiba ezeli bir hikâye vardı ve bütün sözlerin verildiği o günde nergis, kim bilir kimlerle birlikte senin de dalındı.
Cennetin, ruhuna gösterilen ve unutturulan bir köşesinde ruhunun ezel hali, bir nergis dalının gölgesinde konaklamış olmalıydı. Senin seçimin olmuş olmalıydı bu, senin talebin. Yoksa bütün üşümeklere bedel bir kış gününde, bu beyaz kokuyu böyle hatırlamaz, böyle sarsılmazdım. Kokuyla evirilip çevrilmez, kokuyla sınanmazdın.
Vardı biliyorsun, ezelde vardı. Özlemin tanıklığının eseri, unutmuşluğun bir kez bilmiş olmanın. Var olmasaydı böyle hatırlamazdın. Evet, demeseydin unutmazdın.
Bilmediğin şeyi hatırlaman zor, unuttuğun şeyi hatırlaman kolaydı senin. Ve bulduğunda tanıdığın şey, güneşin her gün doğudan doğup batıdan battığı kadar kesin ki: Yitirmediğin şey değildi.
Bırak şimdi, bütün kış bahçelerine kar yağsın.
RüveYde- KuRuCu / YöNeTiCi
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN