Giriş yap
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 171 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 171 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
İbn-i Sina
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: İZ BIRAKANLAR & GÖNÜL YAPANLAR :._.·´¯) :: ABİDE ŞAHSİYETLER
1 sayfadaki 1 sayfası
İbn-i Sina
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][img]
İslam dünyasının yetiştirdiği en büyük bilimadamlarından biridir. Tıp alanındaki çalışmalar yüzyıllarca tıp öğrencileri tarafından okundu. Bu büyük bilimadamı hakkında yeterli bilgiye sahip miyiz?
İbn-i Sina (d. 980 Buhara yakınları – ö. 1037 Hemedan)tam adı Ebu Ali el-Hüseyin ibni Abdullah ibn-i Sina el-Belhi Latincede Avicenna olarak bilinir. Filozof hekim ve çok yönlü Fars bilim adamıdır.
Samanoğulları sarayı kâtiplerinden Abdullah Bin Sina’nın oğlu olan İbn-i Sina (Batı’da Avicenna adıyla tanınır) babasından ünlü bilgin Natili’den ve İsmail Zahit’ten ders aldı. Geometri (özellikle Eukleides geometrisi) mantık fıkıh sarf nahif tıp doğabilim üstüne çalışmalar yaptı. Farabi’nin el-İbane’s[kaynak belirtilmeli] aracılığıyla Aristoteles felsefesini ve metafiziğini öğrenip hastalanan Buhara prensini iyileştirince (997) saray kütüphanesinden yararlanma olanağına kavuştu. Babası ölünce Cür-can’da Şiraz’lı Ebu Muhammed’ten destek gördü (Tıp Kanunu’nu Cürcan’da yazdı). Çağında tanınan bütün Yunan filozoflarının Anadolu doğacılarının yapıtlarını incelemiştir.
İbn Sînâ mekanikle de ilgilenmiş ve bazı yönlerden Aristoteles’in hareket anlayışını eleştirmiştir; bilindiği gibi Aristoteles cismi hareket ettiren kuvvet ile cisim arasındaki temas ortadan kalktığında cismin hareketini sürdürmesini sağlayan etmenin ortam yani hava olduğunu söylüyor ve havaya biri cisme direnme ve diğeri cismi taşıma olmak üzere birbiriyle bağdaşmayacak iki görev yüklüyordu. İbn Sînâ bu çelişik durumu görmüş yapmış olduğu gözlemler sırasında hava ile rüzgârın güçlerini karşılaştırmış ve Aristoteles’in haklı olabilmesi için havanın şiddetinin rüzgârın şiddetinden daha fazla olması gerektiği sonucuna varmıştır; oysa meselâ bir bir ağacın yakınından geçen bir ok ağaca değmediği sürece ağaçta ve yapraklarında en ufak bir kıpırdanma yaratmazken rüzgar ağaçları sallamakta ve hatta kökünden kopartabilmektedir; öyleyse havanın şiddeti cisimleri taşımaya yeterli değildir.
İbn Sînâ’ya Aristoteles’in yanıldığını gösterdikten sonra kuvvetle cisim arasında herhangi bir temas bulunmadığında hareketin kesintiye uğramamasının nedenini araştırmış ve bir nesneye kuvvet uygulandıktan sonra kuvvetin etkisi ortadan kalksa bile nesnenin hareketini sürdürmesinin nedeninin kasri meyil (güdümlenmiş eğim) yani nesneye kazandırılan hareket etme isteği olduğunu sonucuna varmıştır. Üstelik İbn Sînâ bu isteğin sürekli olduğuna inanmaktadır; yani ona göre ister öze âit olsun ister olmasın bir defa kazanıldı mı artık kaybolmaz. Bu yaklaşımıyla sonradan Newton’da son biçimine kavuşan eylemsizlik ilkesi’ne yaklaştığı anlaşılan İbn Sînâ aynı zamanda nesnenin özelliğine göre kazandığı güdümlenmiş eğimin de değişik olacağını belirtmiştir. Meselâ elimize bir taş bir demir ve bir mantar parçası alsak ve bunları aynı kuvvetle fırlatsak her biri farklı uzaklıklara düşecek ağır cismimler hafif cisimlere nispetle kuvvet kaynağından çok daha uzaklaşacaktır. İbn Sînâ bu denemeleri sonucunda ağır cisimlerin hafif cisimlere nispetle daha büyük bir güdümlenmiş eğim kapasitesine sahip olduğuna karar vermiştir. Bundan dolayı ağırlık ve hızla doğru orantılıdır. Ağırlıkla doğru orantılıdır; çünkü cisim ne kadar ağırsa güdümlenmiş eğim kapasitesi o kadar fazladır; hızla orantılıdır; çünkü cisim ne kadar hızlı fırlatılırsa o kadar uzağa gider. Şâyet İbn Sînâ’nın bu sözlerini formüle edip ağırlık yerine de kütle kavramını konulursa
Güdümlenmiş Eğim = Hız . Kütle = v . m
ifadesine ulaşılır ki bu ifâde modern fiziğin momentum kavramından başka bir şey değildir. Momentumun değişmesi ise kuvveti vereceğinden bu formül
F = d (v.m)/dt
olur ki bu da Newton’un İkinci Kanunu’dur.
İbn Sînâ’nın bu çalışması oldukça önemlidir; çünkü 11. yüzyılda yaşayan bir kimse olmasına karşın Yeniçağ Mekaniği’ne yaklaştığı görülmektedir. Onun bu düşünceleri çeviriler yoluyla Batı’ya da geçmiş ve güdümlenmiş eğim terimi Batı’da impetus terimiyle karşılanmıştır.
İbn Sînâ her şeyden önce bir hekimdir ve bu alandaki çalışmalarıyla tanınmıştır. Tıpla ilgili birçok eser kaleme almıştır; bunlar arasında özellikle kalp-damar sistemi ile ilgili olanlar dikkat çekmektedir ancak İbn Sînâ dendiğinde onun adıyla özdeşleşmiş ve Batı ülkelerinde 16. yüzyılın ve Doğu ülkelerinde ise 19. yüzyılın başlarına kadar okunmuş ve kullanılmış olan el-Kânûn fî’t-Tıb (Tıp Kanunu) adlı eseri akla gelir. Beş kitaptan oluşan bu ansiklopedik eserin Birinci Kitab’ı anatomi ve koruyucu hekimlik İkinci Kitab’ı basit ilaçlar Üçüncü Kitab’ı patoloji Dördüncü Kitab’ı ilaçlarla ve cerrâhî yöntemlerle tedavi ve Beşinci Kitab’ı ise çeşitli ilaç terkipleriyle ilgili ayrıntılı bilgiler vermektedir.
İbn Sînâ’nın söz konusu eseri incelendiğinde konuları sistematik bir biçimde incelediği görülür. Tarihte ilk defa tıp ve cerrâhîyi iki ayrı disiplin olarak değerlendiren İbn Sînâ cerrâhî tedavinin sağlıklı olarak yürütülebilmesi için anatominin önemini özellikle vurgulamıştır. Hayatî tehlikenin çok yüksek olmasından ötürü pek gözde olmayan cerrahi tedavi ile ilgili örnekler vermiş ve ameliyatlarda kullanılmak üzere bazı aletler önermiştir.
Gözle de ilgilenmiş olan İbn Sînâ döneminin seçkin fizikçilerinden İbn Heysem gibi Göz-ışın Kuramı’nı savunmuş ve üst göz kapağının dışa dönmesi sürekli beyaz renge veya kara bakmaktan meydana gelen kar körlüğü gibi daha önce söz konusu edilmemiş hastalıklar hakkında da ayrıntılı açıklamalarda bulunmuştur.
YAPITLAR (başlıca): el-Kanun fi’t-Tıb (ö.s) 1593 (”Hekimlik Yasası”); Kitabü’l-Necat (ö.s) 1593 (”Kurtuluş Kitabı”); Risale fi-İlmü’l-Ahlak (ö.s) 1880 (”Ahlak Konusunda Kitapçık”); İşarat ve’l-Tembihat (ö.s) 1892 (”Belirtiler ve Uyarılar”); Kitabü’ş-Şifa (ö.s) 1927 (”Sağlık Kitabı”).
Bi_iznillah- SADIK ÜYEMİZ
Geri: İbn-i Sina
ESERLERİ
-Kitabü'ş-Şifa
11 ciltlik bir eser olup nerdeyse tüm bilim dalları hakkında yazılmıştır.
-el Kanun fi't Tıb
Bu kitap İbn-i Sina'nın deneyimlerinin yer aldığı sistematik bir ansiklopedidir. İbn-Sina'nın en ünlü kitaplarındandır.700 yıl boyunca Batı'da ders kitabı olarak okutulmuş bir eserdir. Günümüzde Paris Üniversitesi'nin tıp fakültesi öğrencileri S.t Germain Bulvarı yakınlarındaki konferans salonunda İbn-i Sina ve er-Razi gibi iki bilginin portreleri ile karşılaşırlar.
-Kitabu'n-Necat
Kitap savaş alanında ve Kitabü'ş-Şifa'nın yetkin bir özeti şeklindeydi.
-Kitabu'l-İşaret ve't-Tenbihat
Bu kitap İbn-i Sina'nın kişisel görüşlerini içeren bir yapıttır.
-Lisanü'l-Arab
Isfahan'da bir Arap bilgini onun Arapça bilgisini yetersiz gördüğünden İbn-i Sina'yı üç yıl çalıştırarak müsvedde biçiminde Lisanü'l Arab'ı yazdı.
-Aksamu'l-Ulumi'l-Akliyye
-Risale fi'l Hudud
-İsbatu'n-Nubavve
-Risale fi'l-Kader
-el-Ahlak
-Kitab fi's-Siyaset
-Risale fi'l-Aşk
-Hayy İbn Yakzan
-Kitabu'l-İnsaf
-el-Ahd
-el-işaretu ila İlmi'l-Mantık
-el-Hidaye
-Makale fi'n-Nefs
-Kitabü'ş-Şifa
11 ciltlik bir eser olup nerdeyse tüm bilim dalları hakkında yazılmıştır.
-el Kanun fi't Tıb
Bu kitap İbn-i Sina'nın deneyimlerinin yer aldığı sistematik bir ansiklopedidir. İbn-Sina'nın en ünlü kitaplarındandır.700 yıl boyunca Batı'da ders kitabı olarak okutulmuş bir eserdir. Günümüzde Paris Üniversitesi'nin tıp fakültesi öğrencileri S.t Germain Bulvarı yakınlarındaki konferans salonunda İbn-i Sina ve er-Razi gibi iki bilginin portreleri ile karşılaşırlar.
-Kitabu'n-Necat
Kitap savaş alanında ve Kitabü'ş-Şifa'nın yetkin bir özeti şeklindeydi.
-Kitabu'l-İşaret ve't-Tenbihat
Bu kitap İbn-i Sina'nın kişisel görüşlerini içeren bir yapıttır.
-Lisanü'l-Arab
Isfahan'da bir Arap bilgini onun Arapça bilgisini yetersiz gördüğünden İbn-i Sina'yı üç yıl çalıştırarak müsvedde biçiminde Lisanü'l Arab'ı yazdı.
-Aksamu'l-Ulumi'l-Akliyye
-Risale fi'l Hudud
-İsbatu'n-Nubavve
-Risale fi'l-Kader
-el-Ahlak
-Kitab fi's-Siyaset
-Risale fi'l-Aşk
-Hayy İbn Yakzan
-Kitabu'l-İnsaf
-el-Ahd
-el-işaretu ila İlmi'l-Mantık
-el-Hidaye
-Makale fi'n-Nefs
Bi_iznillah- SADIK ÜYEMİZ
Geri: İbn-i Sina
SÖZLERİ
*Benim gönlümün kırılmaz sabrı senin gönlünün yumuşamaz katılığı var. Şu halde sevdiceğim aşk yolunda ikimiz de sert taşız.
*Hiç kimse görmek istemeyen kadar kör değildir.
*Kendinin ne olduğunu bilen insan bazı kendini bilmezlerin onun hakkında söylediklerinden etkilenmez.
*DERDİN DEVASIZI
İbn-i Sinâ ya:
- Dünyada devâsı olmayan bir dert var mıdır? diye sorduklarında:
- Derdin devâsızı iyinin kötüye muhtaç olmasıdır cevabını vermiştir....
*Benim gönlümün kırılmaz sabrı senin gönlünün yumuşamaz katılığı var. Şu halde sevdiceğim aşk yolunda ikimiz de sert taşız.
*Hiç kimse görmek istemeyen kadar kör değildir.
*Kendinin ne olduğunu bilen insan bazı kendini bilmezlerin onun hakkında söylediklerinden etkilenmez.
*DERDİN DEVASIZI
İbn-i Sinâ ya:
- Dünyada devâsı olmayan bir dert var mıdır? diye sorduklarında:
- Derdin devâsızı iyinin kötüye muhtaç olmasıdır cevabını vermiştir....
Bi_iznillah- SADIK ÜYEMİZ
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: İZ BIRAKANLAR & GÖNÜL YAPANLAR :._.·´¯) :: ABİDE ŞAHSİYETLER
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN