Ne kadar aradım bu güzel dünyayı

tarafından Bi_iznillah 22.08.10 16:49

Bir gün haberdar olsaydım güzelliklerin olduğu bir dünya varmış. Orada insanlar huzur ve sükûnet içinde, mutlu ve huzurlu imiş. hemde öylesine bir huzur ve sekinet ki kimsenin bulamadığı kimsenin ummadığı ama herkesin aradığı ve herkesin arzuladığı bir mutluluk… Evet, tüm bunlar burada varmış ve çok şükür bize de nasip oldu böyle ulu bir devlet.

Ne kadar aradım bu güzel dünyayı, dünyanın tüm çirkinliğine rağmen… Orada şifa bulur hasta kalpler orada derman bulur dertliler orada bulur maşukunu âşıklar. Ve onun huzurunda huzur bulur sofiler.

Gül bahçesine giren gül olur, olmasa da gül kokar buyurmuş büyüklerimiz, ne kadar hakikatli bir kelamdır. Bende bir güldüm çamura batmış, kimseler bakmaz, kimseler görmezdi, herkes basar geçerdi üzerimden, ta ki onun benimde bir gül olduğumu fark edene kadar. O gün işte, aldı beni, çamurumu sildi, kirimi yıkadı, ak etti pak etti beni. Ve lütuf buyurdu gül bahçesi içine beni de koydu, belki o en nadide güller gibi olamadım ama onun iklimine girdim ya onun gülistanına erdim ya onlar gibi olamasam da onlar gibi kokmaya başladım. Ne de hakikatli imiş onun iklimi, her dem Muhammedi güller yeşeren kutlu bahçesi.

Marifet ondandı bunda şüphe yok. Olmak isteyen her kese açık bir yol. Gelmek isteyene her dem açık bir kapı Mevlana’ca ahlaklarıyla her dem insanlığa gel diye hitap eden, hem de ne olursan, nereden gelirsen, kimdensen yeter ki gel diyen. Ümitsizliği lügatlerinde barındırmayan, her demde ümit saçan… Bunlar onu anlatamaya yetmez amma biliyoruz ki onu anlatmaya kelimeler yetmez.

Dünya şu an kelebeklerin ışığa koşması gibi, insanlık O'na koşuyor. Burası O'nun köyüdür burcu burcu O'nun kokusu kokuyor. Gönüllerde her gün açan bir tomurcuk misali O'nun muhabbeti gönüllerde açıyor. Ama her şeye rağmen cihanın şarkından garbına kadar gün be gün herkes elinde testiyle o temizlerden temiz paklardan pak su kaynağına koşuyor. Güneşlere taç giydiren Sultan'ın otağına koşuyor.

İnsan bildiğini sever o sinelerimizde beş başı mamur hüvviyetiylel bilinseydi biz O'nu Mecnun'un Leyla'yı sevdiği gibi sevecektik. O'nun temiz iklimine ulaşmak için her dem koşacak ve O'na varacaktık. Bu işi anlasak ta anlamasak ta insanlık O'na koşuyor, çok kısa bir zamanda insanlık hep O'na gidecek, biz ise derbeder ve perişan kış sinekleri misali bu işten geri kalmayalım, yarın elimizi dizimize vurarak neden bende O'na koşmadım demeyelim çünkü insanlık hep O'na koşuyor ve de koşacak. Dünyada ve ukba da her dem insanlık Onlar'a muhtaçtır. Çünkü gönüller yaralı, kalpler buruk, ruhlar perişan sineler hercü menç olmuş… Hastamıza şifa Onlar derdimize deva Onlar, kalplerimize huzuru Onlar tıpkı yeşeren tohum misali sinelerimizi yeşertiyorlar.

Sayısını ifadede zorlandığımız kadar çok yollar varken insanlık hep Hz Muhammed in (s.a.v.) yoluna çıkmak için uğraşıyor bilsede bilmese de. İşte menzilde ki Gül'ün yolu her zaman Hazret'i Muhammed'e(s.a.v) varıyor. Onun yolu Hakk'ın yolu hak ve hakikat menzilidir ve insanlık bu karmaşıklığın içinde O'nun yoluna giriyor çünkü O hep güzellikler sunuyor. İnsanlık doğru bildiği yolda yürürken O bizi doğru yolda (sırat ı müstakim) yürütüyor. Dört bir yandan kötülük bizi çin Seddi misali çevirmişken Onlar küheylanlar misali bu engelleride aşarak bize ulaşıyor ve bizi sarıp sarmalıyorlar. Diyebiliriz neden böyle yapılıyor neden herkes gibi kendi hallerinde değiller. Sebebi Muhammedi ahlakları buna müsaade etmiyor çünkü Onlar, Ceddi Pakiler misali ümmeti ümmeti diye yanıp tutuşuyorlar ve her dem insanlığa iyilik ve güzellik sunuyorlar.

Ruhlarımıza iksir, kalplerimize iksir, iradelerimize güç verecek tek güç tek kuvvet, Onlar'ın bilinmiş olması ve Onlar'la olmaktır. Bu ahir zamanda şirkin ve küfrün alabildiğine yayıldığı alabildiğine çoğaldığı zamanda yangında mal kurtarırcasına O (K.S.) insanlığı kurtarmak için gecesini gündüzüne katmış, uyku nedir bilmemiş dünya nedir anlamamış bir ruh dünyasıyla çalışmış ve çalışmakta bizi sevmekte ve bizi arzulamaktadır. Beşer üst üste gelen problemleriyle onu arzuluyor. Biz O'na koştuğumuz zaman bütün karanlıklardan kurtulacağız, aydınlıklara ulaşacağız, O'na vardığımız zaman huzur ve itminana ulaşacağız O'na ulaşıldığında nefisler derbederlikten, eyyamın elinde oyuncak olmadan kurtulacak, gönlümüzün şu veya bu gibi dünyevi arzuların zebunu ve esiri olmaktan kurtulduğunu görecek ve nefsimizin elinde oyuncak gibi oynanmaktan kurtulacağız inşallah

alıntıdır....

Ptsi	Salı	Çarş.	Perş.	Cuma	C.tesi	Paz
1	2	3	4	5	6	7
8	9	10	11	12	13	14
15	16	17	18	19	20	21
22	23	24	25	26	27	28
29	30