Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 276 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 276 Misafir :: 2 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
PEYGAMBER MESCİDİNİN SIRLARI (1)
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: HZ. MUHAMMED ( SALLAHU ALEYHİ VE SELLEM ) :._.·´¯) :: SİYER-İ NEBİ
1 sayfadaki 1 sayfası
PEYGAMBER MESCİDİNİN SIRLARI (1)
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
PEYGAMBER MESCİDİNDEKİ SÜTUNLAR
1. TOPLANTI SÜTUNU
Hücre-i Saadet ile Ravza arasındaki bir nolu sütun:
Hz. Peygamber bu direğin bulunduğu yerde Medine’ye gelen heyetleri, elçileri ve misafirleri kabul ederdi.Ayrıca ashabın ileri gelenleri ile de burada toplanır ve önemli kararları burada alırdı.Bu nedenle buraya Heyetler Sütunuda denir.
2. MUHAFIZ SÜTUNU
Toplantı sütununun güney tarafındaki iki nolu sütun:
Hz. Ali ve emrindeki sahabeler Hz. Peygamberi korumak için burada otururlardı. Hz. Ali, Peygamber efendimizin özel muhafızlığını yapardı. Hz.Ali ile ilgili hatıralar taşıyan bu sütuna Ali Sütunu da denilir.
Maide Suresinin 67. ayeti nazil olunca Rasulullah Efendimiz evinden çıkmış ve müminlere "Ey insanlar beni korumak için bir daha buraya gelmeyin, bundan böyle beni Allah Celle Celâluhu koruyacaktır" demiştir.
Maide Suresi 67. ayetin meali: Ey resul rabbinden sana indirileni tebliğ et şayet bunu yapmazsan onun elçiliğini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Doğrusu Allah kâfirler topluluğunu hidayete eriştirmez.
3. İTİKAF SÜTUNU
Muhafız sütununun güney tarafındaki üç nolu sütun:
Hz. Peygamber Efendimizin itikafa girdiği yerdir.Peygamber Efendimiz burada hurma dallarından ve yapraklarından yapılan bir sedirde oturur, ibadet eder ve istirahat ederlerdi.
Peygamberimizin İtikafa girdiği bu yere Serir Sütunuda denir.
4. TEVBE SÜTUNU (EBU LUBABE DİREĞİ)
Muhafız sütununun batı tarafındaki ilk sütun:
Hendek savaşında Mekkeli müşrikler Müslümanlarla savaşmak için Medine’yi kuşatmışlardı. Medine’de yaşayan Yahudi Beni Kureyza kabilesi Medine’yi savunmak için Müslümanlar ile anlaşma yapmışlardı. Yahudiler savaş başladıktan sonra Müslümanlarla anlaşma yapmalarına rağmen hainlik yaparak Mekkeli müşriklerle işbirliği yaptılar.
Hendek savaşının sonunda Müslümanlar galip gelince Hz. Peygamber Yahudilerin bu tutumuna çok kızdı ve bunlara ceza verilmesini istedi. Yahudiler kendilerine nasıl bir ceza verileceğini öğrenmek için sahabeden Ebu Lubabe ile istişare yaptılar. Bu ara Ebu Lubabe farkında olmadan kendilerine nasıl bir ceza verileceği gibi bazı önemli bilgileri Yahudilere söyledi.
Ebu Lubabe birden hata yaptığını ve Hz. Peygambere ihanet ettiğini anlayınca Mescidi Nebeviye geldi ve kendisini bir direğe bağlayarak Allah tarafından tövbesi kabul edilene kadar hiçbir şey yiyip içmeyeceğine dair yemin etti.
ALLAH Celle Celâluhu 7 gün sonra Ebu Lubabenin tövbesini kabul etmiştir ve bu konu ile ilgili Enfal Suresi 27. ayet nazil oldu. Bunun üzerine bizzat Hz. Peygamber Ebu Lubabeye tövbesinin kabul edildiği müjdesini vererek iplerini çözdü.
Bundan dolayı bu sütuna Tevbe Sütunu denir.
Enfal Suresi 27. Ayet Meali: Ey iman edenler Allah ve resulüne ihanet etmeyiniz. Emanetlere de ihanet etmeyiniz.
PEYGAMBER MESCİDİNDEKİ SÜTUNLAR
1. TOPLANTI SÜTUNU
Hücre-i Saadet ile Ravza arasındaki bir nolu sütun:
Hz. Peygamber bu direğin bulunduğu yerde Medine’ye gelen heyetleri, elçileri ve misafirleri kabul ederdi.Ayrıca ashabın ileri gelenleri ile de burada toplanır ve önemli kararları burada alırdı.Bu nedenle buraya Heyetler Sütunuda denir.
2. MUHAFIZ SÜTUNU
Toplantı sütununun güney tarafındaki iki nolu sütun:
Hz. Ali ve emrindeki sahabeler Hz. Peygamberi korumak için burada otururlardı. Hz. Ali, Peygamber efendimizin özel muhafızlığını yapardı. Hz.Ali ile ilgili hatıralar taşıyan bu sütuna Ali Sütunu da denilir.
Maide Suresinin 67. ayeti nazil olunca Rasulullah Efendimiz evinden çıkmış ve müminlere "Ey insanlar beni korumak için bir daha buraya gelmeyin, bundan böyle beni Allah Celle Celâluhu koruyacaktır" demiştir.
Maide Suresi 67. ayetin meali: Ey resul rabbinden sana indirileni tebliğ et şayet bunu yapmazsan onun elçiliğini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan koruyacaktır. Doğrusu Allah kâfirler topluluğunu hidayete eriştirmez.
3. İTİKAF SÜTUNU
Muhafız sütununun güney tarafındaki üç nolu sütun:
Hz. Peygamber Efendimizin itikafa girdiği yerdir.Peygamber Efendimiz burada hurma dallarından ve yapraklarından yapılan bir sedirde oturur, ibadet eder ve istirahat ederlerdi.
Peygamberimizin İtikafa girdiği bu yere Serir Sütunuda denir.
4. TEVBE SÜTUNU (EBU LUBABE DİREĞİ)
Muhafız sütununun batı tarafındaki ilk sütun:
Hendek savaşında Mekkeli müşrikler Müslümanlarla savaşmak için Medine’yi kuşatmışlardı. Medine’de yaşayan Yahudi Beni Kureyza kabilesi Medine’yi savunmak için Müslümanlar ile anlaşma yapmışlardı. Yahudiler savaş başladıktan sonra Müslümanlarla anlaşma yapmalarına rağmen hainlik yaparak Mekkeli müşriklerle işbirliği yaptılar.
Hendek savaşının sonunda Müslümanlar galip gelince Hz. Peygamber Yahudilerin bu tutumuna çok kızdı ve bunlara ceza verilmesini istedi. Yahudiler kendilerine nasıl bir ceza verileceğini öğrenmek için sahabeden Ebu Lubabe ile istişare yaptılar. Bu ara Ebu Lubabe farkında olmadan kendilerine nasıl bir ceza verileceği gibi bazı önemli bilgileri Yahudilere söyledi.
Ebu Lubabe birden hata yaptığını ve Hz. Peygambere ihanet ettiğini anlayınca Mescidi Nebeviye geldi ve kendisini bir direğe bağlayarak Allah tarafından tövbesi kabul edilene kadar hiçbir şey yiyip içmeyeceğine dair yemin etti.
ALLAH Celle Celâluhu 7 gün sonra Ebu Lubabenin tövbesini kabul etmiştir ve bu konu ile ilgili Enfal Suresi 27. ayet nazil oldu. Bunun üzerine bizzat Hz. Peygamber Ebu Lubabeye tövbesinin kabul edildiği müjdesini vererek iplerini çözdü.
Bundan dolayı bu sütuna Tevbe Sütunu denir.
Enfal Suresi 27. Ayet Meali: Ey iman edenler Allah ve resulüne ihanet etmeyiniz. Emanetlere de ihanet etmeyiniz.
EyLüL- BAĞIMLI ÜYEMİZ
Geri: PEYGAMBER MESCİDİNİN SIRLARI (1)
5. HZ. AYŞE SÜTUNU (MUHACİR DİREĞİ)
Hücre-i Saadet tarafından üçüncü ve minber tarafından üçüncü olan sütun:
Hz. Ayşe validemizin bildirdiğine göre Hz. Peygamber burası Mescidi nebevinin en önemli noktalarından biridir demiştir.
Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kıblenin değiştirilmesinden sonra iki yada üç ay süreyle bu sütunun olduğu yeri mihrap olarak kullanmıştı.Daha sonra ise Muhallaka sütunun bulunduğu yer mihrap olarak kullanılmıştır.
Hz Ayşe’nin rivayet ettiği bir başka hadisi şerifte Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur. "Mescidimde bu sütunun yanında bir yer vardır ki, insanlar onun faziletini bir bilselerdi orada namaz kılabilmek için aralarında yarışırlardı’’
Ayrıca Mekke’den gelen muhacirler burada toplanır ve bir araya gelirlerdi. Onun için buraya Muhacirin Sütunu da denir.
6. MUHALLAKA SÜTUNU (AĞLAYAN KÜTÜK)
Peygamber mihrabının bitişiğindeki sütun:
Mescidi Nebevi, ilk inşa edildiği zamanlarda Peygamber efendimiz hutbesini bir hurma kütüğüne dayanarak okuyordu. Bu kütük yıllarca Sevgili Peygamber(sav)’in sesini ve nefesini dinlemişti.
Mescide Cuma namazını kılmak için gelenlerin sayısı günden güne artmaktaydı. Cemaatten birisi Peygamber Efendimize
-Ya Rasulullah! Cemaat gün geçtikçe daha da artıyor.Arka tarafta namaz kılanlar seni görmekte ve sesini duymakta zorluk çekiyorlar.Dilerseniz size bir minber yapalım.Siz de onun üzerine çıkarak cemaate seslenin.
Hz.Peygamber bu fikre sıcak baktı ve sonraki cumaya üç basamaklı bir minber yapıldı.Hz.Peygamber hutbe okumak üzere minbere çıktığı esnada mescidin içerisinde ağlama sesine benzer bir inilti duyulur
Herkes mescidde iniltinin nereden geldiğini ararken bu iniltilerin hurma kütüğünden geldiği fark edilir. Belliki kuru hurma kütüğü bile onun ayrılığına dayanamamıştır.Bunun üzerine Sevgililer Sevgilisi(sav) minberden iner, o kütüğün yanına gelir, okşar, teselli eder ve cennette dikilip sonsuza kadar müminlere hurma verecek bir ağaç olacağını müjdeler.Kütüğün inlemeleri yavaş yavaş azalır ve susar...
Peygamber(sav)’imiz daha sonra tekrar minbere çıktı ve hutbesini irad etti ve Allah'a hamd-ü senada bulunup şöyle dedi:
Doğrusu şu hurma kütüğü benim ondan ayrılışıma dayanamadığı için ağladı ve bana olan özleminden inledi.Vallahi yanına varıp onu teskin etmeseydim iniltisi kıyamete kadar kesilmeyecekti.
Hasan Basri(ra) yıllar sonra bu olayı anlatırken ey Müslümanlar kuru kütük bile ALLAH elçisinin sevgisinden, hasretinden ağlayıp inliyor... YA SİZ İNSAN OLARAK NE YAPIYORSUNUZ. der.
Hücre-i Saadet tarafından üçüncü ve minber tarafından üçüncü olan sütun:
Hz. Ayşe validemizin bildirdiğine göre Hz. Peygamber burası Mescidi nebevinin en önemli noktalarından biridir demiştir.
Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kıblenin değiştirilmesinden sonra iki yada üç ay süreyle bu sütunun olduğu yeri mihrap olarak kullanmıştı.Daha sonra ise Muhallaka sütunun bulunduğu yer mihrap olarak kullanılmıştır.
Hz Ayşe’nin rivayet ettiği bir başka hadisi şerifte Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur. "Mescidimde bu sütunun yanında bir yer vardır ki, insanlar onun faziletini bir bilselerdi orada namaz kılabilmek için aralarında yarışırlardı’’
Ayrıca Mekke’den gelen muhacirler burada toplanır ve bir araya gelirlerdi. Onun için buraya Muhacirin Sütunu da denir.
6. MUHALLAKA SÜTUNU (AĞLAYAN KÜTÜK)
Peygamber mihrabının bitişiğindeki sütun:
Mescidi Nebevi, ilk inşa edildiği zamanlarda Peygamber efendimiz hutbesini bir hurma kütüğüne dayanarak okuyordu. Bu kütük yıllarca Sevgili Peygamber(sav)’in sesini ve nefesini dinlemişti.
Mescide Cuma namazını kılmak için gelenlerin sayısı günden güne artmaktaydı. Cemaatten birisi Peygamber Efendimize
-Ya Rasulullah! Cemaat gün geçtikçe daha da artıyor.Arka tarafta namaz kılanlar seni görmekte ve sesini duymakta zorluk çekiyorlar.Dilerseniz size bir minber yapalım.Siz de onun üzerine çıkarak cemaate seslenin.
Hz.Peygamber bu fikre sıcak baktı ve sonraki cumaya üç basamaklı bir minber yapıldı.Hz.Peygamber hutbe okumak üzere minbere çıktığı esnada mescidin içerisinde ağlama sesine benzer bir inilti duyulur
Herkes mescidde iniltinin nereden geldiğini ararken bu iniltilerin hurma kütüğünden geldiği fark edilir. Belliki kuru hurma kütüğü bile onun ayrılığına dayanamamıştır.Bunun üzerine Sevgililer Sevgilisi(sav) minberden iner, o kütüğün yanına gelir, okşar, teselli eder ve cennette dikilip sonsuza kadar müminlere hurma verecek bir ağaç olacağını müjdeler.Kütüğün inlemeleri yavaş yavaş azalır ve susar...
Peygamber(sav)’imiz daha sonra tekrar minbere çıktı ve hutbesini irad etti ve Allah'a hamd-ü senada bulunup şöyle dedi:
Doğrusu şu hurma kütüğü benim ondan ayrılışıma dayanamadığı için ağladı ve bana olan özleminden inledi.Vallahi yanına varıp onu teskin etmeseydim iniltisi kıyamete kadar kesilmeyecekti.
Hasan Basri(ra) yıllar sonra bu olayı anlatırken ey Müslümanlar kuru kütük bile ALLAH elçisinin sevgisinden, hasretinden ağlayıp inliyor... YA SİZ İNSAN OLARAK NE YAPIYORSUNUZ. der.
EyLüL- BAĞIMLI ÜYEMİZ
Geri: PEYGAMBER MESCİDİNİN SIRLARI (1)
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
KIBLETEYN MESCİDİ VE CUMA MESCİDİ
Mescid-i Nebevi'ye 5 Km uzaklıkta bulunan ve ilk adı Ben-i Selime Mescidi iken Resul-i Ekrem'in namaz kıldırdığı sırada kıblenin Mescidi Aksa'dan Kabe'ye çevrilmesi üzerine ''İki Kibleli Mescit'' anlamına gelen bugünkü adını almıştır.
İslamın ilk yıllarında namazlar, Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya doğru kılınıyordu. Peygamber Efendimiz kıblenin Kabe olmasını yani namazların Kabe'ye dönülerek kılınmasını çok arzu ediyor ve bu konuda Allah(CC)'den gelecek emri bekliyordu. Hicretten 18 ay kadar sonra Peygamber Efendimize beklediği müjde gelmişti. Şaban ayının 15. günü(Berat Kandilinde) Hz Peygamber, öğle veya ikindi namazını kıldırdığı esnada ikinci rekatın sonunda aşağıdaki Ayet-i Kerime indi:
''Seni elbette hoşlanacağın kıbleye döndüreceğiz. O halde hemen Kabe'ye doğru dön. Ey müminler sizde nerede olursanız olun (namazda) oraya doğru dönün'' (Bakara 144)
Bunun üzerine Hz. Peygamber namazı bozmadan hemen Kabe istikametine döndü, cemaat de saflarıyla birlikte döndüler. Böylece Kudüs'e doğru başlanan namazın son iki rekatı Kabe'ye yönelinerek tamamlandı. İşte bu bakımdan bu mescide ''Mescid-i Kıbleteyn'' yani İki Kıbleli Mescit denir.
Mescid-i Kıbleteyn, Medine valisi Ömer bin Abdülaziz, Memluk Sultanı Kayıtbay ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde büyük onarım ve imarlar görmüştür. Son olarakta 1987'de Suudi Hükümeti tarafından yeniden inşa edilen Mescid-i Kıbleteyn'in Kabe tarafına mihrap, Kudüs tarafına ise Bakara Suresinin 144. ayeti ile bir pano konulmuştur. Mescidin iç kısımları modern tarzda süsleme motifleri ile ve Türk Hattatı Hasan Çelebi'nin yazdığı celi sülüs ve kufi hatlarla bezenmiştir. KIBLETEYN MESCİDİ VE CUMA MESCİDİ
Mescid-i Nebevi'ye 5 Km uzaklıkta bulunan ve ilk adı Ben-i Selime Mescidi iken Resul-i Ekrem'in namaz kıldırdığı sırada kıblenin Mescidi Aksa'dan Kabe'ye çevrilmesi üzerine ''İki Kibleli Mescit'' anlamına gelen bugünkü adını almıştır.
İslamın ilk yıllarında namazlar, Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya doğru kılınıyordu. Peygamber Efendimiz kıblenin Kabe olmasını yani namazların Kabe'ye dönülerek kılınmasını çok arzu ediyor ve bu konuda Allah(CC)'den gelecek emri bekliyordu. Hicretten 18 ay kadar sonra Peygamber Efendimize beklediği müjde gelmişti. Şaban ayının 15. günü(Berat Kandilinde) Hz Peygamber, öğle veya ikindi namazını kıldırdığı esnada ikinci rekatın sonunda aşağıdaki Ayet-i Kerime indi:
''Seni elbette hoşlanacağın kıbleye döndüreceğiz. O halde hemen Kabe'ye doğru dön. Ey müminler sizde nerede olursanız olun (namazda) oraya doğru dönün'' (Bakara 144)
Bunun üzerine Hz. Peygamber namazı bozmadan hemen Kabe istikametine döndü, cemaat de saflarıyla birlikte döndüler. Böylece Kudüs'e doğru başlanan namazın son iki rekatı Kabe'ye yönelinerek tamamlandı. İşte bu bakımdan bu mescide ''Mescid-i Kıbleteyn'' yani İki Kıbleli Mescit denir.
Mescid-i Kıbleteyn, Medine valisi Ömer bin Abdülaziz, Memluk Sultanı Kayıtbay ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde büyük onarım ve imarlar görmüştür. Son olarakta 1987'de Suudi Hükümeti tarafından yeniden inşa edilen Mescid-i Kıbleteyn'in Kabe tarafına mihrap, Kudüs tarafına ise Bakara Suresinin 144. ayeti ile bir pano konulmuştur. Mescidin iç kısımları modern tarzda süsleme motifleri ile ve Türk Hattatı Hasan Çelebi'nin yazdığı celi sülüs ve kufi hatlarla bezenmiştir.
KIBLETEYN MESCİDİ VE CUMA MESCİDİ
Mescid-i Nebevi'ye 5 Km uzaklıkta bulunan ve ilk adı Ben-i Selime Mescidi iken Resul-i Ekrem'in namaz kıldırdığı sırada kıblenin Mescidi Aksa'dan Kabe'ye çevrilmesi üzerine ''İki Kibleli Mescit'' anlamına gelen bugünkü adını almıştır.
İslamın ilk yıllarında namazlar, Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya doğru kılınıyordu. Peygamber Efendimiz kıblenin Kabe olmasını yani namazların Kabe'ye dönülerek kılınmasını çok arzu ediyor ve bu konuda Allah(CC)'den gelecek emri bekliyordu. Hicretten 18 ay kadar sonra Peygamber Efendimize beklediği müjde gelmişti. Şaban ayının 15. günü(Berat Kandilinde) Hz Peygamber, öğle veya ikindi namazını kıldırdığı esnada ikinci rekatın sonunda aşağıdaki Ayet-i Kerime indi:
''Seni elbette hoşlanacağın kıbleye döndüreceğiz. O halde hemen Kabe'ye doğru dön. Ey müminler sizde nerede olursanız olun (namazda) oraya doğru dönün'' (Bakara 144)
Bunun üzerine Hz. Peygamber namazı bozmadan hemen Kabe istikametine döndü, cemaat de saflarıyla birlikte döndüler. Böylece Kudüs'e doğru başlanan namazın son iki rekatı Kabe'ye yönelinerek tamamlandı. İşte bu bakımdan bu mescide ''Mescid-i Kıbleteyn'' yani İki Kıbleli Mescit denir.
Mescid-i Kıbleteyn, Medine valisi Ömer bin Abdülaziz, Memluk Sultanı Kayıtbay ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde büyük onarım ve imarlar görmüştür. Son olarakta 1987'de Suudi Hükümeti tarafından yeniden inşa edilen Mescid-i Kıbleteyn'in Kabe tarafına mihrap, Kudüs tarafına ise Bakara Suresinin 144. ayeti ile bir pano konulmuştur. Mescidin iç kısımları modern tarzda süsleme motifleri ile ve Türk Hattatı Hasan Çelebi'nin yazdığı celi sülüs ve kufi hatlarla bezenmiştir. KIBLETEYN MESCİDİ VE CUMA MESCİDİ
Mescid-i Nebevi'ye 5 Km uzaklıkta bulunan ve ilk adı Ben-i Selime Mescidi iken Resul-i Ekrem'in namaz kıldırdığı sırada kıblenin Mescidi Aksa'dan Kabe'ye çevrilmesi üzerine ''İki Kibleli Mescit'' anlamına gelen bugünkü adını almıştır.
İslamın ilk yıllarında namazlar, Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya doğru kılınıyordu. Peygamber Efendimiz kıblenin Kabe olmasını yani namazların Kabe'ye dönülerek kılınmasını çok arzu ediyor ve bu konuda Allah(CC)'den gelecek emri bekliyordu. Hicretten 18 ay kadar sonra Peygamber Efendimize beklediği müjde gelmişti. Şaban ayının 15. günü(Berat Kandilinde) Hz Peygamber, öğle veya ikindi namazını kıldırdığı esnada ikinci rekatın sonunda aşağıdaki Ayet-i Kerime indi:
''Seni elbette hoşlanacağın kıbleye döndüreceğiz. O halde hemen Kabe'ye doğru dön. Ey müminler sizde nerede olursanız olun (namazda) oraya doğru dönün'' (Bakara 144)
Bunun üzerine Hz. Peygamber namazı bozmadan hemen Kabe istikametine döndü, cemaat de saflarıyla birlikte döndüler. Böylece Kudüs'e doğru başlanan namazın son iki rekatı Kabe'ye yönelinerek tamamlandı. İşte bu bakımdan bu mescide ''Mescid-i Kıbleteyn'' yani İki Kıbleli Mescit denir.
Mescid-i Kıbleteyn, Medine valisi Ömer bin Abdülaziz, Memluk Sultanı Kayıtbay ve Kanuni Sultan Süleyman dönemlerinde büyük onarım ve imarlar görmüştür. Son olarakta 1987'de Suudi Hükümeti tarafından yeniden inşa edilen Mescid-i Kıbleteyn'in Kabe tarafına mihrap, Kudüs tarafına ise Bakara Suresinin 144. ayeti ile bir pano konulmuştur. Mescidin iç kısımları modern tarzda süsleme motifleri ile ve Türk Hattatı Hasan Çelebi'nin yazdığı celi sülüs ve kufi hatlarla bezenmiştir.
EyLüL- BAĞIMLI ÜYEMİZ
Geri: PEYGAMBER MESCİDİNİN SIRLARI (1)
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
CUMA MESCİDİ
Peygamber Efendimiz Mekke'den Medine'ye hicreti esnasında Kuba'ya ulaşmış ve burada ilk mescit olan Kuba Mescidini inşa etmişti. 24 Eylül 622 Cuma günu buradan Medine'ye yola çıkan Hz. Peygamber cuma vakti girince Ranuna vadisinde Salim b. Avf kabilesine misafir oldu ve buradaki namazgahta ilk Cuma hutbesini okuyarak ilk Cuma Namazını kıldırdı.
Daha sonra buraya ilk cuma namazının hatırasını yaşatmak üzere Mescid-i Cuma adıyla bir mescit yaptırıldı.
Mescid-i Atike(Vadi) adıyla anılan bu cami ilk olarak Medine valisi Ömer b. Abdülaziz tarafından inşa edilmiş, daha sonra Osmanlı Sultanı II.Beyazıt tarafından yeniden imar edilmiş ve Hz. Peygamberin namaz kıldığı yer belirgin hale getirilmiştir. 1992 yılında Suud Hükümeti tarafından yeniden inşa edilen Cuma Mescidi, Kuba mescidine yaklaşık 1Km uzaklıktadır.
Osmanlı Mimarisini andıran yapısıyla ziyaretcilerini selamlıyan Cuma Mescidi'nin mimarı
Mahmut Kirazoğlu'dur.
CUMA MESCİDİ
Peygamber Efendimiz Mekke'den Medine'ye hicreti esnasında Kuba'ya ulaşmış ve burada ilk mescit olan Kuba Mescidini inşa etmişti. 24 Eylül 622 Cuma günu buradan Medine'ye yola çıkan Hz. Peygamber cuma vakti girince Ranuna vadisinde Salim b. Avf kabilesine misafir oldu ve buradaki namazgahta ilk Cuma hutbesini okuyarak ilk Cuma Namazını kıldırdı.
Daha sonra buraya ilk cuma namazının hatırasını yaşatmak üzere Mescid-i Cuma adıyla bir mescit yaptırıldı.
Mescid-i Atike(Vadi) adıyla anılan bu cami ilk olarak Medine valisi Ömer b. Abdülaziz tarafından inşa edilmiş, daha sonra Osmanlı Sultanı II.Beyazıt tarafından yeniden imar edilmiş ve Hz. Peygamberin namaz kıldığı yer belirgin hale getirilmiştir. 1992 yılında Suud Hükümeti tarafından yeniden inşa edilen Cuma Mescidi, Kuba mescidine yaklaşık 1Km uzaklıktadır.
Osmanlı Mimarisini andıran yapısıyla ziyaretcilerini selamlıyan Cuma Mescidi'nin mimarı
Mahmut Kirazoğlu'dur.
EyLüL- BAĞIMLI ÜYEMİZ
Geri: PEYGAMBER MESCİDİNİN SIRLARI (1)
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
CENNETÜL BAKİ
Medine’de Sevgili Peygamberimizin, Hz Ebubekir’in ve Hz. Ömer’in mübarek kabirleri ziyaret edildikten sonra mescidin Baki kapısından çıkılır ve edep üzere Cennet’ül Baki ziyaret edilir.
Cennet’ül Baki, 10.000 civarında sahabenin defnedildiği mübarek topraklar. İslam’ın 3. Halifesi Hz. Osman, Peygamberimizin amcası Hz. Abbas, cennet ile müjdelenen 10 sahabiden biri olan Abdurrahman bin Avf, Müslümanlığı seçen yedinci kişi olan Sa’d bin Ebi Vakkas, Maliki mezhebinin kurucusu İmam Malik Hazretleri Allah hepsinden razı olsun. Peygamberimizin süt annesi Halime, halası Safiye, başta Hz. Ayşe validemiz olmak üzere Peygamberimizin zevceleri ve kızları, Peygamberimizin torunu ve Hz Ali’nin oğlu Hz. Hasan ve daha niceleri burada yatmaktadır.
Rabbim şefaatlerine nail eylesin inşaallah Amin....
EyLüL- BAĞIMLI ÜYEMİZ
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: HZ. MUHAMMED ( SALLAHU ALEYHİ VE SELLEM ) :._.·´¯) :: SİYER-İ NEBİ
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN