Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 238 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 238 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
TIP DÜNYASINDA ORUÇ
2 posters
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: AİLE HAYATI VE YAŞAM :._.·´¯) :: SAĞLIK
1 sayfadaki 1 sayfası
TIP DÜNYASINDA ORUÇ
Tıp Dünyasında Oruç
Ramazân-ı Şerîf… Yüce dînimiz İslâm’ın bize bahşetmiş olduğu sonsuz güzelliklerden birisiyle daha kendimizi şanslı hissetmemizin tam zamanı!.. Yapılan ibâdetler, âhiret hayatımızda bizlere -Allâh’ın lutfuyla- kurtarıcı olacak… Ancak ibadetlerin bu dünyaya ait de birçok güzelliği bizlere hediye etmesi, muhteşem bir şekilde gerçekleşiyor.
Oruç tutarak en özel ibâdetlerden birisini gerçekleştirirken bedenimiz de sağlık açısından büyük bir tedâvîye girmekte…
Oruç, bir sene boyunca durmadan çalışan mîde ile beraber bütün sindirim sisteminin istirâhate sevk edilmesini ve insan vücûdunun dinlenmeye tâbî tutulmasını sağlar.
İnsanlarda en çok rastlanan rahatsızlık, hazım ve sindirim bozukluğudur. Sindirim bozukluğu ise, şişmanlık, kalp ve damar hastalıklarına, şeker hastalığına ve tansiyon yüksekliği vs. gibi birçok hastalıklara sebep olmaktadır. Oruç, bütün bu hastalıklara karşı “koruyuculuk” görevi yaptığı gibi, bir de tedavi sağlar. Bugün birçok hastalıktan kurtulmak için, “diyet” gerektiği, herkesçe bilinmektedir.
Ayrıca oruç, insana güçlü bir irâde kuvveti kazandırdığı için alkol, uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklardan oruç sayesinde kurtulanlar çok görülmektedir.
Oruç, vücuttaki karbonhidrat, protein ve bilhassa yağ depolarının harekete geçirilmesini sağladığı için oruç sâyesinde zararlı maddeleri süzmekten kurtulan böbrekler, bir revizyona girerek dinlenme ve yenilenme imkânı bulurlar.
Ayrıca orucun, kilo kontrolüne ve kan yağlarının düşürülmesine yönelik faydaları da bilinmektedir. Sahur ve iftarda aşırı bir şekilde yenilmediği takdirde, oruç tutarak iç organları saran yağlar erir ve böylece zararlı kiloları vücut atmış olur. Ünlü bilim adamı, Dr. Alexis Carrel de, oruç esnasında depo edilmiş gıda maddelerinin harcandığını, sonra da bunların yerine yenilerinin geldiğini, böylece bütün vücutta bir yenilenme gerçekleştiğini ve orucun sağlık bakımından çok faydalı olduğunu açıklamıştır.
Oruçlu kimselerde adrenalin ve kortizon hormonları, kana daha kolaylıkla karışmakta olduğundan, hormonlar, tesirlerini, kanserli hücreler üzerinde de göstermektedir. Böylece bu hormonlar, kansere karşı bir çeşit kalkan rolünü oynamakta ve kanser hücrelerinin çoğalmasını önlemektedir.
Karaciğer, oruçlu iken, 3-5 saat istirahat ettiğinden, gıda depolama işine bir müddet ara vermiş olur. Bu arada, korunma sistemini güçlendirici globülinleri hazırlar. Midedeki kaslar ve salgı ifraz eden hücreler, oruç müddetince birkaç saat dinlenir. Kan hacmi de azaldığı için tansiyon düşerek kalp rahatlamış olur.
Gıda artıkları iyi yakılmayınca, damarları yıpratır. Yakılmayan yağlar, damarları daraltır, damar sertliği denilen rahatsızlığa sebep olur. Oruç ile akşama doğru vücutta gıda neredeyse hiç kalmaz, bütün gıdalar yakılmış olur. Bu bakımdan özellikle damar sertliği olanların oruç tutmaları çok faydalıdır.
Şimdi Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in buyurmuş olduğu, “Her şeyin bir zekâtı vardır. Vücûdun zekâtı ise, oruçtur.” hadîs-i şerîfinin mânâsını idrak ederek sahip olduğumuz İslâm hazinesinin kıymetini daha iyi anlamaktayız.
Oruç tutmak, beden sağlığı yanında, bizim şahsî gelişimimize ve psikolojik dünyamıza da büyük bir katkı sağlar. Çünkü oruç tutmak bize disiplinli olmayı, irâdemize hâkim olmayı ve sabırlı olmayı öğretir. Oruç tuttuğumuz vakitte, arzuladığımız anda yiyemeyiz ve içemeyiz, bu sebeple iftar vaktini sabırla bekleriz. Ve sabretmek, irâdemize hâkim olmak, günlük hayatımızda karşılaştığımız sıkıntılara karşı bizi daha dayanıklı olmaya alıştırır ve netice olarak bu sıkıntıların üstesinden gelerek başarıya ulaşmamıza yardımcı olur. Bu yüzden oruç tutan insanlar, daha az sinirli olurlar. Sabreden kişi, yaşadığı sıkıntılardan dolayı çok fazla acı duymaz ve Allâh’a daha sıkı bağlanır. Ve bu da bizi, depresyon gibi psikolojik bunalımlardan korur.
Oruç tutmak, bize şükretmeyi öğretir. Yani nîmetlerden kısa bir süre uzak kalarak, o nîmetlerin kıymetini hatırlatır. Ve bu nîmetlere karşı daha saygılı olmayı ve onları israf etmenin ne kadar yanlış bir şey olduğunu öğretir. Bu da bizim hayata bakışımızı olumlu yönde etkiler. Hayattaki eksiklerimizi düşünmektense, sahip olduğumuz şeylerin kıymetini bilmenin daha hayırlı olduğunu telkin eder.
Ayrıca oruç tutmak, duygu ve hislerimizi inceltir, toplumdaki birlik ve beraberliği güçlendirir.
Oruç tutmak, görüldüğü gibi sadece belirli süre içinde yememek ve içmemek değildir. Hem psikolojik, hem sosyolojik ve hem de biyolojik sahada bize sağladığı saymakla bitmez pek çok fayda vardır.
Ancak biz, hiçbir zaman bu “faydaları” sebebiyle oruç tutmayız. Biz, orucumuzu, Allah öyle emrettiği için tutarız. Bu ibâdeti îfâ etmekle kazandığımız bütün fayda ve faziletler ise, Cenâb-ı Hakk’ın biz kullarına ikrâmıdır.
Netice olarak Rabbimizin bu emrine uyarak hem âhiret azığımızı hazırlar, hem de daha sıhhatli ve huzurlu bir dünya hayatı süreriz.
FATMA ALADAĞ
Ramazân-ı Şerîf… Yüce dînimiz İslâm’ın bize bahşetmiş olduğu sonsuz güzelliklerden birisiyle daha kendimizi şanslı hissetmemizin tam zamanı!.. Yapılan ibâdetler, âhiret hayatımızda bizlere -Allâh’ın lutfuyla- kurtarıcı olacak… Ancak ibadetlerin bu dünyaya ait de birçok güzelliği bizlere hediye etmesi, muhteşem bir şekilde gerçekleşiyor.
Oruç tutarak en özel ibâdetlerden birisini gerçekleştirirken bedenimiz de sağlık açısından büyük bir tedâvîye girmekte…
Oruç, bir sene boyunca durmadan çalışan mîde ile beraber bütün sindirim sisteminin istirâhate sevk edilmesini ve insan vücûdunun dinlenmeye tâbî tutulmasını sağlar.
İnsanlarda en çok rastlanan rahatsızlık, hazım ve sindirim bozukluğudur. Sindirim bozukluğu ise, şişmanlık, kalp ve damar hastalıklarına, şeker hastalığına ve tansiyon yüksekliği vs. gibi birçok hastalıklara sebep olmaktadır. Oruç, bütün bu hastalıklara karşı “koruyuculuk” görevi yaptığı gibi, bir de tedavi sağlar. Bugün birçok hastalıktan kurtulmak için, “diyet” gerektiği, herkesçe bilinmektedir.
Ayrıca oruç, insana güçlü bir irâde kuvveti kazandırdığı için alkol, uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklardan oruç sayesinde kurtulanlar çok görülmektedir.
Oruç, vücuttaki karbonhidrat, protein ve bilhassa yağ depolarının harekete geçirilmesini sağladığı için oruç sâyesinde zararlı maddeleri süzmekten kurtulan böbrekler, bir revizyona girerek dinlenme ve yenilenme imkânı bulurlar.
Ayrıca orucun, kilo kontrolüne ve kan yağlarının düşürülmesine yönelik faydaları da bilinmektedir. Sahur ve iftarda aşırı bir şekilde yenilmediği takdirde, oruç tutarak iç organları saran yağlar erir ve böylece zararlı kiloları vücut atmış olur. Ünlü bilim adamı, Dr. Alexis Carrel de, oruç esnasında depo edilmiş gıda maddelerinin harcandığını, sonra da bunların yerine yenilerinin geldiğini, böylece bütün vücutta bir yenilenme gerçekleştiğini ve orucun sağlık bakımından çok faydalı olduğunu açıklamıştır.
Oruçlu kimselerde adrenalin ve kortizon hormonları, kana daha kolaylıkla karışmakta olduğundan, hormonlar, tesirlerini, kanserli hücreler üzerinde de göstermektedir. Böylece bu hormonlar, kansere karşı bir çeşit kalkan rolünü oynamakta ve kanser hücrelerinin çoğalmasını önlemektedir.
Karaciğer, oruçlu iken, 3-5 saat istirahat ettiğinden, gıda depolama işine bir müddet ara vermiş olur. Bu arada, korunma sistemini güçlendirici globülinleri hazırlar. Midedeki kaslar ve salgı ifraz eden hücreler, oruç müddetince birkaç saat dinlenir. Kan hacmi de azaldığı için tansiyon düşerek kalp rahatlamış olur.
Gıda artıkları iyi yakılmayınca, damarları yıpratır. Yakılmayan yağlar, damarları daraltır, damar sertliği denilen rahatsızlığa sebep olur. Oruç ile akşama doğru vücutta gıda neredeyse hiç kalmaz, bütün gıdalar yakılmış olur. Bu bakımdan özellikle damar sertliği olanların oruç tutmaları çok faydalıdır.
Şimdi Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in buyurmuş olduğu, “Her şeyin bir zekâtı vardır. Vücûdun zekâtı ise, oruçtur.” hadîs-i şerîfinin mânâsını idrak ederek sahip olduğumuz İslâm hazinesinin kıymetini daha iyi anlamaktayız.
Oruç tutmak, beden sağlığı yanında, bizim şahsî gelişimimize ve psikolojik dünyamıza da büyük bir katkı sağlar. Çünkü oruç tutmak bize disiplinli olmayı, irâdemize hâkim olmayı ve sabırlı olmayı öğretir. Oruç tuttuğumuz vakitte, arzuladığımız anda yiyemeyiz ve içemeyiz, bu sebeple iftar vaktini sabırla bekleriz. Ve sabretmek, irâdemize hâkim olmak, günlük hayatımızda karşılaştığımız sıkıntılara karşı bizi daha dayanıklı olmaya alıştırır ve netice olarak bu sıkıntıların üstesinden gelerek başarıya ulaşmamıza yardımcı olur. Bu yüzden oruç tutan insanlar, daha az sinirli olurlar. Sabreden kişi, yaşadığı sıkıntılardan dolayı çok fazla acı duymaz ve Allâh’a daha sıkı bağlanır. Ve bu da bizi, depresyon gibi psikolojik bunalımlardan korur.
Oruç tutmak, bize şükretmeyi öğretir. Yani nîmetlerden kısa bir süre uzak kalarak, o nîmetlerin kıymetini hatırlatır. Ve bu nîmetlere karşı daha saygılı olmayı ve onları israf etmenin ne kadar yanlış bir şey olduğunu öğretir. Bu da bizim hayata bakışımızı olumlu yönde etkiler. Hayattaki eksiklerimizi düşünmektense, sahip olduğumuz şeylerin kıymetini bilmenin daha hayırlı olduğunu telkin eder.
Ayrıca oruç tutmak, duygu ve hislerimizi inceltir, toplumdaki birlik ve beraberliği güçlendirir.
Oruç tutmak, görüldüğü gibi sadece belirli süre içinde yememek ve içmemek değildir. Hem psikolojik, hem sosyolojik ve hem de biyolojik sahada bize sağladığı saymakla bitmez pek çok fayda vardır.
Ancak biz, hiçbir zaman bu “faydaları” sebebiyle oruç tutmayız. Biz, orucumuzu, Allah öyle emrettiği için tutarız. Bu ibâdeti îfâ etmekle kazandığımız bütün fayda ve faziletler ise, Cenâb-ı Hakk’ın biz kullarına ikrâmıdır.
Netice olarak Rabbimizin bu emrine uyarak hem âhiret azığımızı hazırlar, hem de daha sıhhatli ve huzurlu bir dünya hayatı süreriz.
FATMA ALADAĞ
belinay- SÜPER MODERATÖR
Geri: TIP DÜNYASINDA ORUÇ
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]Oruç sağlığımıza sağlık katar
Ramazan ayının gelmesiyle birlikte tutulan orucun, manevi yönü kadar sağlık açısından da pek çok faydası olduğunu ifade eden uzmanlar, rahatsızlığı bulunan hastaları ise oruç tutarken dikkatli olmaya çağırıyor.
Eskilerin bir sözü var: "Az yiyen melek olur, çok yiyen helak olur" diye.. Bu sözün doğruluğunu teyid eden uzmanlar, Ramazan ayının gelmesiyle birlikte yenilen yemeğin miktarının azalmasının, karaciğer, bağırsak ve obezite (şişmanlık) gibi pekçok hastalık üzerinde olumlu etkisi olduğunu ifade ediyorlar. "Oruç manevi açılımıyla olduğu kadar bir beslenme biçimi sağladığından sağlık için yararlı olduğu tartışılmaz bir gerçektir" diyen Dahiliye Uzmanı Dr. Ali Sait Turgut, orucun obezite rahatsızlığından, bağırsak ve karaciğer gibi pekçok rahatsızlığa sağlık davetiyesi çıkardığını ancak kalp, tansiyon, oniki bağırsak ülseri olan hastaların ise oruç tutarken dikkatli olmalarını tavsiye ediyor. Sık sık şekeri düşen ve organik rahatsızlığı olanların ise oruç tutmalarının hayatlarını tehlikeye sokacağı konusunda uyarıda bulunarak, bu tür hastalığı olanların oruç tutmamalarını belirtiyor.
Yeme psikolojisinde oruç tutmanın ayrı bir önemi vardır. Oruç tutarak yemenin esiri, yiyeceklerin bağımlısı olmadığımızı ilan ederiz.
Oruçla bedenimizi temizler, toksinlerden (zehirli atıklar) arındırırız.
Oruç tutmayanlar oruca dayanmanın zor olduğunu düşünürler. Oruçla aç kalacaklarını sanırlar. Halbuki hakkıyla tutulan, iftar ve sahurda yenilen, ama aşırıya kaçmadan yenilen oruç asla zararlı değildir. Üstelik tutanı hastalıklara karşı korur ve sanılanın aksine kişiyi enerjik yapar.
Oruç; kalp, mide, bağırsaklar, böbrekler, ciğerler, pankreas dahil tüm sistemlerimize dinlenme ve yeniden güç kazanma şansı verir. Böylece oruçtan sonra vücudumuz daha düzenli olarak çalışır. Özellikle kalbin kan damarlarına ve sindirim sistemine besinlerin emilmesi için fazla miktarda kan pompalanması gerekmeyecek ve sistem istirahata geçecektir. Böylelikle yaşlanma süreci yavaşlayarak ömür uzayacaktır.
Oruç tutma zihni berraklaştırır, duyuları keskinleştirir ve hafızayı güçlendirir. Boş bir mide sindirim için harcanacak kanı beyne gönderir, böylece beyin daha fazla kan ve enerji alır. Böylelikle konsantrasyon artar ve düşünme yeteneği çoğalır.
Oruç tutma ile hormonların ve organların normal ve dengeli salgı yapmasına yardımcı olunur.
Oruç fazla yağları yakar ve aşırı kiloları azaltır. Sindirim sisteminin temizlenmesiyle oruçla sağlıklı bir iştah oluşur. Sürekli
olarak fazla yemek yiyenler midelerini doğal olmayan bir şekilde genişletirler. Böylece onu doldurmak için daha fazla besin gerekir. Oruç büyümüş mideyi normal ölçüsüne getirir, doğal olmayan oburluk ortadan kaybolur.
Oruç kişiyi sakinleştirir. Endişeyi azaltır, uykusuzluğu giderir.
Oruçluyken nimetlerin tadını daha lezzetli algılarız ve kıymetini daha çok anlarız. Yoksulların ve olmayanların acılarını daha derinden hissederiz.
Oruç şeklen açlık perhizlerine benzerse de aradaki fark büyüktür. Rabbimizin isteği ile ve onun rızasını kazanmak için oruç tutan açlık hissetmez. Aç kalmak, böyle kişi için zahmetli olmaz aksine zevk ve haz verir.
Oruç tutan yemeye ara vermeyi, yemeden de yaşanacağını, fazla yemenin gereksiz hatta zararlı olduğunu anlar. Yılda tutulan bir aylık Ramazan orucu ve aradaki oruçlar bizi yemek için yaşamadığımızın, aksine yaşamak için yediğimizin şuuruna vardırır. Rasgele yemeye elimiz uzanmaz olur. İrademiz artık daha kuvvetlidir.
Gerçekten oruç sağlığımıza sağlık katar. Peygamber Efendimizin (sav) buyurduğu gibi, “Oruç tutan sıhhat bulur.”
Ramazan ayının gelmesiyle birlikte tutulan orucun, manevi yönü kadar sağlık açısından da pek çok faydası olduğunu ifade eden uzmanlar, rahatsızlığı bulunan hastaları ise oruç tutarken dikkatli olmaya çağırıyor.
Yeme psikolojisinde oruç tutmanın ayrı bir önemi vardır. Oruç tutarak yemenin esiri, yiyeceklerin bağımlısı olmadığımızı ilan ederiz.
Oruç tutmayanlar oruca dayanmanın zor olduğunu düşünürler. Oruçla aç kalacaklarını sanırlar. Halbuki hakkıyla tutulan, iftar ve sahurda yenilen, ama aşırıya kaçmadan yenilen oruç asla zararlı değildir. Üstelik tutanı hastalıklara karşı korur ve sanılanın aksine kişiyi enerjik yapar.
Oruç fazla yağları yakar ve aşırı kiloları azaltır. Sindirim sisteminin temizlenmesiyle oruçla sağlıklı bir iştah oluşur. Sürekli
olarak fazla yemek yiyenler midelerini doğal olmayan bir şekilde genişletirler. Böylece onu doldurmak için daha fazla besin gerekir. Oruç büyümüş mideyi normal ölçüsüne getirir, doğal olmayan oburluk ortadan kaybolur.
Oruçluyken nimetlerin tadını daha lezzetli algılarız ve kıymetini daha çok anlarız. Yoksulların ve olmayanların acılarını daha derinden hissederiz.
Oruç şeklen açlık perhizlerine benzerse de aradaki fark büyüktür. Rabbimizin isteği ile ve onun rızasını kazanmak için oruç tutan açlık hissetmez. Aç kalmak, böyle kişi için zahmetli olmaz aksine zevk ve haz verir.
Gerçekten oruç sağlığımıza sağlık katar. Peygamber Efendimizin (sav) buyurduğu gibi, “Oruç tutan sıhhat bulur.”
RıZa BeRKaN- KuRuCu / YöNeTiCi
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: AİLE HAYATI VE YAŞAM :._.·´¯) :: SAĞLIK
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN