Giriş yap
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 33 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 33 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
SELMAN FARİSÎ (R.A)
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: SAHABELER :._.·´¯) :: SAHABE-İ GÜZİN/ASHÂB-I KİRAM
1 sayfadaki 1 sayfası
SELMAN FARİSÎ (R.A)
Sonsuz Nur"u Arama Yolunda Selman-? Fârisî"Hakîkat Merih y?ld?z?nda dahi olsa, Selman onu bulur."(Hadîs-i ?erîf)
?slâm'dan önce, ?ran'da Mecûsî bir aileden do?an Selman-? Fârisî, gençli?inin ilk y?llar?nda kar??la?t??? H?ristiyanlar?n ibadetlerine ilgi duyarak çevresinde yeti?ti?i mecûsîli?i ve baba evini terk edip H?ristiyan din adamlar?n?n pe?inde uzun y?llar dola?m??t?r. Selman-? Fârisî, "Hak Dîn"e ula?mak için yapt??? yolculuklar? s?ras?nda, Son Peygamber'in Tevrat ve ?ncil'deki vas?flar?n? Eski?ehir-Sivrihisar'daki râhipten ö?renmesi üzerine, Medine'ye do?ru yola ç?km??, yolda sald?r?ya u?ray?p köle olarak sat?lm??t?r. O kutlu müjdeye ula?mak için me?akkatli kölelik hayat?na gö?üs gererek y?llarca bekleyen Selman-? Fârisî, Hz. Muhammed (s.a.s) ile Medine'de kar??la?arak Müslüman olmu?tur. Zaten, Tevrat ve ?ncil O?nun gelece?ini müjdeliyor ve vas?flar? hakk?nda bilgi veriyordu. Allah Resûlü'nün (sas) peygamberlik ile görevlendirilmesine yak?n dönemde gönlü ayd?n birçok zât da O'nu beklemekteydi. Selman-? Fârisî'nin hayat hikâyesi bu önemli konunun sadece bir örne?idir. Bu bak?mdan "Selman-? Fârisî de bu mevzuda, (yani, Allah Resûlü'nü önceki kitaplar?n haber vermi? olmas? ve O'nun geli?ini pek çok insan?n bekledi?i mevzuunda) tek ba??na bir delildir."(Gülen 1993, 40)
Yeti?ti?i Çevre ve Ailesi
Selman-? Fârisî'nin, yakla??k olarak Hz. Muhammed (sas)'in do?um târihînden (57l) 7-20 y?l sonra dünyaya geldi?i tahmin edilmektedir.1 Dedelerinden Behnüzân, ?ran hükümdarlar?ndand?r. (?bn Hacer, 2:369; Taberî, 3:412) Babas?, o devirde ?ran'da hüküm süren kast sistemine göre, imtiyazl? insanlar aras?nda bulunan "Dihkân"s?n?f?ndan olup kasaban?n idarecisi idi. Ailesi, Mecûsî dinîne ba?l? oldu?undan, mecusi din adamlar? (Mobadlar) yan?nda dînî e?itime devam eden Selman-? Fârisî, dinî bir rütbe olan Mecûsîlerin tapt?klar? ate?i yakarak, sönmeden koruma görevine kadar yükselmi?tir. (?bn Hi?am, 1:159)
Ailede kendisine olan a??r? sevgiden dolay? evden d??ar? ç?kar?lmayan Selman, çevredeki insanlar?n inanç ve ya?ay??? hakk?nda bilgisiz olarak günlerini geçirirken bir gün babas? onu bir i? takibi için çiftli?in bir yerine gönderir. O'nun bu ilk defa evden ç?k???, hayat?nda bir yeni dönemin ba?lang?c? olmu?tur. O, çiftlik kenar?nda dola??rken kilisede ibâdet eden insanlar görür. Büyük bir ilgi ile onlar? seyrederken eve dönü?ünü geciktirir. Babas?, geç vakit eve dönen Selman'a:
- Neredeydin o?lum? Ben, seni çiftli?e göndermedim mi? deyince, Selman:
- Babac???m! H?ristiyanlar?n yan?na u?rad?m, onlar?n ibadet ?ekillerini be?endim. ?badetlerini seyrederken böylece gecikmi? oldum, der. Babas?:
- O?lum, senin ve babalar?n?n dini, onlar?n dinlerinden daha iyidir, diyerek onu azarlay?nca,
- Vallâhi tapt???n?z din, onlar?n dinlerinden daha iyi de?ildir. Çünkü onlar, Allah'a ibadet ediyorlar, O'na dua ediyorlar. Biz ise, ellerimizle yakt???m?z ate?e tap?yoruz, ?eklinde cevap vermi?tir. Bunun üzerine babas? Selman'? a??r bir ?ekilde azarlam?? ve evden kaçmamas? için aya??na zincir vurmu?tur. (?bn Hi?am, 1:160)
Selman-? Fârisî'nin Hak Dîni Aramak Üzere Seyahatleri
Selman-? Fârisî'nin gördü?ü bu kilisede, Hz. ?sa'n?n getirdi?i dinin kal?nt?lar? üzerine olu?an inanç ?ekli üzere Allah'a ibadet eden din adamlar? bulunmaktayd?. Onlar?n ate?e tapma yerine, tamamen farkl? duygularla ibadet edi?leri Selman'?n dikkatini çekmi?ti. O, bunlara ne yapt?klar?n? sordu?unda kendisine yap?lan aç?klamalar iç dünyas?n? o an için ayd?nlatm?? olacak ki, daha sonra bu ?ah?slar?n yan?nda kalmaya ve onlarla birlikte Allah'a ibadet etmeye karar verdi. Esasen, Selman arad???n? daha sonraki günlerde bulacakt?r. Çünkü henüz o günlerde, son hakikat güne?i Allah Resûlü henüz ?lâhî vahyi yaymaya ba?lamam??t?. Yani Hz. Muhammed (sas) henüz bu günlerde peygamberli?ini ilan etmemi?ti. (Ebû Nuaym, 1:207; Zehebî, 1: 539)
Selman-? Fârisî, çiftliklerinin yan?ndaki kilisede bulunan din adamlar?ndan bu dinin asl?n? ?am'da bulunan bir piskopostan ö?renebilece?i haberini al?r. Bu arada Selman'?n babas?, o?lunun kilisedeki adamlarla olan ili?kisini ö?rendi?inden onu evin bir kö?esine hapseder. Bir f?rsat?n? bularak evden kaçan Selman, ?am'a gider. Orada kar??la?t??? piskoposa:
- Ben, bu dine girmek, kiliseye hizmet etmek, H?ristiyanl??? ö?renmek, sizinle birlikte ibadet etmek istiyorum, der. Piskoposun kendisini kabul etmesi üzerine Selman, ?am Kilisesi'nde onun yan?nda kalmaya karar verir. (?bn Hi?am, 1:160)
Selman-? Fârisî hakikat yolunda kar??la?t??? bu piskoposun dîni kötüye kulland???n? görünce ona ?s?namam??, fakat bir süre sonra o ?ahs?n ölümü üzerine kiliseye getirilen di?er piskoposa ise hayran olmu?tu. Selman, arad??? ?ahs? buldu?u dü?üncesiyle, piskopostan kendisi ile birlikte kalmas?na izin vermesi istemi?, ald??? olumlu cevap üzerine de bir müddet onunla birlikte kalm??t?r. Bu ?ah?stan çok etkilendi?ini daha sonraki günlerinde aç?klarken:
- Ben, o ana kadar ondan daha faziletli, dünyay? onun kadar hiçe sayan, âhirete önem veren, gece gündüz ibâdet etmeye ondan daha dü?kün bir kimse görmedim, demi?tir. Bu zat ölüm dö?e?inde iken, Selman ona kendisini çok sevdi?ini, fakat ölüm ile gelen ayr?l?ktan sonra, kimin yan?na gitmesini tavsiye etti?ini sormas? üzerine piskopos:
- Evlâd?m, buralarda benim yolumda olan bir kimse bilmiyorum. ?yi din adamlar? hep ölüp gittiler. Ya?ayanlar da, öteden beri tatbik edilmekte olan dinî hükümleri de?i?tirmi?ler, ibadeti de b?rakm??lard?r. Ancak, Musul'da bir arkada??m var. O da benim gibi H?ristiyanl???n aslî ?ekline ba?l?d?r. Sen onun yan?na git, tavsiyesinde bulunmu?tur. (a.g.e. 161)
Selman-? Fârisî, Musul'daki H?ristiyan din adam?n?n yan?na gider. Onun da dine ba?l? bir kimse oldu?unu görünce kendisinin yan?nda kalarak ondan istifade eder. Fakat çok geçmeden bu zat da vefat ederken Selman'a:
- Evlâd?m! Ben, Nusaybin'deki arkada??mdan ba?ka, bizim yolumuzda bir kimse olup olmad???n? bilmiyorum. Sen, benden sonra onun yan?na git! der. (a.y.)
Nusaybin'de arad??? râhibi bulan Selman-? Fârisî, bir müddet Musul Kilisesinde ilim ve ibadetle günlerini geçirir. Ancak, daha önceki tan??t??? rahipler gibi bu rahip de ölmek üzere iken, kendisinden nasihat isteyen Selman'a,
- Vallahi o?lum, buralarda bizim gibi bir kimse bilmiyorum. Ancak, Rum topraklar?nda Amûriye denilen bir yerde bir adam var. Ona git, onu bizim gibi bulacaks?n, der.
Selmân-? Fârisî, Amûriye'ye (Sivrihisar)2 giderek, orada arad??? rahip ile bir süre birlikte kal?r. Ancak, çok geçmeden bu zat da hastalan?r. Kendisine son derece ba?land??? bu zat?n da ölmek üzere oldu?u anda Selman:
- Efendim, sizden sonra kimin yan?na gitmemi tavsiye edersiniz? deyince, din adam?:
- Evlâd?m! Vallahi, bugün, yeryüzündeki insanlardan yan?na gitmeni sana emir ve tavsiye edebilece?im, bizim yolumuzda bir kimse bulundu?unu bilmiyorum! Fakat, Âhir Zaman Peygamberi'nin gelmesi çok yakla?m??, gölgesi üzerimize dü?mü?tür! O Peygamber, ?brahim Peygamber'in (a.s.) dinî üzere gönderilecektir. Kendisi Arap topra??ndan ortaya ç?kacak, hurma bahçeleri bulunan bir yere hicret edecektir, O Peygamber'in baz? alâmetleri vard?r: O, kendisine verilen hediyeden yer, sadakadan yemez. ?ki omuzu aras?nda Peygamberlik mührü bulunur. E?er, o bölgeye gitmeye gücün yeterse, hemen git. Çünkü O'nun gelme zaman? yak?nd?r, diye nasihatlerde bulunur.
Selmân-? Fârisî, kendisine bu nasihati yapan rahibin ölümünden sonra Sivrihisar'da bir müddet daha kal?r. Bu arada koyun ve inek yeti?tirerek, bir miktar servet biriktirir. (?bn Hi?am, 1:163)
Selman'?n Hicaz'a Geli?i ve Çekti?i S?k?nt?lar
Selman-? Fârisî, nihayet yola ç?kar ve Arap topraklar?ndan gelen ticaret kervan?na sahibi oldu?u koyun ve inekleri verme kar??l???nda kendisini Arabistan'a götürmelerini teklif eder. (a.y.) Onlarla birlikte Hicâz topraklar?na gelen Selmân-? Farisî, Medine'ye yak?n bir yerde kervandakilerin ihanetine u?rar ve bir yahudiye köle olarak sat?l?r. (a.y.) Bu dönemde, Araplar, bask?nlar yaparak ele geçirdikleri insanlar? köle diye ba?kalar?na satarlard?. Hz. Muhammed (sas), peygamberli?inin ilk günlerinde, "Bir zaman gelecek, San'a'dan tek ba??na yolculu?a ç?kan bir kad?n, Hadramut'a kadar hiç bir sald?r?ya u?ramadan seyahat edebilecektir."diyerek, bu emniyetsizli?in toplumdan kalkaca??n? müjdelemi?ti. (Buharî, "Menak?b", 25; Ebu Davud, "Cihad", 107)
Hak Din'i bulmak için ?ran'daki rahat?n? b?rakarak diyar diyar dola?an Selman-? Farisi, bundan sonra uzun bir süre köle olarak hayat?n? devam ettirir. Son Peygamber'in gelmesinin çok yak?n oldu?unu birçok H?ristiyan âlimden i?ite i?ite, onun temiz gönlünde bu Peygamber'e kar?? mukavemet edilemeyecek derecede bir a?k uyanm??t?. O'nu bulma konusunda azimli olan Hz. Selman, Medine'de köleli?in boyunduru?u alt?nda her s?k?nt?ya gö?üs gererek beklemeye ba?lar.
Selmân-? Fârisî'nin Hz. Muhammed (sas) ile Kar??la?mas?
Selman-? Fârisî'nin Vâdi'l-Kurâ'da bir Yahudiye sat?larak ba?layan kölelik hayat?, on kadar sahip de?i?tirdikten sonra (Buharî, 3:1435) kendisini en son sat?n alan Medineli Yahudinin yan?nda Medine'de devam etmektedir. Selmân-? Fârisî, Medine'yi görür görmez; Amuriye Râhibi'nin Tevrat ve ?ncil'deki bilgilere dayanarak tasvir etti?i yerin tam buras? oldu?u kanaatine var?r. Selmân-? Fârisî, art?k arad??? yeri bulmu?tur. S?ra kendisine kavu?may? çok arzulad??? O yüce ?ahs? bulmaya gelmi?ti... Selman, sab?rs?zl?kla arad??? Peygamber'i beklerken, bir gün Hz. Muhammed'in (sas) Medine'ye hicret etti?i ve bu kutsal ?ehre giri? yolu üzerindeki Kuba köyünde bulundu?u haberini al?r. Onun hayat?ndaki en heyecanl? bu kesiti kendisinden dinleyelim:
Bir gün sahibim ile hurmal?kta çal???yordum. Bir yahudi ko?arak yan?m?za gelip, Allah Resûlü'nün Medine'ye geli?inden rahats?zl???n? ifade ederken:
- Allah, Kayle O?ullar?'n?n belâs?n? versin,3 diyerek, Müslümanlar?n Kuba'da Hz. Muhammed'in (sas) etraf?nda topland?klar?n? haber verir. Ben de, bu sözleri duyunca çok heyecanlanm??t?m. Hurma toplamak üzere ç?kt???m a?açtan neredeyse dü?ecektim. O Yahudi?ye:
- Ne dedin? Ne dedin? diye sorunca, sahibim bana k?z?p ?iddetli bir yumruk vurarak:
- Bundan sana ne? Sen i?ine bak! dedi. Ben de:
- Bir ?ey yok. Sadece ne dedi?ini anlamak istedim, cevab?n? verdim. (?bn Hi?am, 1:164)
Nihayet, o gün ak?am Peygamber Efendimiz?in (sas) Kuba'da Müslümanlarla birlikte bulunduklar? eve giden Selman-? Fârisî, Allah Resûlü'nü (sas) görünce hayat? boyunca arkas?ndan ko?tu?u O yüce zât?n huzurunda oldu?unu anlam??t?. Allah Resûlü hakk?nda Sivrihisar'da rahipten ö?rendi?i, "Son Peygamberin vas?flar?n? tespit etmek için yan?nda bulunan hurmalar? Hz. Muhammed'e (sas) takdim ederek:
- Senin iyi bir kimse oldu?unu ö?rendim. Yan?nda fakir kimseler de var. Bu hurmalar? sadaka olarak size takdim ediyorum. Buna, buradakilerden en lây?k olarak sizi görüyorum, der. Peygamberimiz, kendisine arz edilen hurmalar? yemeyerek arkada?lar?na verir. Selman, kendi kendine:
- Bu, Son Peygamber'in bana ö?retilen vas?flar?ndan biridir, diyerek, Efendimiz'in huzurundan ayr?l?r.
Peygamber Efendimiz Kuba'dan Medine'ye gidince, Selman tekrar bir miktar hurma haz?rlay?p O'nun yan?na giderek:
- Sadakadan yemedi?inizi gördüm. Bu ise, size ikram olarak haz?rlanm?? hediyedir, diye, hurmalar? arz eder. Allah Resûlü (sas), arkada?lar?n? da davet ederek bu hediyeden onlarla birlikte yer. Selman-? Fârisî, kendi kendine bu defa: "Bu da, bana ö?retilen peygamberlik alâmetlerinin ikincisidir."der.
Sivrihisar Râhibi'nin haber verdi?i "Son Peygamber"deki vas?flar?ndan üçüncüsünü tespit etmek için Allah Resûl?ü (sas) takip eden Selman-? Fârisî, bir gün sahabeden birinin cenazesi münasebetiyle O'nun Cennetü'l-Baki' mezarl???nda ashab? ile birlikte oldu?unu görünce, s?rt?ndaki Peygamberlik mührünü görmek ister. Peygamberimiz, onun niyetini anlay?p gömle?ini aç?nca Selman-? Farisi, Allah Resûlü'nün iki omuz küre?i aras?nda parlayan güvercin yumurtas? büyüklü?ündeki Peygamberlik mührünü görür ve Efendimiz?e sar?larak büyük bir heyecanla mührü öper. (?bn Hi?am, a.y., Beyhakî, 2:266)
Selman-? Farisi, Allah Resûlü'nün (sas) huzurunda sevinç gözya?lar? dökerek, yukar?da geçti?i ?ekliyle hayat hikayesini anlatm??t?r. ?bni Abbas'a da bunlar? anlat?rken:
- Ey ?bn Abbas, ben sana anlatt???m gibi, Allah Resûlü'ne bu hayat hikayemi anlatt?m, demi?tir. (?bn Hi?am, a.y.)
?slâmiyet'ten önce, ?ran'da Mecûsî bir aileden do?an Selman-? Fârisî'nin "?lâhî Dîn"e ula?mak için yapt??? yolculuklar? s?ras?nda, "Son Peygamber"e ait bilgileri H?ristiyan din adamlar?ndan ö?renmesi üzerine Medine'ye gelmesi ve peygamberli?in alâmetlerini bizzat Allah Resûlü'nde (sas) görerek Müslüman olmas?"?eklinde özetleyebilece?iniz bu biyografi örne?i, Hz. Muhammed'in (sas) peygamberli?ine tek ba??na bir delil te?kil etmektedir. (Gülen 1993, 40)
1 Selman-? Farisî'nin do?um tarihi hakk?nda kesin bir rivâyet söz konusu de?ildir. Vefat?n?n H. 36 veya 53 y?l?nda olup, vefat?nda 80 ya?lar?nda bulundu?u rivâyetleri nazara al?nd???nda, 578-595 y?llar? aras?nda bir senede do?mu? olmal?d?r.
2 Osman Gazî'ye verilen men?urda ?ehrin ad? Amûdiye olarak geçmektedir.
3 Kayle O?ullar?, Medine'deki Evs ve Hazrec kabilelerine verilen bir isimdi. (Diyarbekrî, Tarihu'l-Hamis, Beyrut, 1:302)
Kaynaklar
- Buharî, el-Câmiu's-Sahîh.
- Beyhakî, Ebu Bekir Ahmed ibn Hüseyin, Delâilü'n-Nübüvve ve Ma'rifetü Ahvâli'?-?erîa, Beyrut.
- Gülen, Fethullah, ?nsanl???n ?ftihar Tablosu, Sonsuz Nur, ?zmir 1993.
- ?bn Hi?am, es-Sîretu'n-Nebeviye.
- ?bn Hacer, Tehzibu?t-Tehzîb.
- el-?sfahanî, Ebu Nuaym Ahmed ibn Abdullah, H?lyetü'l-Evliya ve Tabakâtü'l-Asfiyâ.
- et-Taberî, Ebu Cafer Muhammed ?bn Cerir, Tarihu'l-Ümem ve'l-Mülûk, Beyrut.
SeVGi [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] ve Du@ iLe [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
?slâm'dan önce, ?ran'da Mecûsî bir aileden do?an Selman-? Fârisî, gençli?inin ilk y?llar?nda kar??la?t??? H?ristiyanlar?n ibadetlerine ilgi duyarak çevresinde yeti?ti?i mecûsîli?i ve baba evini terk edip H?ristiyan din adamlar?n?n pe?inde uzun y?llar dola?m??t?r. Selman-? Fârisî, "Hak Dîn"e ula?mak için yapt??? yolculuklar? s?ras?nda, Son Peygamber'in Tevrat ve ?ncil'deki vas?flar?n? Eski?ehir-Sivrihisar'daki râhipten ö?renmesi üzerine, Medine'ye do?ru yola ç?km??, yolda sald?r?ya u?ray?p köle olarak sat?lm??t?r. O kutlu müjdeye ula?mak için me?akkatli kölelik hayat?na gö?üs gererek y?llarca bekleyen Selman-? Fârisî, Hz. Muhammed (s.a.s) ile Medine'de kar??la?arak Müslüman olmu?tur. Zaten, Tevrat ve ?ncil O?nun gelece?ini müjdeliyor ve vas?flar? hakk?nda bilgi veriyordu. Allah Resûlü'nün (sas) peygamberlik ile görevlendirilmesine yak?n dönemde gönlü ayd?n birçok zât da O'nu beklemekteydi. Selman-? Fârisî'nin hayat hikâyesi bu önemli konunun sadece bir örne?idir. Bu bak?mdan "Selman-? Fârisî de bu mevzuda, (yani, Allah Resûlü'nü önceki kitaplar?n haber vermi? olmas? ve O'nun geli?ini pek çok insan?n bekledi?i mevzuunda) tek ba??na bir delildir."(Gülen 1993, 40)
Yeti?ti?i Çevre ve Ailesi
Selman-? Fârisî'nin, yakla??k olarak Hz. Muhammed (sas)'in do?um târihînden (57l) 7-20 y?l sonra dünyaya geldi?i tahmin edilmektedir.1 Dedelerinden Behnüzân, ?ran hükümdarlar?ndand?r. (?bn Hacer, 2:369; Taberî, 3:412) Babas?, o devirde ?ran'da hüküm süren kast sistemine göre, imtiyazl? insanlar aras?nda bulunan "Dihkân"s?n?f?ndan olup kasaban?n idarecisi idi. Ailesi, Mecûsî dinîne ba?l? oldu?undan, mecusi din adamlar? (Mobadlar) yan?nda dînî e?itime devam eden Selman-? Fârisî, dinî bir rütbe olan Mecûsîlerin tapt?klar? ate?i yakarak, sönmeden koruma görevine kadar yükselmi?tir. (?bn Hi?am, 1:159)
Ailede kendisine olan a??r? sevgiden dolay? evden d??ar? ç?kar?lmayan Selman, çevredeki insanlar?n inanç ve ya?ay??? hakk?nda bilgisiz olarak günlerini geçirirken bir gün babas? onu bir i? takibi için çiftli?in bir yerine gönderir. O'nun bu ilk defa evden ç?k???, hayat?nda bir yeni dönemin ba?lang?c? olmu?tur. O, çiftlik kenar?nda dola??rken kilisede ibâdet eden insanlar görür. Büyük bir ilgi ile onlar? seyrederken eve dönü?ünü geciktirir. Babas?, geç vakit eve dönen Selman'a:
- Neredeydin o?lum? Ben, seni çiftli?e göndermedim mi? deyince, Selman:
- Babac???m! H?ristiyanlar?n yan?na u?rad?m, onlar?n ibadet ?ekillerini be?endim. ?badetlerini seyrederken böylece gecikmi? oldum, der. Babas?:
- O?lum, senin ve babalar?n?n dini, onlar?n dinlerinden daha iyidir, diyerek onu azarlay?nca,
- Vallâhi tapt???n?z din, onlar?n dinlerinden daha iyi de?ildir. Çünkü onlar, Allah'a ibadet ediyorlar, O'na dua ediyorlar. Biz ise, ellerimizle yakt???m?z ate?e tap?yoruz, ?eklinde cevap vermi?tir. Bunun üzerine babas? Selman'? a??r bir ?ekilde azarlam?? ve evden kaçmamas? için aya??na zincir vurmu?tur. (?bn Hi?am, 1:160)
Selman-? Fârisî'nin Hak Dîni Aramak Üzere Seyahatleri
Selman-? Fârisî'nin gördü?ü bu kilisede, Hz. ?sa'n?n getirdi?i dinin kal?nt?lar? üzerine olu?an inanç ?ekli üzere Allah'a ibadet eden din adamlar? bulunmaktayd?. Onlar?n ate?e tapma yerine, tamamen farkl? duygularla ibadet edi?leri Selman'?n dikkatini çekmi?ti. O, bunlara ne yapt?klar?n? sordu?unda kendisine yap?lan aç?klamalar iç dünyas?n? o an için ayd?nlatm?? olacak ki, daha sonra bu ?ah?slar?n yan?nda kalmaya ve onlarla birlikte Allah'a ibadet etmeye karar verdi. Esasen, Selman arad???n? daha sonraki günlerde bulacakt?r. Çünkü henüz o günlerde, son hakikat güne?i Allah Resûlü henüz ?lâhî vahyi yaymaya ba?lamam??t?. Yani Hz. Muhammed (sas) henüz bu günlerde peygamberli?ini ilan etmemi?ti. (Ebû Nuaym, 1:207; Zehebî, 1: 539)
Selman-? Fârisî, çiftliklerinin yan?ndaki kilisede bulunan din adamlar?ndan bu dinin asl?n? ?am'da bulunan bir piskopostan ö?renebilece?i haberini al?r. Bu arada Selman'?n babas?, o?lunun kilisedeki adamlarla olan ili?kisini ö?rendi?inden onu evin bir kö?esine hapseder. Bir f?rsat?n? bularak evden kaçan Selman, ?am'a gider. Orada kar??la?t??? piskoposa:
- Ben, bu dine girmek, kiliseye hizmet etmek, H?ristiyanl??? ö?renmek, sizinle birlikte ibadet etmek istiyorum, der. Piskoposun kendisini kabul etmesi üzerine Selman, ?am Kilisesi'nde onun yan?nda kalmaya karar verir. (?bn Hi?am, 1:160)
Selman-? Fârisî hakikat yolunda kar??la?t??? bu piskoposun dîni kötüye kulland???n? görünce ona ?s?namam??, fakat bir süre sonra o ?ahs?n ölümü üzerine kiliseye getirilen di?er piskoposa ise hayran olmu?tu. Selman, arad??? ?ahs? buldu?u dü?üncesiyle, piskopostan kendisi ile birlikte kalmas?na izin vermesi istemi?, ald??? olumlu cevap üzerine de bir müddet onunla birlikte kalm??t?r. Bu ?ah?stan çok etkilendi?ini daha sonraki günlerinde aç?klarken:
- Ben, o ana kadar ondan daha faziletli, dünyay? onun kadar hiçe sayan, âhirete önem veren, gece gündüz ibâdet etmeye ondan daha dü?kün bir kimse görmedim, demi?tir. Bu zat ölüm dö?e?inde iken, Selman ona kendisini çok sevdi?ini, fakat ölüm ile gelen ayr?l?ktan sonra, kimin yan?na gitmesini tavsiye etti?ini sormas? üzerine piskopos:
- Evlâd?m, buralarda benim yolumda olan bir kimse bilmiyorum. ?yi din adamlar? hep ölüp gittiler. Ya?ayanlar da, öteden beri tatbik edilmekte olan dinî hükümleri de?i?tirmi?ler, ibadeti de b?rakm??lard?r. Ancak, Musul'da bir arkada??m var. O da benim gibi H?ristiyanl???n aslî ?ekline ba?l?d?r. Sen onun yan?na git, tavsiyesinde bulunmu?tur. (a.g.e. 161)
Selman-? Fârisî, Musul'daki H?ristiyan din adam?n?n yan?na gider. Onun da dine ba?l? bir kimse oldu?unu görünce kendisinin yan?nda kalarak ondan istifade eder. Fakat çok geçmeden bu zat da vefat ederken Selman'a:
- Evlâd?m! Ben, Nusaybin'deki arkada??mdan ba?ka, bizim yolumuzda bir kimse olup olmad???n? bilmiyorum. Sen, benden sonra onun yan?na git! der. (a.y.)
Nusaybin'de arad??? râhibi bulan Selman-? Fârisî, bir müddet Musul Kilisesinde ilim ve ibadetle günlerini geçirir. Ancak, daha önceki tan??t??? rahipler gibi bu rahip de ölmek üzere iken, kendisinden nasihat isteyen Selman'a,
- Vallahi o?lum, buralarda bizim gibi bir kimse bilmiyorum. Ancak, Rum topraklar?nda Amûriye denilen bir yerde bir adam var. Ona git, onu bizim gibi bulacaks?n, der.
Selmân-? Fârisî, Amûriye'ye (Sivrihisar)2 giderek, orada arad??? rahip ile bir süre birlikte kal?r. Ancak, çok geçmeden bu zat da hastalan?r. Kendisine son derece ba?land??? bu zat?n da ölmek üzere oldu?u anda Selman:
- Efendim, sizden sonra kimin yan?na gitmemi tavsiye edersiniz? deyince, din adam?:
- Evlâd?m! Vallahi, bugün, yeryüzündeki insanlardan yan?na gitmeni sana emir ve tavsiye edebilece?im, bizim yolumuzda bir kimse bulundu?unu bilmiyorum! Fakat, Âhir Zaman Peygamberi'nin gelmesi çok yakla?m??, gölgesi üzerimize dü?mü?tür! O Peygamber, ?brahim Peygamber'in (a.s.) dinî üzere gönderilecektir. Kendisi Arap topra??ndan ortaya ç?kacak, hurma bahçeleri bulunan bir yere hicret edecektir, O Peygamber'in baz? alâmetleri vard?r: O, kendisine verilen hediyeden yer, sadakadan yemez. ?ki omuzu aras?nda Peygamberlik mührü bulunur. E?er, o bölgeye gitmeye gücün yeterse, hemen git. Çünkü O'nun gelme zaman? yak?nd?r, diye nasihatlerde bulunur.
Selmân-? Fârisî, kendisine bu nasihati yapan rahibin ölümünden sonra Sivrihisar'da bir müddet daha kal?r. Bu arada koyun ve inek yeti?tirerek, bir miktar servet biriktirir. (?bn Hi?am, 1:163)
Selman'?n Hicaz'a Geli?i ve Çekti?i S?k?nt?lar
Selman-? Fârisî, nihayet yola ç?kar ve Arap topraklar?ndan gelen ticaret kervan?na sahibi oldu?u koyun ve inekleri verme kar??l???nda kendisini Arabistan'a götürmelerini teklif eder. (a.y.) Onlarla birlikte Hicâz topraklar?na gelen Selmân-? Farisî, Medine'ye yak?n bir yerde kervandakilerin ihanetine u?rar ve bir yahudiye köle olarak sat?l?r. (a.y.) Bu dönemde, Araplar, bask?nlar yaparak ele geçirdikleri insanlar? köle diye ba?kalar?na satarlard?. Hz. Muhammed (sas), peygamberli?inin ilk günlerinde, "Bir zaman gelecek, San'a'dan tek ba??na yolculu?a ç?kan bir kad?n, Hadramut'a kadar hiç bir sald?r?ya u?ramadan seyahat edebilecektir."diyerek, bu emniyetsizli?in toplumdan kalkaca??n? müjdelemi?ti. (Buharî, "Menak?b", 25; Ebu Davud, "Cihad", 107)
Hak Din'i bulmak için ?ran'daki rahat?n? b?rakarak diyar diyar dola?an Selman-? Farisi, bundan sonra uzun bir süre köle olarak hayat?n? devam ettirir. Son Peygamber'in gelmesinin çok yak?n oldu?unu birçok H?ristiyan âlimden i?ite i?ite, onun temiz gönlünde bu Peygamber'e kar?? mukavemet edilemeyecek derecede bir a?k uyanm??t?. O'nu bulma konusunda azimli olan Hz. Selman, Medine'de köleli?in boyunduru?u alt?nda her s?k?nt?ya gö?üs gererek beklemeye ba?lar.
Selmân-? Fârisî'nin Hz. Muhammed (sas) ile Kar??la?mas?
Selman-? Fârisî'nin Vâdi'l-Kurâ'da bir Yahudiye sat?larak ba?layan kölelik hayat?, on kadar sahip de?i?tirdikten sonra (Buharî, 3:1435) kendisini en son sat?n alan Medineli Yahudinin yan?nda Medine'de devam etmektedir. Selmân-? Fârisî, Medine'yi görür görmez; Amuriye Râhibi'nin Tevrat ve ?ncil'deki bilgilere dayanarak tasvir etti?i yerin tam buras? oldu?u kanaatine var?r. Selmân-? Fârisî, art?k arad??? yeri bulmu?tur. S?ra kendisine kavu?may? çok arzulad??? O yüce ?ahs? bulmaya gelmi?ti... Selman, sab?rs?zl?kla arad??? Peygamber'i beklerken, bir gün Hz. Muhammed'in (sas) Medine'ye hicret etti?i ve bu kutsal ?ehre giri? yolu üzerindeki Kuba köyünde bulundu?u haberini al?r. Onun hayat?ndaki en heyecanl? bu kesiti kendisinden dinleyelim:
Bir gün sahibim ile hurmal?kta çal???yordum. Bir yahudi ko?arak yan?m?za gelip, Allah Resûlü'nün Medine'ye geli?inden rahats?zl???n? ifade ederken:
- Allah, Kayle O?ullar?'n?n belâs?n? versin,3 diyerek, Müslümanlar?n Kuba'da Hz. Muhammed'in (sas) etraf?nda topland?klar?n? haber verir. Ben de, bu sözleri duyunca çok heyecanlanm??t?m. Hurma toplamak üzere ç?kt???m a?açtan neredeyse dü?ecektim. O Yahudi?ye:
- Ne dedin? Ne dedin? diye sorunca, sahibim bana k?z?p ?iddetli bir yumruk vurarak:
- Bundan sana ne? Sen i?ine bak! dedi. Ben de:
- Bir ?ey yok. Sadece ne dedi?ini anlamak istedim, cevab?n? verdim. (?bn Hi?am, 1:164)
Nihayet, o gün ak?am Peygamber Efendimiz?in (sas) Kuba'da Müslümanlarla birlikte bulunduklar? eve giden Selman-? Fârisî, Allah Resûlü'nü (sas) görünce hayat? boyunca arkas?ndan ko?tu?u O yüce zât?n huzurunda oldu?unu anlam??t?. Allah Resûlü hakk?nda Sivrihisar'da rahipten ö?rendi?i, "Son Peygamberin vas?flar?n? tespit etmek için yan?nda bulunan hurmalar? Hz. Muhammed'e (sas) takdim ederek:
- Senin iyi bir kimse oldu?unu ö?rendim. Yan?nda fakir kimseler de var. Bu hurmalar? sadaka olarak size takdim ediyorum. Buna, buradakilerden en lây?k olarak sizi görüyorum, der. Peygamberimiz, kendisine arz edilen hurmalar? yemeyerek arkada?lar?na verir. Selman, kendi kendine:
- Bu, Son Peygamber'in bana ö?retilen vas?flar?ndan biridir, diyerek, Efendimiz'in huzurundan ayr?l?r.
Peygamber Efendimiz Kuba'dan Medine'ye gidince, Selman tekrar bir miktar hurma haz?rlay?p O'nun yan?na giderek:
- Sadakadan yemedi?inizi gördüm. Bu ise, size ikram olarak haz?rlanm?? hediyedir, diye, hurmalar? arz eder. Allah Resûlü (sas), arkada?lar?n? da davet ederek bu hediyeden onlarla birlikte yer. Selman-? Fârisî, kendi kendine bu defa: "Bu da, bana ö?retilen peygamberlik alâmetlerinin ikincisidir."der.
Sivrihisar Râhibi'nin haber verdi?i "Son Peygamber"deki vas?flar?ndan üçüncüsünü tespit etmek için Allah Resûl?ü (sas) takip eden Selman-? Fârisî, bir gün sahabeden birinin cenazesi münasebetiyle O'nun Cennetü'l-Baki' mezarl???nda ashab? ile birlikte oldu?unu görünce, s?rt?ndaki Peygamberlik mührünü görmek ister. Peygamberimiz, onun niyetini anlay?p gömle?ini aç?nca Selman-? Farisi, Allah Resûlü'nün iki omuz küre?i aras?nda parlayan güvercin yumurtas? büyüklü?ündeki Peygamberlik mührünü görür ve Efendimiz?e sar?larak büyük bir heyecanla mührü öper. (?bn Hi?am, a.y., Beyhakî, 2:266)
Selman-? Farisi, Allah Resûlü'nün (sas) huzurunda sevinç gözya?lar? dökerek, yukar?da geçti?i ?ekliyle hayat hikayesini anlatm??t?r. ?bni Abbas'a da bunlar? anlat?rken:
- Ey ?bn Abbas, ben sana anlatt???m gibi, Allah Resûlü'ne bu hayat hikayemi anlatt?m, demi?tir. (?bn Hi?am, a.y.)
?slâmiyet'ten önce, ?ran'da Mecûsî bir aileden do?an Selman-? Fârisî'nin "?lâhî Dîn"e ula?mak için yapt??? yolculuklar? s?ras?nda, "Son Peygamber"e ait bilgileri H?ristiyan din adamlar?ndan ö?renmesi üzerine Medine'ye gelmesi ve peygamberli?in alâmetlerini bizzat Allah Resûlü'nde (sas) görerek Müslüman olmas?"?eklinde özetleyebilece?iniz bu biyografi örne?i, Hz. Muhammed'in (sas) peygamberli?ine tek ba??na bir delil te?kil etmektedir. (Gülen 1993, 40)
1 Selman-? Farisî'nin do?um tarihi hakk?nda kesin bir rivâyet söz konusu de?ildir. Vefat?n?n H. 36 veya 53 y?l?nda olup, vefat?nda 80 ya?lar?nda bulundu?u rivâyetleri nazara al?nd???nda, 578-595 y?llar? aras?nda bir senede do?mu? olmal?d?r.
2 Osman Gazî'ye verilen men?urda ?ehrin ad? Amûdiye olarak geçmektedir.
3 Kayle O?ullar?, Medine'deki Evs ve Hazrec kabilelerine verilen bir isimdi. (Diyarbekrî, Tarihu'l-Hamis, Beyrut, 1:302)
Kaynaklar
- Buharî, el-Câmiu's-Sahîh.
- Beyhakî, Ebu Bekir Ahmed ibn Hüseyin, Delâilü'n-Nübüvve ve Ma'rifetü Ahvâli'?-?erîa, Beyrut.
- Gülen, Fethullah, ?nsanl???n ?ftihar Tablosu, Sonsuz Nur, ?zmir 1993.
- ?bn Hi?am, es-Sîretu'n-Nebeviye.
- ?bn Hacer, Tehzibu?t-Tehzîb.
- el-?sfahanî, Ebu Nuaym Ahmed ibn Abdullah, H?lyetü'l-Evliya ve Tabakâtü'l-Asfiyâ.
- et-Taberî, Ebu Cafer Muhammed ?bn Cerir, Tarihu'l-Ümem ve'l-Mülûk, Beyrut.
SeVGi [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] ve Du@ iLe [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
EyLüL- BAĞIMLI ÜYEMİZ
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: SAHABELER :._.·´¯) :: SAHABE-İ GÜZİN/ASHÂB-I KİRAM
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN