Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 292 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 292 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
Ey kendini beğenmiş nefsim....
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: GENEL :._.·´¯) :: ÖNEMLİ KONULAR
1 sayfadaki 1 sayfası
Ey kendini beğenmiş nefsim....
Ey nefsim!
Sen kendini genç ve güzel addediyorsun
Gençliğine güvenip güzelliğinle de övünüyorsun
Lakin görmez misin ki gençliğin gidecektir ve gençliğinle birlikte güzelliğin de sönüp çözülecektir
Dün çocuktun, bu günse yetişkin bir gençsin; yarın gelecek yaşlı olacaksın Nasıl ki çocukluk çağın yerini gençliğe bıraktı, aynen öyle de bu kuvvet çağın yerini zillet yaşına bırakacak
Bilirken bilmez, bu gün etrafına hükmederken yarın kendi bedenine dahi sözünü geçiremez olacaksın
Güzelliğini de beş kuruşa sayma; zira 30 sene evvelki dillere destan güzeller, şimdi ya kabirdeler, ya da yüzleri buruşmuş kamburları altında iki büklüm olmuş birer harâbeler
Ey nefsim!
Sen kendini seviyor; ama sadece kendini seviyorsun
Kerameti kendinden menkul şeyhler gibi, kendi zatında cazibeli haller bulup kendi kendine aşık oluyorsun
Öyle ki başkalarını sevdiğinde, hatta hizmet deyip, hayır deyip başkalarının yardımına koştuğunda
dahi kendi menfaatin uğruna çalışıyor, sinsi kendi payına ne düşer diye hesap edip, dolaylı yoldan yine kendine varıyorsun
Kendini destanlara sığmayan bir Leyla görüyor, kendi zatına âşık oluyorsun Ama böyle yapmakla
aşka zulmediyor, dünyadaki en güzel duygu sevgiye cevr ediyorsun
Bilmez misin, aşk denince bir âşık, bir de ona mukabil gelen maşuk olur
Sevgiden bahsedeceksen onda bir seven, bir de sevilen bulunur
Hem sevenin, hem de sevilenin aynı olması duyulmuş şey; aşığın, ayn-ı maşuk olduğu görüldük iş
değildir
Gel bu kara sevdadan vazgeç; sevdanın karasını değil, ak olanını tercih et!
Kendinde sevgiye layık gördüğün ne güzelliğin varsa hepsi Rabb’indendir; sen Rabb’ini sev!
Aynaya değil, güzele; gölgeye değil, asla âşık ol!
Ey nefsim!
Sen kendinde hiç kusur bulmuyorsun Kendini hep haklı biliyor, eksiği kusuru semtine dahi yanaştırmıyorsun
Kendini savunmada o denli maharetlisin ki, alenî hatalarını dahi doğru gösteriyor, kimi zaman beni bile haklılığına ikna ediyorsun; zalimken mazlum, hainken ihanete uğramış gözüküyorsun Kendini mükemmel bilmişsin; zinhar hatayı kabul etmiyorsun
Hâlbuki bilmez misin tek kusursuz olan ALLAH’tır O’nun haricinde ne varsa, her şey kusurludur,
hatalıdır
Şöyle bir bakıver kendine: Yaratılmış olmak, kusura mahkûm olmak değil midir? Yere basmak zorunda olmak, hem yere basan, hem de havada uçan kuşlara nispetle bir eksiklik değil midir? Yazın güneşinde yanmak, kışın soğuğunda donmak; geceleyin uyuya kalmak, hafızana kaydettiğin şeyleri bir zaman sonra unutmak, birer nakîse değil midir? Ey benim gafil nefsim!
Kusurunu kabul etmemekle en büyük hatayı işleyen kusurlu nefsim! Gel, geri dön! Yolun çıkmaz
yoldur, kendini bil!
Ah nefsim, gafil nefsim!
Hayırlar işledim, başarılar elde ettim; görmedin mi nice ümranlar inşa ettim; hele bak bir
akranlarıma, onların beceremediği ne işler hallettim diyorsun Lakin böyle demekle kendine yazıklar ediyorsun!
Bilmezmisin ki hayır vücudidir; iyilik ancak bir varlığın üzerine müesses olabilir Sense vucudî
değil ademîsin; varlığa değil yokluğa yakınsın
Şöyle bir bak kendine: Şu benim bedenim, benden bir parça diye tuttuğun elin senin midir? Konuşuyorum dediğin dilin, bizatihi kendi başına elde ettiğin bir sermaye midir?
Sana ALLAH’ın ihsan ettiği nimetleri sahibine ver de, şöyle kendi varlığınla bir ortaya çık desem, ne [/size]
cevap verirsin?
Var olabilmek için ne yaptın, kendini varlık âlemine çıkarmak için ne harcadın desem, ne diyebilirsin? ALLAH sana bu eli vermeseydi tutamayacak, bu dili ihsan etmeseydi konuşamayacaktın
ALLAH seni yaratmasaydı sen olmayacaktın Şimdi nasıl olur da elinle tuttuğun hayrı, dilinle konuştuğun başarıyı kendin yaptın sayarsın
Ne cesaretle kalkar bunca hayrım var deyip, kendini hayırlı sayarsın!
Sen hayırlı değil zararlısın! Sen hayrın sahibi değil, bilakis hırsızısın!
Ey nefsim, sen bir mürâisin!
Öyleki başkaları tarafından bilinmek için canını bile verirsin
Bu gösteriş zaafı, bu bilinme arzusu, bu tanınma düşkünlüğü, bu konuşulma sevdası sende öyle bir dereceye vardı ki, artık dem ile damar, et ile tırnak gibi oldu Riya, sana ait bir san’at oldu Bazen riyanı öyle kılıflıyor, öyle bir pazarlıyorsun ki, beni bile kandırıyor, o muhlisane hallerin
altındaki zifiri riyayı bana dahi sezdirmiyorsun
Elde ettiğin bir hayrı, ya insanları teşviktir anlatmalıyım diyerek, yada sinsi bir kombinasyonla başkalarına söylettirerek herkese ilan ediyor ve bütün bunların arkasında bir şirk-i hafîyi hemen her gün işliyorsun
Ey nefsim!
Müslümanlığını satma! Sevdana yalan karıştırma!
Ey nefsim!
Ben farklıyım diyorsun
Giyimimle farklıyım, kuşamımla farklıyım; başarılarımla farklıyım, zekâm ile farklıyım; sözümle farklıyım, sohbetimle farklıyım; kısacası ben herkesten ayrıyım diyorsun
İnsanlar içinde insanlardan bir insan olmayı zinhar kabul etmiyorsun
Ne var ki Hz Âdem’den bu güne dek, gelmiş-geçmiş onca insan tekinden biri de sensin, bunu fark edemiyorsun Kendini saraylara mahsus, tek başına sergilenen kaşıkçı elması biliyorsun, hâlbuki bir cam küreye doldurulmuş misketlerden birisin, göremiyorsun
Hem bu farklı olma telaşesi de ne! Farklı olmanın meziyet olduğunu sana kim öğretti! Görmez misin?
ALLAH’ın yarattığı varlıklar içerisinde farklı olanlar, ya çift başlı hayvanlar, ya da gördüğünde içini kaldıran bir kısım hilkat garibesi mahlûklardır
Onun haricinde mahlûkatta ittirad vardır; bidüziyelik vardır
Yaratılmışlarda asıl olan farklı olmak değil, birbirine benzer olmaktır Onun için sen sen ol,
başkalarına benzer olmaktan gocunma!
Hem gocunsan da para etmez, zira hilkattaki ittirad, sen istedin diye değişmez!
ALıntı
Sen kendini genç ve güzel addediyorsun
Gençliğine güvenip güzelliğinle de övünüyorsun
Lakin görmez misin ki gençliğin gidecektir ve gençliğinle birlikte güzelliğin de sönüp çözülecektir
Dün çocuktun, bu günse yetişkin bir gençsin; yarın gelecek yaşlı olacaksın Nasıl ki çocukluk çağın yerini gençliğe bıraktı, aynen öyle de bu kuvvet çağın yerini zillet yaşına bırakacak
Bilirken bilmez, bu gün etrafına hükmederken yarın kendi bedenine dahi sözünü geçiremez olacaksın
Güzelliğini de beş kuruşa sayma; zira 30 sene evvelki dillere destan güzeller, şimdi ya kabirdeler, ya da yüzleri buruşmuş kamburları altında iki büklüm olmuş birer harâbeler
Ey nefsim!
Sen kendini seviyor; ama sadece kendini seviyorsun
Kerameti kendinden menkul şeyhler gibi, kendi zatında cazibeli haller bulup kendi kendine aşık oluyorsun
Öyle ki başkalarını sevdiğinde, hatta hizmet deyip, hayır deyip başkalarının yardımına koştuğunda
dahi kendi menfaatin uğruna çalışıyor, sinsi kendi payına ne düşer diye hesap edip, dolaylı yoldan yine kendine varıyorsun
Kendini destanlara sığmayan bir Leyla görüyor, kendi zatına âşık oluyorsun Ama böyle yapmakla
aşka zulmediyor, dünyadaki en güzel duygu sevgiye cevr ediyorsun
Bilmez misin, aşk denince bir âşık, bir de ona mukabil gelen maşuk olur
Sevgiden bahsedeceksen onda bir seven, bir de sevilen bulunur
Hem sevenin, hem de sevilenin aynı olması duyulmuş şey; aşığın, ayn-ı maşuk olduğu görüldük iş
değildir
Gel bu kara sevdadan vazgeç; sevdanın karasını değil, ak olanını tercih et!
Kendinde sevgiye layık gördüğün ne güzelliğin varsa hepsi Rabb’indendir; sen Rabb’ini sev!
Aynaya değil, güzele; gölgeye değil, asla âşık ol!
Ey nefsim!
Sen kendinde hiç kusur bulmuyorsun Kendini hep haklı biliyor, eksiği kusuru semtine dahi yanaştırmıyorsun
Kendini savunmada o denli maharetlisin ki, alenî hatalarını dahi doğru gösteriyor, kimi zaman beni bile haklılığına ikna ediyorsun; zalimken mazlum, hainken ihanete uğramış gözüküyorsun Kendini mükemmel bilmişsin; zinhar hatayı kabul etmiyorsun
Hâlbuki bilmez misin tek kusursuz olan ALLAH’tır O’nun haricinde ne varsa, her şey kusurludur,
hatalıdır
Şöyle bir bakıver kendine: Yaratılmış olmak, kusura mahkûm olmak değil midir? Yere basmak zorunda olmak, hem yere basan, hem de havada uçan kuşlara nispetle bir eksiklik değil midir? Yazın güneşinde yanmak, kışın soğuğunda donmak; geceleyin uyuya kalmak, hafızana kaydettiğin şeyleri bir zaman sonra unutmak, birer nakîse değil midir? Ey benim gafil nefsim!
Kusurunu kabul etmemekle en büyük hatayı işleyen kusurlu nefsim! Gel, geri dön! Yolun çıkmaz
yoldur, kendini bil!
Ah nefsim, gafil nefsim!
Hayırlar işledim, başarılar elde ettim; görmedin mi nice ümranlar inşa ettim; hele bak bir
akranlarıma, onların beceremediği ne işler hallettim diyorsun Lakin böyle demekle kendine yazıklar ediyorsun!
Bilmezmisin ki hayır vücudidir; iyilik ancak bir varlığın üzerine müesses olabilir Sense vucudî
değil ademîsin; varlığa değil yokluğa yakınsın
Şöyle bir bak kendine: Şu benim bedenim, benden bir parça diye tuttuğun elin senin midir? Konuşuyorum dediğin dilin, bizatihi kendi başına elde ettiğin bir sermaye midir?
Sana ALLAH’ın ihsan ettiği nimetleri sahibine ver de, şöyle kendi varlığınla bir ortaya çık desem, ne [/size]
cevap verirsin?
Var olabilmek için ne yaptın, kendini varlık âlemine çıkarmak için ne harcadın desem, ne diyebilirsin? ALLAH sana bu eli vermeseydi tutamayacak, bu dili ihsan etmeseydi konuşamayacaktın
ALLAH seni yaratmasaydı sen olmayacaktın Şimdi nasıl olur da elinle tuttuğun hayrı, dilinle konuştuğun başarıyı kendin yaptın sayarsın
Ne cesaretle kalkar bunca hayrım var deyip, kendini hayırlı sayarsın!
Sen hayırlı değil zararlısın! Sen hayrın sahibi değil, bilakis hırsızısın!
Ey nefsim, sen bir mürâisin!
Öyleki başkaları tarafından bilinmek için canını bile verirsin
Bu gösteriş zaafı, bu bilinme arzusu, bu tanınma düşkünlüğü, bu konuşulma sevdası sende öyle bir dereceye vardı ki, artık dem ile damar, et ile tırnak gibi oldu Riya, sana ait bir san’at oldu Bazen riyanı öyle kılıflıyor, öyle bir pazarlıyorsun ki, beni bile kandırıyor, o muhlisane hallerin
altındaki zifiri riyayı bana dahi sezdirmiyorsun
Elde ettiğin bir hayrı, ya insanları teşviktir anlatmalıyım diyerek, yada sinsi bir kombinasyonla başkalarına söylettirerek herkese ilan ediyor ve bütün bunların arkasında bir şirk-i hafîyi hemen her gün işliyorsun
Ey nefsim!
Müslümanlığını satma! Sevdana yalan karıştırma!
Ey nefsim!
Ben farklıyım diyorsun
Giyimimle farklıyım, kuşamımla farklıyım; başarılarımla farklıyım, zekâm ile farklıyım; sözümle farklıyım, sohbetimle farklıyım; kısacası ben herkesten ayrıyım diyorsun
İnsanlar içinde insanlardan bir insan olmayı zinhar kabul etmiyorsun
Ne var ki Hz Âdem’den bu güne dek, gelmiş-geçmiş onca insan tekinden biri de sensin, bunu fark edemiyorsun Kendini saraylara mahsus, tek başına sergilenen kaşıkçı elması biliyorsun, hâlbuki bir cam küreye doldurulmuş misketlerden birisin, göremiyorsun
Hem bu farklı olma telaşesi de ne! Farklı olmanın meziyet olduğunu sana kim öğretti! Görmez misin?
ALLAH’ın yarattığı varlıklar içerisinde farklı olanlar, ya çift başlı hayvanlar, ya da gördüğünde içini kaldıran bir kısım hilkat garibesi mahlûklardır
Onun haricinde mahlûkatta ittirad vardır; bidüziyelik vardır
Yaratılmışlarda asıl olan farklı olmak değil, birbirine benzer olmaktır Onun için sen sen ol,
başkalarına benzer olmaktan gocunma!
Hem gocunsan da para etmez, zira hilkattaki ittirad, sen istedin diye değişmez!
ALıntı
EyLüL- BAĞIMLI ÜYEMİZ
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: GENEL :._.·´¯) :: ÖNEMLİ KONULAR
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN