Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 50 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 50 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
Kâbe nasıl kıble oldu?
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: TARİHİ ÇEVİR :._.·´¯) :: İSLAM TARİHİ
1 sayfadaki 1 sayfası
Kâbe nasıl kıble oldu?
KEMAL SÜLEYMANOGLU
Rasulullah s.a.v. Efendimiz, Hicret'in on altinci ya da on yedinci ayina kadar namazlarini Mescid-i Aksa'ya yönelerek kildi. Bununla birlikte, kiblenin Mescid-i Haram'a döndürülmesini gönülden arzu eder, bunun için dua ederdi. Sonra bir gün ilâhi emirle bu da gerçeklesti.
Bes yüz kisilik bir kafile…
Medine'den yola çiktilar. Çogunlugu puta tapiyor, fakat Kâbe'yi ve Arafat'i kutsal biliyorlar ve kendi inançlarina göre hacca gidiyorlar. Aralarinda yetmis kadar müslüman da var.
Birinci Akabe beyatinda iman etmis olan Medineliler, kavimlerinin hidayetine vesile olmak için çok gayret etmisti. Kur'an'i ögretmesi için Peygamber Efendimiz tarafindan gönderilen Mus'ab b. Umeyr, gece gündüz demeden insanlara Allah'in dinini anlatmisti. Iste simdi yetmis küsur müslüman olarak Mekke'ye, Rasulullah s.a.v.'e gidiyorlar. Yine Akabe'de O'nunla bulusacaklar.
‘Kudüs'e yönelmek istemiyorum'
Kafiledeki müslümanlarin çogu Allah Rasulü s.a.v.'i henüz tanimiyor. O'nu ilk kez görecek olmanin heyecani içindeler.
Müslüman Medinelilerin ileri gelenlerinden Bera b. Ma‘rur r.a. arkadaslariyla konusuyor:
- Arkadaslar! Benim bir düsüncem var. Ama bana uyar misiniz, uymaz misiniz bilmiyorum.
- Nedir o? diye sordular. Bera Kâbe'yi kasdederek:
- Bu binayi arkamda birakmak istemiyorum, namazimi ona yönelerek kilmak istiyorum.
Arkadaslari söyle karsilik verdi:
- Bize, Peygamberimiz'in sadece Kudüs'teki Mescid-i Aksa'ya dogru namaz kildigi haber verildi. O'nun yaptiginin aksini yapmak istemeyiz.
Bera b. Ma‘rur yine de:
- Ben Kâbe'ye yönelerek kilacagim, dedi.
Kafiledekiler yol boyunca namaza durduklarinda Mescid-i Aksa'ya yönelirken Bera b. Ma‘rur Kâbe'ye dönerek namaz kildi. Fakat Mekke'ye vardiklarinda içine bir kurt düstü; acaba dogru mu yapmisti? Yegeni sair Kaab b. Malik r.a.'a durumu açti. Rasulullah s.a.v.'e gidip yaptigi isin dogru olup olmadigini soracaklardi.
Yola çiktilar ama ikisi de Allah Rasulü s.a.v.'i tanimiyordu. Karsilastiklari bir adama, O'nu nerede bulabileceklerini sordular. O da Kâbe'nin yaninda amcasi Abbas r.a. ile birlikte bulundugunu söyledi. Bu habere memnun oldular, çünkü ikisi de Abbas r.a.'i ticaret için arada bir Medine'ye ugradigi için taniyorlardi.
‘Keske sabretseydin'
Mescid-i Haram'a girdiklerinde Rasulullah s.a.v.'i amcasi ile otururken buldular. Selam verip oturdular. Efendimiz s.a.v. amcasina sordu:
- Bu iki adami taniyor musun?
Abbas r.a. cevap verdi:
- Evet. Bu, Bera b. Ma‘rur. Kavminin ileri gelenelerindendir. Bu da Kaab b. Malik.
- Sair olan mi?
- Evet.
Kaab r.a., Allah Rasulü tarafindan giyaben taniniyor olmasina çok sevindi. Bera b. Ma‘rur söz aldi ve meselesini söyle arz etti:
- Ey Allah'in Nebisi! Bu yolculuga çiktim, Allah beni Islâm'a hidayet etti. Bu binayi arkama almamayi düsündüm ve namazlarimi ona dogru kildim. Arkadaslarim bu konuda bana uymadi. Benim içime de bir kurt düstü. Ne buyurursunuz ya Rasulallah?
Efendimiz s.a.v. söyle buyurdu:
- Bir kiblen (Mescid-i Aksa) vardi. Onun üzerine sabretseydin ya!
Bu görüsmeden sonra arkadaslariyla birlikte Mescid-i Aksa'ya dogru namazlarini kilmaya basladi. (Ahmed b. Hanbel: Müsned)
Bera b. Ma‘rur r.a., bu görüsmenin gerçeklestigi günlerde yapilmis olan Ikinci Akabe Beyati'nda Medinelilerden seçilen on iki kisiden birisi oldu. Medine'ye döndüklerinde pek fazla yasamadi. Bir süre sonra, Efendimiz'in hicretinden bir ay önce vefat etti. Malinin üçte birinin Rasulullah s.a.v.'e verilmesini vasiyet etmisti. Diger bir vasiyeti de yüzü Kâbe'ye dönük olarak defnedilmesiydi. Böyle yapildi.
Efendimiz s.a.v. Medine'ye hicret ettiginde onu sordu. Bir ay önce vefat ettigi bildirildi, vasiyetlerinden söz edildi. Efendimiz s.a.v. vasiyet etmis oldugu malinin çocuklarina verilmesini emir buyurdu ve mezarinin basina gidip cenaze namazini kildi.
Rasulullah s.a.v. Efendimiz, Hicret'in on altinci ya da on yedinci ayina kadar namazlarini Mescid-i Aksa'ya yönelerek kildi. Mekke'de iken Kâbe'nin yakininda bulundugunda, Kâbe'yi araya alarak Mescid-i Aksa'ya dogru namaz kildigi da nakledilmistir. Bununla birlikte, Efendimiz s.a.v. kiblenin Mescid-i Haram'a döndürülmesini gönülden arzu eder, bunun için dua ederdi. (Cessâs: Ahkâmu'l-Kur'an)
Rastlanti olabilir mi?
Bir gün Rasulullah s.a.v. Efendimiz, namazlarini Kâbe'ye yönelerek kilmak isteyen Bera b. Ma‘rur r.a.'in mahallesine gitmisti. Ögle vakti girdiginde, oradaki Benî Seleme mescidinde namazi kildirdi. Her zaman oldugu gibi Kudüs'e dogru namaza durdu ve ilk iki rekati o sekilde kildi. Tam bu esnada Yüce Mevlâ, bundan sonra kible olarak Kâbe'yi seçtigini söyle ferman buyurdu:
“Biz senin yüzünün göge dogru dönüp durdugunu görüyoruz. Iste simdi seni, memnun olacagin bir kibleye döndürüyoruz. Artik yüzünü Mescid-i Haram tarafina çevir. (Ey Müslümanlar!) Siz de nerede olursaniz olun, yüzlerinizi o tarafa çevirin. Süphe yok ki Ehl-i Kitap, onun Rablerinden gelen gerçek oldugunu çok iyi bilirler. Allah onlarin yapmakta oldularindan habersiz degildir.” (Bakara, 244)
Rasulullah s.a.v. Efendimiz kilmakta oldugu namazin son iki rekâtini Kâbe'ye dönerek kildi. Bu haber kisa zamanda yayildi. Artik o günden sonra Kâbe müslümanlarin kiblesi oldu.
Benî Seleme mescidi, böyle önemli ve mübarek bir olaya sahitlik ettigi için iki kibleli mescid anlaminda “Mescidü'l-Kibleteyn” diye anildi.
KIBLE NEDIR?
Kible, yön ve yönelinen taraf ya da yönelinen sey anlaminda bir kelimedir. Dinimizde müslümanlarin namaz kilarken dönmeleri gereken istikameti yani Kâbe'yi ifade eder.
Rasulullah s.a.v. Efendimiz, Hicret'in on altinci ya da on yedinci ayina kadar namazlarini Mescid-i Aksa'ya yönelerek kildi. Bununla birlikte, kiblenin Mescid-i Haram'a döndürülmesini gönülden arzu eder, bunun için dua ederdi. Sonra bir gün ilâhi emirle bu da gerçeklesti.
Bes yüz kisilik bir kafile…
Medine'den yola çiktilar. Çogunlugu puta tapiyor, fakat Kâbe'yi ve Arafat'i kutsal biliyorlar ve kendi inançlarina göre hacca gidiyorlar. Aralarinda yetmis kadar müslüman da var.
Birinci Akabe beyatinda iman etmis olan Medineliler, kavimlerinin hidayetine vesile olmak için çok gayret etmisti. Kur'an'i ögretmesi için Peygamber Efendimiz tarafindan gönderilen Mus'ab b. Umeyr, gece gündüz demeden insanlara Allah'in dinini anlatmisti. Iste simdi yetmis küsur müslüman olarak Mekke'ye, Rasulullah s.a.v.'e gidiyorlar. Yine Akabe'de O'nunla bulusacaklar.
‘Kudüs'e yönelmek istemiyorum'
Kafiledeki müslümanlarin çogu Allah Rasulü s.a.v.'i henüz tanimiyor. O'nu ilk kez görecek olmanin heyecani içindeler.
Müslüman Medinelilerin ileri gelenlerinden Bera b. Ma‘rur r.a. arkadaslariyla konusuyor:
- Arkadaslar! Benim bir düsüncem var. Ama bana uyar misiniz, uymaz misiniz bilmiyorum.
- Nedir o? diye sordular. Bera Kâbe'yi kasdederek:
- Bu binayi arkamda birakmak istemiyorum, namazimi ona yönelerek kilmak istiyorum.
Arkadaslari söyle karsilik verdi:
- Bize, Peygamberimiz'in sadece Kudüs'teki Mescid-i Aksa'ya dogru namaz kildigi haber verildi. O'nun yaptiginin aksini yapmak istemeyiz.
Bera b. Ma‘rur yine de:
- Ben Kâbe'ye yönelerek kilacagim, dedi.
Kafiledekiler yol boyunca namaza durduklarinda Mescid-i Aksa'ya yönelirken Bera b. Ma‘rur Kâbe'ye dönerek namaz kildi. Fakat Mekke'ye vardiklarinda içine bir kurt düstü; acaba dogru mu yapmisti? Yegeni sair Kaab b. Malik r.a.'a durumu açti. Rasulullah s.a.v.'e gidip yaptigi isin dogru olup olmadigini soracaklardi.
Yola çiktilar ama ikisi de Allah Rasulü s.a.v.'i tanimiyordu. Karsilastiklari bir adama, O'nu nerede bulabileceklerini sordular. O da Kâbe'nin yaninda amcasi Abbas r.a. ile birlikte bulundugunu söyledi. Bu habere memnun oldular, çünkü ikisi de Abbas r.a.'i ticaret için arada bir Medine'ye ugradigi için taniyorlardi.
‘Keske sabretseydin'
Mescid-i Haram'a girdiklerinde Rasulullah s.a.v.'i amcasi ile otururken buldular. Selam verip oturdular. Efendimiz s.a.v. amcasina sordu:
- Bu iki adami taniyor musun?
Abbas r.a. cevap verdi:
- Evet. Bu, Bera b. Ma‘rur. Kavminin ileri gelenelerindendir. Bu da Kaab b. Malik.
- Sair olan mi?
- Evet.
Kaab r.a., Allah Rasulü tarafindan giyaben taniniyor olmasina çok sevindi. Bera b. Ma‘rur söz aldi ve meselesini söyle arz etti:
- Ey Allah'in Nebisi! Bu yolculuga çiktim, Allah beni Islâm'a hidayet etti. Bu binayi arkama almamayi düsündüm ve namazlarimi ona dogru kildim. Arkadaslarim bu konuda bana uymadi. Benim içime de bir kurt düstü. Ne buyurursunuz ya Rasulallah?
Efendimiz s.a.v. söyle buyurdu:
- Bir kiblen (Mescid-i Aksa) vardi. Onun üzerine sabretseydin ya!
Bu görüsmeden sonra arkadaslariyla birlikte Mescid-i Aksa'ya dogru namazlarini kilmaya basladi. (Ahmed b. Hanbel: Müsned)
Bera b. Ma‘rur r.a., bu görüsmenin gerçeklestigi günlerde yapilmis olan Ikinci Akabe Beyati'nda Medinelilerden seçilen on iki kisiden birisi oldu. Medine'ye döndüklerinde pek fazla yasamadi. Bir süre sonra, Efendimiz'in hicretinden bir ay önce vefat etti. Malinin üçte birinin Rasulullah s.a.v.'e verilmesini vasiyet etmisti. Diger bir vasiyeti de yüzü Kâbe'ye dönük olarak defnedilmesiydi. Böyle yapildi.
Efendimiz s.a.v. Medine'ye hicret ettiginde onu sordu. Bir ay önce vefat ettigi bildirildi, vasiyetlerinden söz edildi. Efendimiz s.a.v. vasiyet etmis oldugu malinin çocuklarina verilmesini emir buyurdu ve mezarinin basina gidip cenaze namazini kildi.
Rasulullah s.a.v. Efendimiz, Hicret'in on altinci ya da on yedinci ayina kadar namazlarini Mescid-i Aksa'ya yönelerek kildi. Mekke'de iken Kâbe'nin yakininda bulundugunda, Kâbe'yi araya alarak Mescid-i Aksa'ya dogru namaz kildigi da nakledilmistir. Bununla birlikte, Efendimiz s.a.v. kiblenin Mescid-i Haram'a döndürülmesini gönülden arzu eder, bunun için dua ederdi. (Cessâs: Ahkâmu'l-Kur'an)
Rastlanti olabilir mi?
Bir gün Rasulullah s.a.v. Efendimiz, namazlarini Kâbe'ye yönelerek kilmak isteyen Bera b. Ma‘rur r.a.'in mahallesine gitmisti. Ögle vakti girdiginde, oradaki Benî Seleme mescidinde namazi kildirdi. Her zaman oldugu gibi Kudüs'e dogru namaza durdu ve ilk iki rekati o sekilde kildi. Tam bu esnada Yüce Mevlâ, bundan sonra kible olarak Kâbe'yi seçtigini söyle ferman buyurdu:
“Biz senin yüzünün göge dogru dönüp durdugunu görüyoruz. Iste simdi seni, memnun olacagin bir kibleye döndürüyoruz. Artik yüzünü Mescid-i Haram tarafina çevir. (Ey Müslümanlar!) Siz de nerede olursaniz olun, yüzlerinizi o tarafa çevirin. Süphe yok ki Ehl-i Kitap, onun Rablerinden gelen gerçek oldugunu çok iyi bilirler. Allah onlarin yapmakta oldularindan habersiz degildir.” (Bakara, 244)
Rasulullah s.a.v. Efendimiz kilmakta oldugu namazin son iki rekâtini Kâbe'ye dönerek kildi. Bu haber kisa zamanda yayildi. Artik o günden sonra Kâbe müslümanlarin kiblesi oldu.
Benî Seleme mescidi, böyle önemli ve mübarek bir olaya sahitlik ettigi için iki kibleli mescid anlaminda “Mescidü'l-Kibleteyn” diye anildi.
KIBLE NEDIR?
Kible, yön ve yönelinen taraf ya da yönelinen sey anlaminda bir kelimedir. Dinimizde müslümanlarin namaz kilarken dönmeleri gereken istikameti yani Kâbe'yi ifade eder.
EyLüL- BAĞIMLI ÜYEMİZ
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: TARİHİ ÇEVİR :._.·´¯) :: İSLAM TARİHİ
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN