Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 20 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 20 Misafir :: 2 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
Son Kullanma Tarihi Geçmeyen Dostluklara
5 posters
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: GENEL :._.·´¯) :: HAYATIN İÇİNDEN
1 sayfadaki 1 sayfası
Son Kullanma Tarihi Geçmeyen Dostluklara
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
“Dost bî-pervâ felek bî-rahm ü devran bî-sükûn
Derd çoh hem-derd yoh düşmen kavî tâli' zebûn”
Fuzuli nin şikâyeti ne kadar yerinde ve ne kadar eskimez… İnsanın keyifsizliği evvela dostlarının dostluk mucibince hareket etmekten uzaklaşmasıyla başlıyor. Yalnızlığın ancak Yaradan’a has olduğu şu fani âlemde dostsuz kalanların vay haline!
Hemen yüzünüzü buruşturmayınız. Bu bir şikâyet yazısı değildir. İç içe büyüyen halkalar misali genişleyen zamanın uzağına düştüğümüz vakitlerin söylettiği bir şarkıdan birkaç mırıldanış o kadar!
Başucumdan ayrılmayan kitaplarım ve ihtiyar sazımın kıskanmasına sebep olsa da dost mevzu bir başka seyreder gönül hanesinde… Dost varsa dağlar yol olur yürüyene… Dost payesine layık gördüklerimiz bilip de bilmemezlikten gelseler de bu böyledir her daim… Kusurun kusur olmaktan çıktığı yerde başlar dostluklar… Ve itimadın zirvesine doğru kıvrılıp giden bir keçi yoludur dostluk…
Kimi zaman yolların çatallaştığı yerde bir ayrılık düşer hissemize… İrtibatın koptu sanıldığı lakin hakiki manada bağlılıkların demlenerek kıvam bulduğu bir süreçtir yudumladığımız. Mevsimlerin birbirine nöbet devredişi gibi her muhabbet, safha safha kıymetini ötelere taşımak adına bölünerek büyür gider. Tıpkı şahikadan yuvarlanan bir kartopunun düzlüğe varana dek bir çığ oluşturması gibi… Veya bir goncanın bağrını yırtarak gönle reha bırakan bir gülü azad etmesi gibi…
Çok defa sormuşumdur kendi kendime… Muhabbet divanında rüştünü ispat eyleyen dostlarım olmasa idi… Bu aziz ve çileli imtihanı veremeyenlerin haline bakıp da insanlardan sıdkımı sıyırmak zorunda kalmaz mıydım? Feleğin baş döndüren hızına inat ruhumun koordinatlarını sabitlediklerim olmasa… Herhalde dünya pek bir boş olurdu.
Rüştünü ispat etmek dedim. Bu hususu biraz açmalı… Gönül sarayımızın kabul salonunda bekleyen kalabalıkların uğultusu, kaygılarımızın mermer duvarında çınlarken… Zaman adlı ihtiyar mabeyinci, elinde ceviz asası ile ikrarın sisli kapısında belirdiğinde…
Kaderin sual edişi karşısında tutumlarını merak içerisinde beklediklerimiz… Dost rütbesine sahip olabilecek mi diye gri zeminlerde düşündüklerimiz… Hiç olmadık yerde olmadık bir tarz-ı hal ile bizleri hüsrana uğrattığında… Nasıl da içimiz burkulur değil mi?
Hani kimi filmlerde rast geldiğimiz bir sahne vardır. Filmin kahramanı büyük bir kaza geçirir ve yoğun bakıma alınır. Yakınları yoğun bakım odasının önünde kaygıyla bekleşirler. Sonra doktor sahneye çıkar ve hasta hakkında yakınlarını bilgilendirir. Şöyle der: “Tıbbi olarak elimizden gelen her şeyi yaptık. Hasta hayata dönmek istemezse yapacak bir şey yok.” İşte dost rütbesi almaya namzet arkadaşlarımızın hali de bu yoğun bakımdaki hastalara benzemekte… Dost payesi almayı arzulamak ve ona göre bir duruş sahibi olmak! İşte bütün mesele burada düğümleniyor. Fakat ne yazık ki pek çoğu rüştünü ispat edemeden kayıplar hanesinde yer alıyor.
Bir de… Dostluklarının son kullanma tarihi çok kısa olanlar var. Pazara değil mezara kadar mantığıyla hem dem olmuş dostluk kavramının içinin boşaltıldığı bu tip vakıalarsa canımızı sıkmaya yetecek kadar kara! Dostluk mevzu kılıçtan keskin kıldan ince… Her neresine baksak bir ayrı yara…
Bu olumsuzlukları söyleştik diye canımızı sıkmayalım. Çok şükür ki candan özge bildiğimiz dostlarımız da var. Ama sayıları çok az diyebilirsiniz. Sayıca azlık kıymetin işareti değil de nedir efendim! Düşünsenize… Dünyanın en paha biçilmez eserleri tek ve bir daha yapılamaz olduğu için kıymetlidir. Az ama öz dostlarınızla övünün… Kardeş bilmenin töresince muhabbetinize muhabbet ekleyin… Çünkü devir öyle bir devir ki… Dosttan gayrı hem derd olacak kimse kalmamış…
Sözü şiirin diliyle bağlayalım…
Nice dostsuzlar gördüm gölgesiyle kavgalı…
Nice dostu yitirdim nefsi oyunlar içre…
İtimat yeli yoksa cümle umman dalgalı!
Bayâtîyem yürürüm yolum mayınlar içre…
alıntı
“Dost bî-pervâ felek bî-rahm ü devran bî-sükûn
Derd çoh hem-derd yoh düşmen kavî tâli' zebûn”
Fuzuli nin şikâyeti ne kadar yerinde ve ne kadar eskimez… İnsanın keyifsizliği evvela dostlarının dostluk mucibince hareket etmekten uzaklaşmasıyla başlıyor. Yalnızlığın ancak Yaradan’a has olduğu şu fani âlemde dostsuz kalanların vay haline!
Hemen yüzünüzü buruşturmayınız. Bu bir şikâyet yazısı değildir. İç içe büyüyen halkalar misali genişleyen zamanın uzağına düştüğümüz vakitlerin söylettiği bir şarkıdan birkaç mırıldanış o kadar!
Başucumdan ayrılmayan kitaplarım ve ihtiyar sazımın kıskanmasına sebep olsa da dost mevzu bir başka seyreder gönül hanesinde… Dost varsa dağlar yol olur yürüyene… Dost payesine layık gördüklerimiz bilip de bilmemezlikten gelseler de bu böyledir her daim… Kusurun kusur olmaktan çıktığı yerde başlar dostluklar… Ve itimadın zirvesine doğru kıvrılıp giden bir keçi yoludur dostluk…
Kimi zaman yolların çatallaştığı yerde bir ayrılık düşer hissemize… İrtibatın koptu sanıldığı lakin hakiki manada bağlılıkların demlenerek kıvam bulduğu bir süreçtir yudumladığımız. Mevsimlerin birbirine nöbet devredişi gibi her muhabbet, safha safha kıymetini ötelere taşımak adına bölünerek büyür gider. Tıpkı şahikadan yuvarlanan bir kartopunun düzlüğe varana dek bir çığ oluşturması gibi… Veya bir goncanın bağrını yırtarak gönle reha bırakan bir gülü azad etmesi gibi…
Çok defa sormuşumdur kendi kendime… Muhabbet divanında rüştünü ispat eyleyen dostlarım olmasa idi… Bu aziz ve çileli imtihanı veremeyenlerin haline bakıp da insanlardan sıdkımı sıyırmak zorunda kalmaz mıydım? Feleğin baş döndüren hızına inat ruhumun koordinatlarını sabitlediklerim olmasa… Herhalde dünya pek bir boş olurdu.
Rüştünü ispat etmek dedim. Bu hususu biraz açmalı… Gönül sarayımızın kabul salonunda bekleyen kalabalıkların uğultusu, kaygılarımızın mermer duvarında çınlarken… Zaman adlı ihtiyar mabeyinci, elinde ceviz asası ile ikrarın sisli kapısında belirdiğinde…
Kaderin sual edişi karşısında tutumlarını merak içerisinde beklediklerimiz… Dost rütbesine sahip olabilecek mi diye gri zeminlerde düşündüklerimiz… Hiç olmadık yerde olmadık bir tarz-ı hal ile bizleri hüsrana uğrattığında… Nasıl da içimiz burkulur değil mi?
Hani kimi filmlerde rast geldiğimiz bir sahne vardır. Filmin kahramanı büyük bir kaza geçirir ve yoğun bakıma alınır. Yakınları yoğun bakım odasının önünde kaygıyla bekleşirler. Sonra doktor sahneye çıkar ve hasta hakkında yakınlarını bilgilendirir. Şöyle der: “Tıbbi olarak elimizden gelen her şeyi yaptık. Hasta hayata dönmek istemezse yapacak bir şey yok.” İşte dost rütbesi almaya namzet arkadaşlarımızın hali de bu yoğun bakımdaki hastalara benzemekte… Dost payesi almayı arzulamak ve ona göre bir duruş sahibi olmak! İşte bütün mesele burada düğümleniyor. Fakat ne yazık ki pek çoğu rüştünü ispat edemeden kayıplar hanesinde yer alıyor.
Bir de… Dostluklarının son kullanma tarihi çok kısa olanlar var. Pazara değil mezara kadar mantığıyla hem dem olmuş dostluk kavramının içinin boşaltıldığı bu tip vakıalarsa canımızı sıkmaya yetecek kadar kara! Dostluk mevzu kılıçtan keskin kıldan ince… Her neresine baksak bir ayrı yara…
Bu olumsuzlukları söyleştik diye canımızı sıkmayalım. Çok şükür ki candan özge bildiğimiz dostlarımız da var. Ama sayıları çok az diyebilirsiniz. Sayıca azlık kıymetin işareti değil de nedir efendim! Düşünsenize… Dünyanın en paha biçilmez eserleri tek ve bir daha yapılamaz olduğu için kıymetlidir. Az ama öz dostlarınızla övünün… Kardeş bilmenin töresince muhabbetinize muhabbet ekleyin… Çünkü devir öyle bir devir ki… Dosttan gayrı hem derd olacak kimse kalmamış…
Sözü şiirin diliyle bağlayalım…
Nice dostsuzlar gördüm gölgesiyle kavgalı…
Nice dostu yitirdim nefsi oyunlar içre…
İtimat yeli yoksa cümle umman dalgalı!
Bayâtîyem yürürüm yolum mayınlar içre…
alıntı
RüveYde- KuRuCu / YöNeTiCi
Geri: Son Kullanma Tarihi Geçmeyen Dostluklara
Çok şükür ki candan özge bildiğimiz dostlarımız da var. Ama sayıları çok az diyebilirsiniz. Sayıca azlık kıymetin işareti değil de nedir efendim! Düşünsenize… Dünyanın en paha biçilmez eserleri tek ve bir daha yapılamaz olduğu için kıymetlidir. Az ama öz dostlarınızla övünün… Kardeş bilmenin töresince muhabbetinize muhabbet ekleyin
iyiki varsın sevgili Rüveyde
iyiki varsın sevgili Rüveyde
belinay- SÜPER MODERATÖR
Geri: Son Kullanma Tarihi Geçmeyen Dostluklara
Kimi zaman yolların çatallaştığı yerde bir ayrılık düşer hissemize… İrtibatın koptu sanıldığı lakin hakiki manada bağlılıkların demlenerek kıvam bulduğu bir süreçtir yudumladığımız. Mevsimlerin birbirine nöbet devredişi gibi her muhabbet, safha safha kıymetini ötelere taşımak adına bölünerek büyür gider.
***
Teşekkürler güzel bir paylaşım :)
***
Teşekkürler güzel bir paylaşım :)
Kardelen K...- MÜDAVİM ÜYEMİZ
Geri: Son Kullanma Tarihi Geçmeyen Dostluklara
Dostluk mevzu kılıçtan keskin kıldan ince…
Hesabı çetindir vefasızlığın mahşer gününde...
Vefalı ,uzun ömürlü dostlar iyi ki varsınız... [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Hesabı çetindir vefasızlığın mahşer gününde...
Vefalı ,uzun ömürlü dostlar iyi ki varsınız... [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
RüveYde- KuRuCu / YöNeTiCi
Geri: Son Kullanma Tarihi Geçmeyen Dostluklara
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
"Bilir misin bizde dostluk nedir?
Nefesin kesilirse al bu can senindir, yolun sonu uçurumsa dostum
geri dön ilk adım benimdir..."
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
"Bilir misin bizde dostluk nedir?
Nefesin kesilirse al bu can senindir, yolun sonu uçurumsa dostum
geri dön ilk adım benimdir..."
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
RıZa BeRKaN- KuRuCu / YöNeTiCi
Geri: Son Kullanma Tarihi Geçmeyen Dostluklara
selamünaleyküm [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] yazı çok güzel [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] dostluk bendeki beni ben bırakayım [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] sana geliyim [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] sendeki seni sen bırak [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] bana gelki ikimiz biz olalım [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Rabbim razı olacağı dostlarla karşılaştırsın
ABDUSSAMED- AKTİF ÜYEMİZ
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: GENEL :._.·´¯) :: HAYATIN İÇİNDEN
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN