.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:.
İstişare Eden Pişman Olmaz Salava10


Join the forum, it's quick and easy

.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:.
İstişare Eden Pişman Olmaz Salava10
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:.
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Giriş yap

Şifremi unuttum

Kimler hatta?
Toplam 215 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 215 Misafir :: 1 Arama motorları

Yok

Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
» Kutsalınıza Hakaret Edilmesi İncitiyormuş Değil mi?
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime122.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN

» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime112.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN

» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime112.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN

» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime117.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN

» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN

» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN

» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN

» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN

» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN

» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN

» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN

» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN

» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN

» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN

» Ne NeDiR?
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime120.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN

» ÖĞÜT VEREN AYETLER
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime120.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN

» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime122.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN

» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN

» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN

» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
İstişare Eden Pişman Olmaz Icon_minitime111.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN

Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız var
Son kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN

Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

Anket

İRFaN MeCLiSi & RaH-ı AŞK FoRMuMuZa NaSıL ULaŞTıNıZ?

İstişare Eden Pişman Olmaz Vote_lcap67%İstişare Eden Pişman Olmaz Vote_rcap 67% [ 4 ]
İstişare Eden Pişman Olmaz Vote_lcap0%İstişare Eden Pişman Olmaz Vote_rcap 0% [ 0 ]
İstişare Eden Pişman Olmaz Vote_lcap0%İstişare Eden Pişman Olmaz Vote_rcap 0% [ 0 ]
İstişare Eden Pişman Olmaz Vote_lcap0%İstişare Eden Pişman Olmaz Vote_rcap 0% [ 0 ]
İstişare Eden Pişman Olmaz Vote_lcap33%İstişare Eden Pişman Olmaz Vote_rcap 33% [ 2 ]

Toplam Oylar : 6

RSS akısı


Yahoo! 
MSN 
AOL 
Netvibes 
Bloglines 


Kasım 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
    123
45678910
11121314151617
18192021222324
252627282930 

Takvim Takvim


İstişare Eden Pişman Olmaz

2 posters

Aşağa gitmek

İstişare Eden Pişman Olmaz Empty İstişare Eden Pişman Olmaz

Mesaj tarafından Berzah 25.03.10 10:53

İSTİŞARE EDEN PİŞMAN OLMAZ
Mahiyeti bir çok noksan sıfatlarla da yoğrulan insan, noksaniyetini gidermek için diğer insanlarla teşrik-i mesai etmeye mecbur olur. Bunlardan birisi de istişâre meselesidir.
Meşveret veya istişâre, bir meselede ehil, akıllı ve salih kişilere danışılarak, onların fikri alınarak icraât yapılmasıdır. Bu, o kadar önemli bir konudur ki, Sevgili Peygamberimiz (asm) “İstişâre eden pişman olmaz” hadisiyle ümmetini istişâre etmeye teşvik etmiştir. İstişârenin önemi hakkında bir çok hadis-i şerifler vardır. Onlardan birisi de “Kim bir işe girişmek ister de, o hususta Müslüman biri ile istişâre ederse, Allah onu işlerin en doğrusunda muvaffak kılar” hadisidir. (Kütüb-ü Sitte 16. Cilt)
Aslında, meşveret ve istişâre Allah’ın emridir. Bu îtibarla, meşveret etmek aynı zamanda ibâdet etmektir. Zîrâ, Allah’ın yapın diye emrettiği şey ibâdet olur. Uhud Harbi öncesinde Hazret-i Peygamber Efendimiz (asm) sahabeleriyle istişâre etti. Kendi fikrinin hilâfına meşveretten meydan savaşı çıktı. Bir tepeye diktiği elli kadar okçudan, Resulullah’ın (asm) kesin emrine rağmen, ganimet için kırkı tepeyi terk ettiklerinde, arkadan dolanan Kureyş süvarileri, İslâm ordusunun galip iken mağlûbiyetine sebep oldu. Bu olay üzerine vahiy ile âyet indi. “Allah’tan bir rahmet eseridir ki, sen onlara yumuşak davrandın. Eğer sen huysuz ve katı kalpli birisi olsaydın muhakkak onlar senin etrafından dağılıp giderlerdi. Artık onları affet, Allah’ın onları bağışlaması için duâ et ve işlerinde onlarla istişâre et. İstişâre ile karar verip azmettiğinde ise, Allah’a güven ve O'na tevekkül et. Şüphesiz Allah, Kendisine tevekkül edenleri sever.” (Âl-i İmran Sûresi, âyet: 159)
Hakkında âyet olmayan her meseleyi sahabeleriyle istişâre eden Peygamber Efendimize (asm), istişâre kararıyla çıkan Uhud’daki meydan muharebesinin sonucu mağlûbiyet olduğu halde, Cenâb-ı Hak yine istişâreyi emretmekte ve mağlûbiyetin sebebinin istişâre değil, daha başka sebep ve hikmetlere dayandığını bildirmektedir. Bir sahabe “Bu âyet nâzil olduktan sonra, sahabelerle bu kadar çok istişâre eden Resulullahtan başka birisine rastlamadım” diyor.
İstişâreden maksat, bir mesele hakkında en iyi hal çâresini bulmak ve bu yolda Allah’ın rızâsını kazanmaktır. Ehil insanlardan oluşan bir meşveret heyetinin ekseriyeti bir hal çâresi üzerinde birleştikten sonra, ne yönde bir karar çıkarsa çıksın, herkesin o kararı benimseyerek sahip çıkıp tatbik etmesi esastır. Farklı düşünce ve teklifler istişâre esnasında söylenir, sonuç ise artık herkesin ortak kararı olur. İstişareden sonra “Zaten ben o fikre katılmamıştım, benim fikrim öyle değildi” diye konuşmalar yapmak meşveret rûhuna aykırı olduğu gibi, birlik ve beraberlik rûhunu da tahrip eder. Belli bir merhaleden sonra da fitneye dönüşür. Hadis-i şerife göre de “Fitne uykudadır, onu uyandırana Allah lânet etsin” tehlikesi baş gösterir.
İstişâre etmek Allah’ın emri olduğu için, istişâre eden ehil kimseler ibâdet halinde olduklarının şuûru içinde olmak durumundadırlar. Risâle-i Nur’un üslûbu “nezihâne, nâzikâne ve kavl-i leyyin” olduğu için, Nur Talebeleri bu üslûbu istişâre esnasında aynen muhafaza ederler. Kaba, sert ve incitici ifadeler o zemine giremez. Başkalarının imanlarını kurtarmak için sarf edilen centilmence tavır ve ifadeler, aynı dâvâya gönül vermiş ve Allah’ın rızâsından başka arzusu olmayan dâvâ arkadaşlarından asla esirgenmez. Aksi takdirde riyakârlık olur.
“O kimseler ki, Rablerinin dâvetine icâbet ederler ve namazı dosdoğru kılarlar. Onların işleri aralarında istişâre iledir. Onlar kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden bağışta bulunurlar.” (Şûra Sûresi âyet: 38) İstişâre ibâdetinin, namaz ve başta zekât olarak diğer bağış ibâdetlerinin arasında bu âyetle dile getirilmesi, istişârenin ne kadar önemli olduğunu nazara verir. İstişârede fikr-i sabit olmaz. Herkese akıl verir gibi bir tavra zaten girilmez. Başkalarının aklından istifadeye çalışmak ise, akıllı olanların işidir. İnatlaşma, zıtlaşma ve tahakküm etme gibi haller ibâdetin rûhuna aykırıdır.
Hülâsa; akıllı, ehil ve salih kimselere danışıp onları dinleyen doğruyu bulur, dinlemeyen pişman olur. Onun için atalarımız “Danışan, istişâre eden dağları aşar, danışmayan zavallılar da düz yolda şaşar” demişlerdir. Evet, Allah Resulünün (asm) haber verdiği gibi “İstişâre eden pişman olmaz.”
Sami Cebeci
Berzah
Berzah
VEFALI ÜYEMİZ
VEFALI ÜYEMİZ


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

İstişare Eden Pişman Olmaz Empty Geri: İstişare Eden Pişman Olmaz

Mesaj tarafından RıZa BeRKaN 25.03.10 11:52

"Bir bilene sor! İki bilgi, bir bilgiden hayırlıdır."

En akıllı insan, meşverete en çok saygılı ve başkalarının fikirlerinden en çok istifade eden insandır. Yapacağı işlerde kendi düşünceleriyle iktifa eden ve hatta onları başkalarına da kabul ettirmeye zorlayan ham ruhlar, etraflarından hep nefret ve istiskal görürler.

Rahman razı olsun. Önemli bir konuya değinmişsiniz. Elinize sağlık, emeğinize bereket.
Başarılı çalışmalarınızın artarak devam etmesi duasıyla.

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Kuran ahlakına göre, müminlerin her konuda birbirleriyle son derece dostane ve samimi bir şekilde bilgi alışverişinde bulunmaları, birbirlerine danışarak, diğer bir deyişle istişare ederek karar almaları esastır. Bu hikmetli davranış; müminlerin o konuya başka açılardan bakmalarını, farklı çözümler üretmelerini ve dolayısıyla en doğru karara varmalarını sağlar. Peygamber Efendimiz (sav)’in değişik yaşlardaki kişilerin fikirlerini sorarak her birinin fikrini dikkate alması, bu konuda da müminler için en güzel örneği oluşturmaktadır.

İstişare Kuran ahlakında önemli bir yere sahip olan, müminin her işinde en hayırlı sonuçlara ulaşmasını sağlayan hikmetli bir davranıştır. Bir mümin, Kuran’ın "... Her bilgi sahibinin üstünde daha iyi bir bilen vardır." (Yusuf Suresi, 76) hükmü gereğince, bir konuda ne kadar bilgili olursa olsun, bir başkasının daha da bilgili olabileceğini, daha isabetli karar verebileceğini göz önünde bulundurarak karşı tarafın görüş ve önerilerine açık olur. Çünkü düşünceleri insanın aklına ilham eden Yüce Allah’tır. Farklı kişilere farklı fikirleri ilham etmesi Yüce Allah’ın bir rahmetidir. Bu nedenle mümin karar verilmesi gereken bir durum söz konusu olduğunda, aklına, vicdanına ve samimiyetine güvendiği müminlere danışır; onlarla istişare eder; yani fikir alışverişinde bulunur. Yüce Rabbimiz müminlerin bu özelliğini Kuran’da şöyle bildirmektedir:

" Rablerine icabet edenler, namazı dosdoğru kılanlar, işleri kendi aralarında şura ile olanlar ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak edenler." (Şura Suresi, 38)

İstişarenin Hikmetleri Nelerdir?


İstişare öncelikle insanın kendi aklını beğenen bir anlayıştan uzak durmasını sağlar. Çünkü kendi aklını beğenmek, kendi nefsini, düşüncelerini, görüşlerini ön planda tutmak, benlik hissinden kaynaklanır ve Allah’ın rızasına uygun bir davranış değildir.

İstişare neticesinde her insan, hiçbir özelliğinin kendinden kaynaklanmadığını, her olayın Allah’ın izniyle gerçekleştiğini daha iyi kavrar. Çünkü insan, Allah’ın ona öğrettiği kadarını bilebilir. Her şeyin en doğrusunu ise yalnızca Allah bilir. Bu gerçeğin bilincinde olmamak, bilginin kaynağının kendisi olduğunu düşünmek, gerçekte Allah’a ait olan bir özelliği kişinin kendisine atfetmesi gibi olacaktır ki müminler böyle bir hatadan şiddetle sakınmalıdırlar. Allah'ın her şeyi bilmesine karşılık, yarattıklarının O’nun dilediği kadarını bilebildikleri Kuran’da şöyle bildirilmektedir:

" Allah... O’ndan başka İlah yoktur. Diridir, kâimdir. O’nu uyuklama ve uyku tutmaz. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur. İzni olmaksızın O’nun Katında şefaatte bulunacak kimdir? O, önlerindekini ve arkalarındakini bilir. (Onlar ise) Dilediği kadarının dışında, O’nun ilminden hiç bir şeyi kavrayıp kuşatamazlar. O’nun kürsüsü, bütün gökleri ve yeri kaplayıp-kuşatmıştır. Onların korunması O’na güç gelmez. O, pek Yücedir, pek Büyüktür." (Bakara Suresi, 255)

İstişare Ahlakına En Güzel Örnek Peygamber Efendimiz (sav)’dir


Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) de, “Kim bir işe girişmek ister de, o hususta Müslüman biri ile müşavere ederse Allah onu işlerin en doğrusunda muvaffak kılar.” (Kütüb-i Sitte, 16. Cilt) sözleriyle, iman edenlere bu konunun önemini hatırlatmıştır. Sevgili Peygamberimiz (sav), her konuda olduğu gibi istişare konusunda da hayatı boyunca tüm müminlere örnek olacak bir tutum sergilemiştir. Hz. Muhammed (sav), peygamber olduğu halde, başkalarına danışmış, kendisini istişare müessesesinin dışında tutmamıştır. Müminlerin sahip olmaları gereken bu özelliği, Yüce Allah Peygamberimiz (sav)’e şöyle vahyetmiştir:

"Allah’tan bir rahmet dolayısıyla, onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın onlar çevrenden dağılır giderlerdi. Öyleyse onları bağışla, onlar için bağışlanma dile ve iş konusunda onlarla müşavere et. Eğer azmedersen artık Allah’a tevekkül et. Şüphesiz Allah, tevekkül edenleri sever."(Al-i İmran Suresi, 159)

İstişare Etmek Müslümanlar İçin Hayırlara Vesile Olur


Müslümanların birbirleri ile diyaloglarındaki üslupları, güzel ahlaklarını gösterebilecekleri önemli fırsatlardan biridir. Müslümanlar bir araya gelip bir konuda sohbet ve istişare ettiklerinde, sürekli olarak karşı tarafa fikirlerini anlatmak yerine, onun fikrini öğrenmeye ve ondan istifade etmeye çalışmalıdırlar. Yalnızca kendini övmek, Kuran ahlakına uygun olmayan bir davranıştır ve Müslümanlar arasındaki tesanüde zarar verebilir. Bunun yerine, asıl olarak Allah’ı ve Peygamber Efendimiz (sav) ’i öven, sonra da diğer Müslümanların güzel vasıflarını takdir eden bir üslup kullanmak gereklidir.

Unutmamak gerekir ki, İslam’ın en önemli özelliklerinden biri, güzel ahlaktır ve güzel ahlak, davranış ve sözlerle ortaya konur. Akıl vermek yerine akıl almak; hep eleştiri yapmak yerine eleştiri kabul etmek; yermek yerine övmek; kusurları görmek yerine güzellikleri görmek esas kabul edilmelidir. İslam dünyasını Allah’ın izniyle bekleyen çok güzel ve aydınlık geleceğin bir an önce tesis edilmesinin ve İslam ahlakının özünde olan ittifakın, birlik ve kardeşlik ruhunun pekiştirilmesinin yolu da budur. Bunun için müminler birbirlerinin fikrine, görüşüne saygı ve önem göstererek, istişare ile hareket etmelidirler.

Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav), “Size iki şey bırakıyorum onlara sımsıkı sarıldıkça asla dalalete düşmeyeceksiniz: Kuran ve benim sünnetim.” hadis-i şerifleriyle Müslümanlara uymaları gereken yolu göstermiştir. Müslümanlara düşen ise bu yola uymak ve Allah’ın ayetinde bildirdiği şu gerçeği hiçbir zaman unutmamaktır:

"Allah’ın ipine hepiniz sımsıkı sarılın. Dağılıp ayrılmayın. Ve Allah’ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Hani siz düşmanlar idiniz. O, kalplerinizin arasını uzlaştırıp-ısındırdı ve siz O’nun nimetiyle kardeşler olarak sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini böyle açıklar." (Al-i İmran Suresi, 103)

İman Etmeyen İnsanlar Neden Birbirleriyle İstişare Etmezler?


Kuran ahlakından ve istişareden uzak yaşayan insanların, konuşmalarında her zaman son sözü söylemeye ve haklı çıkmaya çalıştıkları dikkat çeker. Karşı tarafın ne dediğini anlayıp bunlardan istifade etmektense, yalnızca kendi
fikirlerini dile getirmeyi ve mutlaka bunu kabul ettirmeyi amaçlarlar. Bu nedenle de hiçbir konuda bir başkasıyla istişare etmezler Oysa bilgi düzeyi ne olursa olsun, insanın karşı taraftan öğrenebileceği bilgiler olabilir. Karşı taraf daha az bilgili olsa bile, her zaman için konuya farklı bir açıdan bakabilmesi, objektif değerlendirmeler yapabilmesi, faydalı fikirler verebilmesi mümkündür. Bu nedenle istişare etmenin hikmetlerinin bilincinde olan müminlerin aldıkları toplu kararlar, Rabbimiz’in izniyle her zaman en hayırlı sonuçlara vesile olacaktır.

Müslümanlar Birbirleriyle İddialaşmaktan Kaçınırlar


Müminlerin konuşmalarında iddialaşma üslubunun yeri yoktur. Önemli olan, kendi fikirlerini karşı tarafa kabul ettirebilmeleri değil, en doğru olanı bulabilmeleridir. Bu konudaki ortak ölçüleri de Kuran ahlakıdır. Kendilerine Kuran’ı rehber edindikleri için, Kuran ahlakına uygun her çözüme tabi olurlar. Bir ayette müminlerin bu özelliği şöyle bildirilmektedir:

"Onlar, kendilerine Rablerinin ayetleri hatırlatıldığı zaman, onun üstünde sağır ve körler olarak kapanıp kalmayanlardır."
(Furkan Suresi, 73)

İlmi Araştırma Dergisi
RıZa BeRKaN
RıZa BeRKaN
KuRuCu / YöNeTiCi
KuRuCu / YöNeTiCi


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz