Giriş yap
Similar topics
Üye Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Kimler hatta?
Toplam 13 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 13 Misafir :: 2 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
En bakılan konular
Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN
Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
SİYER-İ NEBİ VE MUHAMMED HAMİDULLAH
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: HZ. MUHAMMED ( SALLAHU ALEYHİ VE SELLEM ) :._.·´¯) :: SİYER-İ NEBİ
1 sayfadaki 1 sayfası
SİYER-İ NEBİ VE MUHAMMED HAMİDULLAH
SİYER-İ NEBİ VE MUHAMMED HAMİDULLAH
1908 yılında Hindistan’da dünyaya gelen Muhammed Hamidullah, Yüksek Öğrenimini Osmaniye Üniversitesi’nde tamamlamıştır. Doğu ve Batı kütüphanelerinde araştırmalar yaparak “İslam Genel Devletler Hukuku ve Devletler Genel Hukuku” dallarında master - doktora çalışmalarını gerçekleştiren ve Osmaniye Üniversitesi’nde profesör olarak 1947 yılına kadar çalışan Hamidullah, Hindistan’ın Haydarabat Nizamlığı’nı işgali üzerine memleketinden ayrılmış ve birçok ülkeyi gezerek araştırmalarına devam etmiştir. 17 Aralık 2002 tarihinde Amerika Birleşik Devletlerinin Florida eyaletinde Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur.
Muhammed Hamidullah, Ortaçağ İslam geleneğinde görülen çok yönlü İslam alimi prototipinin XX. yüzyıldaki başlıca temsilcilerdendir. Uzmanlık alanını İslam tarihi ile sınırlandırmadan İslam Hukuku, Kur’ân, Hadis ve Tefsir gibi ilim dallarıyla yakinen ilgilenmiş ve bu alanlarda birçok eser telif etmiştir.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][1]
Özellikle tarih çalışmalarında gerekli olan Doğu ve Batı dillerini bilmesi, Hindistan’dan Avrupa’ya kadar gittiği ülkelerde kütüphane çalışmaları yapması, bilim adamlarıyla görüşmesi, ihtiyaç duyduğu yan disiplinlere hakimiyeti Hamidullah’ın başarılı bir İslam tarihçisi olmasının temel nedenleridir.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][2]
Ona göre Siretü’n Nebî konusunda Hz. Peygamber, konuşulup tartışılan bir kişilik değil bizzat yaşamak için daimi bir örnek olarak tetkik edilmelidir. Bu örnekliği topluma aksettirecek olan İslam araştırmacılarının da aynı dinamiklikle objektif, derinlikli, gerçekçi ve ilgi alanıyla barışık bir üslup benimsemeleri gerekmektedir. Hamidullah, bu ilimler üstü yöntem ve yaklaşım biçimini araştırmalarında kullanarak çağdaşlaşma problemi ile boğuşan modern entelektüellere, Müslüman kalarak Doğu-Batı çatışmasını aşma ve klasik kaynaklarıyla barışık kalma yollarını göstermiştir.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][3]
Araştırmalarında onun bütün kaynaklara ulaşma gayreti, Siyer çalışmalarında açıkça görülür. Örneğin Hz. Peygamber’in hayatını ele alırken faydalandığı kaynaklar; Kur’ân-ı Kerim, hadis kitapları, şiirler ve çeşitli edebiyat ürünleri, kitabeler, siyer, ensab - tabakat kitapları, umumi tarihler, tefsir ve fıkıh eserleridir. Bütün bu kaynaklarla birlikte Hamidullah, bazı konuları mukayeseli ele alabilmek gayesiyle İslam toplumu dışında Çin, Habeşistan, Mısır, Bizans, İran ve Hindistan gibi coğrafyalarda yaşayan millet ve kültürlere ait kaynaklara da başvurmuştur.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][4]Hamidullah’a göre, sıhhatlerinin tespiti açısından kaynaklarda yer alan belge ve bilgilerin mukayeseli tetkiki en güvenilir yoldur. Mahiyetleri gereği kısa metinli talimatnameler ve hukuki içerikli belgeler, hadis ve siret kaynaklarındaki belge sahibi ailelerden nakledilen vesikalar sahih; ilavelerin yapılıp yapılmadığını ancak ehil olan kimselerin anlayabileceği şekilde uzayan rivayetlerin yer aldığı belgeler ise zayıftır. Klasik kaynaklarda yer almayan bu yeni ölçülerle Muhammed Hamidullah sosyolojik ve psikolojik şartları hesaba katan bir yaklaşım sergilemiştir.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][5]Bu bağlamda Hz. Peygamber’in Bizans’la diplomatik münasebetlerini incelerken, o döneme en yakın Bizans kaynakları olan Theophanes (ö.818) ve Nikephoros’un (ö. 829) VIII. yüzyıla ait kroniklerine ve Zonaras’ın XII.yüzyıla ait eserine müracaat etmiştir.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][6]İslam tarihinin aynı zamanda dünya tarihinin bir parçası olduğunu gösteren bu metodu, bakış açısı itibariyle onu diğer meslektaşlarından farklı kılmıştır.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][7]
Muhammed Hamidullah, Hz. Peygamber dönemindeki gazvelerin yapıldığı yerler hakkında bilgi vermek için harita ve kroki çizimi konusunda özel dersler almış ve ilgili savaş meydanlarına bizzat giderek gözlemlerde bulunmuştur.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][8]Onun bu gözlem metodu, Mukaddime’de rivayetlerin sahihliği hakkında yeni bir usûl ortaya koyan İbn Haldun’un rivayetlerde bahsedilen mekana bizzat gidip tetkik yapma metoduyla benzerlik arz etmektedir.
Hz. Peygamber dönemindeki bazı önemli olayların hicri ve miladi tarihlerini tespit etmek için hicri takvim konusunu ele alan Hamidullah, kaynaklardaki rivayetleri değerlendirirken Araplarda uygulanan nesi[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][9]konusunun dikkate alınması gerektiğini belirmiştir.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][10]
Geçmişten tevarüs edilen bilgi birikimini geliştirdiği üst yöntemlerle yeniden yorumlama istidadına sahip olan Muhammed Hamidullah, sadece telif ettiği eserleriyle değil aynı zamanda günümüz dünyasına hitap eden üslubu ve ilmî önderlik prototipi ile iz bırakmış örnek bir şahsiyettir. İsmail Kara’nın kaleme aldığı “Sözü Dilde Hayali Gözde” kitabından Hamidullah’ın sünnete karşı bakış açısını veciz bir şekilde anlatan bir anekdotla hitam-i kelam edelim: “1975 - 1976 yıllarında İslam’da kölelik konusunda verdiği konferansın soru faslında yaşlı bir zatın “Hoca Efendi, duyuyoruz ki bazı hocalar, ‘sünnet namazları kılmasanız, sünnet ibadetleri yapmasanız da olur’ diyorlar. Bu doğru mudur, siz ne buyurursunuz?” sorusuna mukabil şunları söyler: “ Peygamber Efendimiz zamanında biri çıkıp da ‘Bu Allah’ın emri, bu ise Peygamber’in emridir, ikisi arasında fark vardır’ deseydi, herkesin ittifakla ‘hâzâ kafir’ (işte kafirin tâ kendisi) diyeceğinde hiç şüpheniz olmasın…Ama fıkıh açısından meseleye bakacak olursak sizin de bildiğiniz üzere iki emir, iki yasak, iki tavsiye arasında dünyevî ve uhrevî müeyyideler ve statüler açısından fark vardır….Kardeşimizin sorusundan sünneti küçümseyen hocaların varlığına dair bir intiba edindim. Bunun merdut olduğu açıktır. Efendimiz’in sünneti olmadan elbette din olmaz.” ”
Berra Kepekçi
-------------------------------------
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][1]Dr. Casım Avcı, “Muhammed Hamidullah’ın Tarih/İslam Tarihi Araştırmalarındaki Metodu ve Bazı Görüşleri”, Hadis Tetkikleri Dergisi, cilt:I, sayı: I, (yıl: 2003), s. 196-205, s. 196.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][2]A.g.m., Dr. Casım Avcı, s. 197.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][3]Prof. Dr. İbrahim Hatiboğlu, “Bir İslam Araştırmacısı ve Hadisçi Olarak Muhammed Hamidullah”, Hayatı, Kişiliği ve Düşünceleri ile Muhammed Hamidullah Sempozyumu 18-19 Kasım 2005- Bursa İl Müftülüğü Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, (yıl: 2007), s. 127 – 134, s. 128.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][4]A.g.m., Dr. Casım Avcı, s. 198.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][5]A.g.m., Prof. Dr. İbrahim Hatiboğlu, s. 129.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][6]A.g.m., Dr. Casım Avcı, s. 198.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][7]A.g.m., Dr. Casım Avcı, s. 199.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][8]A.g.m., Dr. Casım Avcı, s. 199.
[1][9]Ayrıntılı bilgi için bkz: Prof. Dr. Muhammed Hamidullah, “Hicri Takvim ve Tarihî Arkaplanı”, Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, cilt: IX, sayı. IX, (yıl: 2000); çev. Dr. Kasım Şulul.
[1][Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][10]A.g.m., Dr. Ca[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]sım Avcı, s. 201.
SELAM VE DUA İLE KALINIZ... [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
1908 yılında Hindistan’da dünyaya gelen Muhammed Hamidullah, Yüksek Öğrenimini Osmaniye Üniversitesi’nde tamamlamıştır. Doğu ve Batı kütüphanelerinde araştırmalar yaparak “İslam Genel Devletler Hukuku ve Devletler Genel Hukuku” dallarında master - doktora çalışmalarını gerçekleştiren ve Osmaniye Üniversitesi’nde profesör olarak 1947 yılına kadar çalışan Hamidullah, Hindistan’ın Haydarabat Nizamlığı’nı işgali üzerine memleketinden ayrılmış ve birçok ülkeyi gezerek araştırmalarına devam etmiştir. 17 Aralık 2002 tarihinde Amerika Birleşik Devletlerinin Florida eyaletinde Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur.
Muhammed Hamidullah, Ortaçağ İslam geleneğinde görülen çok yönlü İslam alimi prototipinin XX. yüzyıldaki başlıca temsilcilerdendir. Uzmanlık alanını İslam tarihi ile sınırlandırmadan İslam Hukuku, Kur’ân, Hadis ve Tefsir gibi ilim dallarıyla yakinen ilgilenmiş ve bu alanlarda birçok eser telif etmiştir.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][1]
Özellikle tarih çalışmalarında gerekli olan Doğu ve Batı dillerini bilmesi, Hindistan’dan Avrupa’ya kadar gittiği ülkelerde kütüphane çalışmaları yapması, bilim adamlarıyla görüşmesi, ihtiyaç duyduğu yan disiplinlere hakimiyeti Hamidullah’ın başarılı bir İslam tarihçisi olmasının temel nedenleridir.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][2]
Ona göre Siretü’n Nebî konusunda Hz. Peygamber, konuşulup tartışılan bir kişilik değil bizzat yaşamak için daimi bir örnek olarak tetkik edilmelidir. Bu örnekliği topluma aksettirecek olan İslam araştırmacılarının da aynı dinamiklikle objektif, derinlikli, gerçekçi ve ilgi alanıyla barışık bir üslup benimsemeleri gerekmektedir. Hamidullah, bu ilimler üstü yöntem ve yaklaşım biçimini araştırmalarında kullanarak çağdaşlaşma problemi ile boğuşan modern entelektüellere, Müslüman kalarak Doğu-Batı çatışmasını aşma ve klasik kaynaklarıyla barışık kalma yollarını göstermiştir.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][3]
Araştırmalarında onun bütün kaynaklara ulaşma gayreti, Siyer çalışmalarında açıkça görülür. Örneğin Hz. Peygamber’in hayatını ele alırken faydalandığı kaynaklar; Kur’ân-ı Kerim, hadis kitapları, şiirler ve çeşitli edebiyat ürünleri, kitabeler, siyer, ensab - tabakat kitapları, umumi tarihler, tefsir ve fıkıh eserleridir. Bütün bu kaynaklarla birlikte Hamidullah, bazı konuları mukayeseli ele alabilmek gayesiyle İslam toplumu dışında Çin, Habeşistan, Mısır, Bizans, İran ve Hindistan gibi coğrafyalarda yaşayan millet ve kültürlere ait kaynaklara da başvurmuştur.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][4]Hamidullah’a göre, sıhhatlerinin tespiti açısından kaynaklarda yer alan belge ve bilgilerin mukayeseli tetkiki en güvenilir yoldur. Mahiyetleri gereği kısa metinli talimatnameler ve hukuki içerikli belgeler, hadis ve siret kaynaklarındaki belge sahibi ailelerden nakledilen vesikalar sahih; ilavelerin yapılıp yapılmadığını ancak ehil olan kimselerin anlayabileceği şekilde uzayan rivayetlerin yer aldığı belgeler ise zayıftır. Klasik kaynaklarda yer almayan bu yeni ölçülerle Muhammed Hamidullah sosyolojik ve psikolojik şartları hesaba katan bir yaklaşım sergilemiştir.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][5]Bu bağlamda Hz. Peygamber’in Bizans’la diplomatik münasebetlerini incelerken, o döneme en yakın Bizans kaynakları olan Theophanes (ö.818) ve Nikephoros’un (ö. 829) VIII. yüzyıla ait kroniklerine ve Zonaras’ın XII.yüzyıla ait eserine müracaat etmiştir.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][6]İslam tarihinin aynı zamanda dünya tarihinin bir parçası olduğunu gösteren bu metodu, bakış açısı itibariyle onu diğer meslektaşlarından farklı kılmıştır.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][7]
Muhammed Hamidullah, Hz. Peygamber dönemindeki gazvelerin yapıldığı yerler hakkında bilgi vermek için harita ve kroki çizimi konusunda özel dersler almış ve ilgili savaş meydanlarına bizzat giderek gözlemlerde bulunmuştur.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][8]Onun bu gözlem metodu, Mukaddime’de rivayetlerin sahihliği hakkında yeni bir usûl ortaya koyan İbn Haldun’un rivayetlerde bahsedilen mekana bizzat gidip tetkik yapma metoduyla benzerlik arz etmektedir.
Hz. Peygamber dönemindeki bazı önemli olayların hicri ve miladi tarihlerini tespit etmek için hicri takvim konusunu ele alan Hamidullah, kaynaklardaki rivayetleri değerlendirirken Araplarda uygulanan nesi[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][9]konusunun dikkate alınması gerektiğini belirmiştir.[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][10]
Geçmişten tevarüs edilen bilgi birikimini geliştirdiği üst yöntemlerle yeniden yorumlama istidadına sahip olan Muhammed Hamidullah, sadece telif ettiği eserleriyle değil aynı zamanda günümüz dünyasına hitap eden üslubu ve ilmî önderlik prototipi ile iz bırakmış örnek bir şahsiyettir. İsmail Kara’nın kaleme aldığı “Sözü Dilde Hayali Gözde” kitabından Hamidullah’ın sünnete karşı bakış açısını veciz bir şekilde anlatan bir anekdotla hitam-i kelam edelim: “1975 - 1976 yıllarında İslam’da kölelik konusunda verdiği konferansın soru faslında yaşlı bir zatın “Hoca Efendi, duyuyoruz ki bazı hocalar, ‘sünnet namazları kılmasanız, sünnet ibadetleri yapmasanız da olur’ diyorlar. Bu doğru mudur, siz ne buyurursunuz?” sorusuna mukabil şunları söyler: “ Peygamber Efendimiz zamanında biri çıkıp da ‘Bu Allah’ın emri, bu ise Peygamber’in emridir, ikisi arasında fark vardır’ deseydi, herkesin ittifakla ‘hâzâ kafir’ (işte kafirin tâ kendisi) diyeceğinde hiç şüpheniz olmasın…Ama fıkıh açısından meseleye bakacak olursak sizin de bildiğiniz üzere iki emir, iki yasak, iki tavsiye arasında dünyevî ve uhrevî müeyyideler ve statüler açısından fark vardır….Kardeşimizin sorusundan sünneti küçümseyen hocaların varlığına dair bir intiba edindim. Bunun merdut olduğu açıktır. Efendimiz’in sünneti olmadan elbette din olmaz.” ”
Berra Kepekçi
-------------------------------------
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][1]Dr. Casım Avcı, “Muhammed Hamidullah’ın Tarih/İslam Tarihi Araştırmalarındaki Metodu ve Bazı Görüşleri”, Hadis Tetkikleri Dergisi, cilt:I, sayı: I, (yıl: 2003), s. 196-205, s. 196.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][2]A.g.m., Dr. Casım Avcı, s. 197.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][3]Prof. Dr. İbrahim Hatiboğlu, “Bir İslam Araştırmacısı ve Hadisçi Olarak Muhammed Hamidullah”, Hayatı, Kişiliği ve Düşünceleri ile Muhammed Hamidullah Sempozyumu 18-19 Kasım 2005- Bursa İl Müftülüğü Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, (yıl: 2007), s. 127 – 134, s. 128.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][4]A.g.m., Dr. Casım Avcı, s. 198.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][5]A.g.m., Prof. Dr. İbrahim Hatiboğlu, s. 129.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][6]A.g.m., Dr. Casım Avcı, s. 198.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][7]A.g.m., Dr. Casım Avcı, s. 199.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][8]A.g.m., Dr. Casım Avcı, s. 199.
[1][9]Ayrıntılı bilgi için bkz: Prof. Dr. Muhammed Hamidullah, “Hicri Takvim ve Tarihî Arkaplanı”, Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, cilt: IX, sayı. IX, (yıl: 2000); çev. Dr. Kasım Şulul.
[1][Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.][10]A.g.m., Dr. Ca[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]sım Avcı, s. 201.
SELAM VE DUA İLE KALINIZ... [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
*GüLer*- VEFALI ÜYEMİZ
Similar topics
» SiYeR-i NeBi
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
» MuHaMMeD AŞKıNa GeL Ey MuHaMMeD..!
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
» MuHaMMeD AŞKıNa GeL Ey MuHaMMeD..!
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:. :: (¯`·._.: HZ. MUHAMMED ( SALLAHU ALEYHİ VE SELLEM ) :._.·´¯) :: SİYER-İ NEBİ
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
22.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN
» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
12.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN
» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
12.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN
» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
17.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN
» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
11.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN
» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
11.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN
» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
11.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
11.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN
» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
11.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN
» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
11.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN
» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
11.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN
» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
11.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN
» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
11.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN
» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
11.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN
» Ne NeDiR?
20.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN
» ÖĞÜT VEREN AYETLER
20.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN
» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
22.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN
» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
11.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN
» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
11.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN
» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
11.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN