.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:.
Ey Oğul (İmam Gazzali) Salava10


Join the forum, it's quick and easy

.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:.
Ey Oğul (İmam Gazzali) Salava10
.:. i R F @ N _ M E C L i S i .:. R @ H - i _ @ S K .:.
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Giriş yap

Şifremi unuttum

Kimler hatta?
Toplam 195 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 195 Misafir :: 1 Arama motorları

Yok

Sitede bugüne kadar en çok 392 kişi 10.10.24 17:51 tarihinde online oldu.
En son konular
» Kutsalınıza Hakaret Edilmesi İncitiyormuş Değil mi?
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime122.09.23 10:37 tarafından RıZa BeRKaN

» Namazı terk eden adam dinini bitirmiştir!
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime112.01.23 12:26 tarafından RıZa BeRKaN

» Muhammed sen canımın cananısın Muhammed sen gözümün ışığısın Muhammed
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime112.01.23 10:10 tarafından RıZa BeRKaN

» ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI : ACELECİLİK …!!!
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime117.11.22 17:23 tarafından RıZa BeRKaN

» i M a N i L e G ö N D e R B i Z i
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.22 18:29 tarafından RıZa BeRKaN

» Hazreti Ömer'den (r.a) birbirinden kıymetli 18 nasihat...
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.22 18:22 tarafından RıZa BeRKaN

» EN BÜYÜK KABADAYI'LIK EFENDİLİK'TİR
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.22 18:00 tarafından RıZa BeRKaN

» Hep yolcuyuz böyle gelir gideriz. Dünya senin vatanın mı yurdun mu?
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.22 12:00 tarafından RıZa BeRKaN

» Sadece Kur’an Yeter mi ? KUR'AN YETER DİYENLERE
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.22 10:35 tarafından RıZa BeRKaN

» İNCEDEN İNCEYE GİYDİRİYORLAR SİZE MÜSLÜMANLAR
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.22 8:35 tarafından RıZa BeRKaN

» Recep Tayyip Erdoğan EVET O bir #DünyaLideri
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.22 8:11 tarafından RıZa BeRKaN

» Zordur kurban zordur, ayrılık zordur...
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.22 8:03 tarafından RıZa BeRKaN

» Allah ve Rasulü için göz yaşı dökenlere selâm olsun.
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.22 7:57 tarafından RıZa BeRKaN

» 2 MiLYaR TaKiPÇiSi VaR
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.22 7:34 tarafından RıZa BeRKaN

» Ne NeDiR?
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime120.01.22 11:54 tarafından RıZa BeRKaN

» ÖĞÜT VEREN AYETLER
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime120.01.22 10:58 tarafından RıZa BeRKaN

» Faizcileri deşifre edeceğiz.. Takip edeceğiz..
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime122.10.21 13:26 tarafından RıZa BeRKaN

» ANLAMSIZLIK HASTALIĞI: ANoMİ ‼
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.21 11:49 tarafından RıZa BeRKaN

» Mustafa Özcan Güneşdoğdu Rabbim Sana Sığınırım
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.21 11:46 tarafından RıZa BeRKaN

» Zengin Tüccar ve 4 eşi hikayesi.
Ey Oğul (İmam Gazzali) Icon_minitime111.10.21 11:41 tarafından RıZa BeRKaN

Istatistikler
Toplam 278 kayıtlı kullanıcımız var
Son kaydolan kullanıcımız: CANAN CAN

Kullanıcılarımız toplam 14129 mesaj attılar bunda 6601 konu
Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

Anket

İRFaN MeCLiSi & RaH-ı AŞK FoRMuMuZa NaSıL ULaŞTıNıZ?

Ey Oğul (İmam Gazzali) Vote_lcap67%Ey Oğul (İmam Gazzali) Vote_rcap 67% [ 4 ]
Ey Oğul (İmam Gazzali) Vote_lcap0%Ey Oğul (İmam Gazzali) Vote_rcap 0% [ 0 ]
Ey Oğul (İmam Gazzali) Vote_lcap0%Ey Oğul (İmam Gazzali) Vote_rcap 0% [ 0 ]
Ey Oğul (İmam Gazzali) Vote_lcap0%Ey Oğul (İmam Gazzali) Vote_rcap 0% [ 0 ]
Ey Oğul (İmam Gazzali) Vote_lcap33%Ey Oğul (İmam Gazzali) Vote_rcap 33% [ 2 ]

Toplam Oylar : 6

RSS akısı


Yahoo! 
MSN 
AOL 
Netvibes 
Bloglines 


Kasım 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
    123
45678910
11121314151617
18192021222324
252627282930 

Takvim Takvim


Ey Oğul (İmam Gazzali)

Aşağa gitmek

Ey Oğul (İmam Gazzali) Empty Ey Oğul (İmam Gazzali)

Mesaj tarafından *GüLer* 20.03.10 14:19

Ey Oğul (İmam Gazzali)

Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla.
Hamd, âlemlerin Rabbi olan Allah'a; iyi akıbet O'ndan sakınanlara; salât ve selâm O'nun Peygamberi Muhammed'e ve bütün âline olsun!

BU KİTABIN YAZILMASININ SEBEBİ
Ey okuyucu! Bilmiş ol ki Şeyh İmam Zey-nü'd-Din, Hüccetü'l-İslâm 1 Ebu Hâmid b. Mu-hammed el-Gazâlî'nin, (Allah rahmet eylesin) önde gelen talebelerinden birisi, yıllarca onun hizmetine devam etmiş, ilimleri en ince noktasına varıncaya kadar öğrenmiş, ruhî ve ahlâkî faziletlerini geliştirerek kendisini olgunlaştırmıştı. Günün birinde kendi kendine düşünürken aklına şöyle bir fikir geldi ve dedi ki:
- Şimdiye kadar çeşitli ilimler okudum, gençliğim bunları öğrenmek ve toplamakla geçti. Şimdi bu bilgilerden hangilerinin yarın öldüğümde âhirette bana faydalı ve kabrimde yardımcı olacağım bilmem lâzım ki, lüzumsuz olanları terkedeyim. Nitekim Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem şöyle dua etmişti:
"Allahım! Faydasız ilimlerden Sana sığını-rım."
Bu düşünce, talebenin kafasını devamlı olarak meşgul etti. Sonunda bu düşüncesini Şeyh Hüccetü'l-İslâm Muhammed el Gazâli'ye (Allah rahmet eylesin) yazarak fikir danışmaya, bazı sualler sorup tavsiye ve hayır dua istemeye şevketti. Ona şunlan yazıp sordu:
"Doğrusu, şeyhimin İhyâu Ulûmi'd-Din 2 adlı kitabında ve yazdığı diğer eserlerinde, sorduğum suallere cevap veriliyorsa da ben, şeyhimin isteklerime, yazıp vereceği cevapları -Allah'ın izniyle- yaşadığım müddetçe yanımda taşıyacağım ve o sahifelerde yazılı olanlarla amel etmeyi arzu etmekteyim".
Talebesinin arzusu üzerine Şeyh, bu risaleyi kaleme alarak ona gönderdi (Vallahu âlem = doğrusunu Allah bilir).

FAYDASIZ BİLGİNİN ZARARLARI
Ey sevgili ve aziz oğlum!
Allah seni her zaman itaat eden kullarından ve sevdiği dostlarının yolundan yürüyenlerden eylesin.
Bilmiş ol ki, Hazreti Peygamber sallallahü aleyhi ve sellemden rivayet edilenler en güzel nasihattir. Eğer sen şimdiye kadar ondan bir şeyler öğrendiysen benim öğüdüme ihtiyacın yok. Şayet ondan bir şey elde edemediysen söyle bana:
- Şu geçip giden bunca senede ne kazandın,ne öğrendin?
Ey oğul!
Hazreti Peygamber sallallahü aleyhi ve sel-lemin ümmetine verdiği nasihatlardan birisi şu değerli sözüdür:
"Allahü Teâlâ'nın kulundan yüz çevirdiğinin alâmeti, o kulun kendisine faydası olmayan, yararsız işierle uğraşmasıdır. Bir kişi yaratılışının sebebi olan zikir ve ibadetten başka bir işle ömrünün bir saatini geçirirse, "Ceza gününde" muhakkak ki, hüsrana uğramaya müstahaktır. Kırk yaşını aşmış bir kimsenin hayrı şerrinden üstün değilse, o adam cehennem ateşine hazırlansın".
Bu nasihatim, bilgili ve anlayışlı kimseye yeter.

BİLDİĞİ İLE AMEL ETMEK
Ey oğul!
Nasihat etmek kolaydır. Mühim olan onu tutup gereğince amel etmektir. Bu ise çok zordur. Çünkü benlik ve nefis üstünlüğü olan kişilere nasihat acı gelir. Yasaklanan işler (menahî) ise onların kalblerine güzel ve cazip görünür.
Bu sözlerimle, bilhassa suret ve şekil olarak ilim. isteyen kimseyi; şekle bağlı kalarak, vaktini nefsini tatmin ve dünya mevkilerini kazanmaya götüren yolları nazarî bir şekilde araştırmakla harcayan kişileri kastediyorum.
Onlar, mücerret ve nazarî ilmin kendilerini kurtaracağını, bilgileriyle amel etmeye ihtiyaçları olmadıklarını zannederler ki, bu, filozofların inancıdır. (Subhanallah!). Allahü, Teâlâ'yı her türlü noksanlıklardan tenzih ederim. Bu gururlu ve aldanmış kişi bilmez mi ki, bildiği ile amel etmeyince bu bilgiler, aleyhlerinde delil olacaktır. Nitekim Resûlullah (s.a.v.) bir hadîs-i şerifinde:
"Kıyamet günü en şiddetli azaba çarpılacaklar Allah'ın, bilgilerinden kendilerini faydalandırmadığı âlimlerdir", buyurmuştur.
Rivayet olunur ki, Cüneyd 3 (Allah rahmet eylesin) vefatından sonra rüyada görüldü ve ona şöyle soruldu:
- Ey Ebü'l-Kasım, halin nasıldır, ne haber? Cüneyd bu soruya şöyle cevap verdi:
- Dünyada sarf edilen o büyük büyük yaldızlı sözler fayda etmedi, kaybolup gitti. Faydasını gördüğüm, gece yarısı kıldığım birkaç re-kâtçık namazdır.

Ey oğul!
Amel bakımından iflas etmiş olma, hâl ilminden de geri kalma. Bil ki, sadece nazarî ilim sana yardım elini uzatmaz. Sana bir misal vereyim:
Yanında on hind kılıcı ve diğer bazı silâhlar bulunan savaşçı, yiğit bir adama kırda bir arslan saldırsa, sanır mısın ki, elindeki bu silâhlan kullanmadan o yiğit adam kendini kurtarabilir? Pekâlâ bilirsin ki, adamın kurtuluşu, hareket ve silâhlan kullanmakla mümkündür, îşte bunun gibi bir kimse ilimden yüz bin mesele okumuş ve öğrenmiş olsa fakat öğrendikleri ile amel etmese ona bir faydası olmaz. O ancak bildikleri ile amel ederse bir fayda sağlayabilir. Onu ancak ameli kurtarabilir. Bunun diğer bir benzeri de şudur:
Hastalığa yakalanan bir adamın ateşi yükselse ve sanlığa tutulsa, ilâcı da sekencebin ve keşkâp 4 olsa, hastanın iyileşebilmesi ancak bu ilâçları kullanmakla mümkün olacaktır.

BEYT
"İki bin rıtl 5, şarap tartsan da
İçmedikçe sarhoş olmazsın!" 6.

Aslı:
Ger meyi dü hezar rıtl hemi peymayi
Ta mey ne hori ne başedet şeydayi

İşte bunun gibi yüz sene ders okusan, bin tane kitap yazsan amel etmedikçe Allahü Teâlâ'nın rahmetine hak kazanamazsın. Çünkü Allahü Te-âlâ Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyuruyor:
"İnsan için kendi çalışmasından başka bir şey yoktur". (Sûre: 53, âyet: 39)
"Her kim Rabbine kavuşmak isterse yararlı işler işlesin..." (Sûre: 18, âyet: 110)
"İman ederek yararlı işler (amâl-i saliha) is-leyenlerin konaklan cennet bahçeleri olacaktır. Onlar orada ebedî kalırlar. Oradan çıkmak ve ayrılmak istemezler". (Sûre: 18, âyet: 107-108).
"...yaptıklarının cezası (karşılığı) olarak..." (Sûre: 9, âyet: 95).
"...Onlardan sonra öyle kötü bir nesil geldi ki, namazı bıraktılar, şehvetlerine uydular. Bunlar da azgınlıklarının karşılığını göreceklerdir. Ancak tevbe edip imana gelen ve yararlı işler işleyenler cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğramazlar". (Sûre: 19, âyet: 59-60).
Ya şu hadis-i şerife ne dersin?
"İslâm beş temel üzerine bina kılınmıştır: Allah'tan başka Tanrı olmadığına ve Muhammed'-in (s.a.v.) Allah'ın Resulü olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, zekât vermek; Ramazan orucunu tutmak, (mümkün olursa) hacca gitmek".

İMAN ve AMEL
İman: Dil ile ikrar, kalb ile tasdik ve erkâniyle amel etmektir. Amelin lüzumunu bildiren deliller sayılamayacak kadar çoktur. Her ne kadar kul, cennete Allahü Teâlâ'nın fazl ü keremi ile girecekse de, daha önce ona taat ve ibadetle hazırlanması lâzımdır. Nitekim Allahü Teâlâ:
"Muhakkak ki Allah'ın rahmeti iyilik yapanlara yakındır". (Sûre: 7, âyet: 56) buyurmuştur. "İnsan yalnız iman etmekle de cennete girebilir" denilse, buna cevap olarak "evet" deriz. Acaba ne zaman oraya erişir, o hedefe varmak için ne gibi engelleri aşması gerekmektedir?
Bu engellerin en başta geleni ve en mühim olanı iman geçididir. Acaba amelden soyulmuş olan, o çıplak iman, cennete kadar dayanabilir mi? Cennete vardığını kabul edelim, oranın müflis ve mahrum bir sakini olmaz mı? Hasan Bas-ri 7 hazretleri diyor ki: "Kıyamet gününde Allahü Teâlâ kullarına."
- "Ey kullarını! Rahmetimle cennete girin ve cennetimin mertebelerini amelleriniz nisbe-tinde taksim edin" diyecektir. Ey oğul!
Yararlı işler (amâl-i saliha) işlemedikçe mükâfatını alamazsın. Hikâye edilir ki:
Beni İsrail'den bir kimse Allahü Teâlâ'ya yetmiş sene ibadet etti. Allahü Teâlâ onun bu kadar ibadet etmesine rağmen cennete girmeye lâyık olmadığını bildirmek üzere bir melek gönderdi. Melek o kula giderek bu kadar ibadet etmesine rağmen cennete girmeye layık olamadığını kendisine haber verdi. Bunun üzerine âbid:
- Biz ibadet etmek üzere yaratıldık. Bizim muhakkak ibadet etmemiz lâzım. (O dilerse, cennete, dilerse cehenneme kor...) dedi.
Bu cevabı alan melek Rabbinin huzuruna dönünce:
- İlahî, Sen onun verdiği cevabı benden iyi bilirsin, dedi.
Bunun üzerine Allahü Teâlâ:
- O kulum madem ki, ibadetten vazgeçmedi, Biz de keremimizle ondan vazgeçmeyiz. Ey meleklerim, şahit olun, Ben de onu muhakkak affettim, buyurdu.

NEFİS MUHASEBESİ
Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "(Kıyamet gününde) hesaba çekilmeden (dünyada), kendi muhasebenizi yapın, (amelleriniz orada) tartılmadan önce siz onları tartın".
Hazreti Ali radıyallahu anh, "Çalışmadan (cennete) gireceğini sanan kimse boş ümide kapılmıştır. Yalnız kendi gayret ve çalışmasiyle cennete gireceğini zanneden de kendine çok güvenen kimsedir", buyuruyor.
Hasan Basri hazretleri, "Amelsiz cennete girmeyi istemek, günahlardan bir günahtır" buyurdu. Yine Hasan Basri buyuruyor:
"Hakikate ermenin alâmeti, karşılığını beklemeden yararlı işler yapmaya devam etmektir".
Resûlullah (s.a.v.), "Akıllı insan, nefsini ıslah edip ölümden sonrası için çalışan kimsedir. Ahmak da, nefsine uyup Allahü Teâlâ'ya karşı boş yere ümit bağlayandır" diye buyurmuştur.
Ey oğul!
Öğrenmek için kitapları tekrar tekrar okuyup mütalâa ederek birçok geceler uykusuz kaldın; uykuyu kendine zehir ettin. Buna sebep olanın ne olduğunu bilmiyorum. Şayet gayen dünyalık elde etmek, onun nimetlerini toplamak, mevki ve rütbelerini kazanmak ile arkadaşların arasında üstünlük ve benlik taslamaksa, vay haline!.. Yazıklar olsun sana!.. Yok, böyle değil de, maksadın Peygamber Efendimizin (s.a.v.) şeriatini ihya etmek, ahlâkını güzelleştirmek, fenalığı emreden nefsine hâkim olmak idiyse, ne mutlu sana, müjdeler olsun sana!..
Şu şiiri söyleyen ne güzel söylemiş:

BEYT
Yazık senden başka birini görmek için uykusuz kalan gözlere,
Yazık senden başkası için dökülen o gözyaşlarına.

Ey oğul!
İstediğin kadar yaşa, nasıl olsa bir gün öleceksin; dilediğini sev, nasıl olsa bir gün ayrılacaksın; istediğini yap, nasıl olsa bir gün hesabını vereceksin.

Ey oğul!
Sarf, nahv, aruz, şiir, kelâm, astronomi, belagat, mantık, tıb gibi ilimleri okumakla Allahü Teâlâ'nın sana ibadet edesin diye vermiş olduğu ömrü boşa harcamış olmaktan başka eline ne geçti? 8.
Hazreti İsa aleyhisselâmın İncil'inde şöyle bir ibareye rastladım:
Bir ölünün tabuta konulduğu saatten, kabrin kenarına getirildiği âna kadar, Allahü Teâlâ azametiyle o ölüden kırk sual sorar:
Bu sorulardan biri de şudur:
"Ey kulum! Halkın gözüne güzel görünmek için senelerce yüzünü yıkayıp temizledin. Benim baktığım kalbini bir kerecik olsun temizleyip hoş görünmedin". Halbuki Allahü Teâlâ her gün senin kalbine bakar ve der ki:
- Benim nimetlerimle bolluk içinde yaşarken, başkaları için çalışıyorsun. Şunu iyi bil ki, sen, bu hitabı işitmezsin, çünkü sağırsın.

Ey oğul!
İlimsiz amel olmayacağı gibi, amelsiz ilim de bir deliliktir. Bilmiş ol ki, bugün seni günahlardan uzaklaştırmayan, ibadete yaklaştırmayan ilim, yarın da cehennem ateşinden uzaklaştırmayacaktır. Bugün hazır fırsat elindeyken ilminle amel etmez, geçmiş günleri de telafiye çalışmazsan yarın kıyamet gününde:
"Ey Rabbimiz, bizi dünyaya geri gönder de iyi amel işleyelim", (Sûre: 32, âyet: 12) diyenlerden olursun. O zaman da sana cevap olarak denir ki:
- Ey ahmak! Sen oradan geliyorsun!

Ey oğul!
Maksadın, ruhunu olgunlaştırmaya, nefsine hâkim olmaya, bedenini de ölüme hazırlamaya gayret etmek olmalıdır. Çünkü son durağın kabir olacaktır. Kabirdekiler, "Ne zaman geleceksin?" diye beklemektedirler. Sakın oraya azıksız gideyim deme! Hazreti Ebu Bekri's-Sıddık (Allah ondan razı olsun):
- Bu bedenler ya bir kuş kafesidir, yahut bir hayvan ahırıdır, diyor.
Kendi kendine biraz olsun düşün. Acaba sen bunların hangisindensin?
Şayet yükseklerden uçan bir kuş isen, "Ey nefis! Rabbine dön" ilahî hitabı duyunca, cennetin burçlarının yüceliklerine erişinceye kadar kanat çırpıp uçacaksın. Hazreti Resûl'ün (s.a.v.);
"Sa'd bin Muaz'ın 9 ölümünden Arşü'r-Rahman sarsıldı" buyurduğu gibi.
Allah korusun, bunun aksine şayet hayvanlar zümresinden isen Allahü Teâlâ'nın, "Onlar hayvanlar gibidir. Belki sapıklıkta onlardan daha aşağıdırlar". (Sûre: 7, âyet: 179) buyurduğu gibi dünyadan ayrılınca, doğru cehennemin kızgın ateşini boylamayacağını temin edebilir misin?
Rivayet edilir ki, Hasan Basri hazretlerine bir bardak soğuk su verilmişti. Bardağı eline alır almaz bayıldı, bardak da yere düşüp kırıldı. Bir yudum su içmek nasip olmadı. Ay ilip kendine gelince şöyle sordular:
- Ey Ebu Said, ne oldu sana?
Ebu Said:
- Cehennem halkının cennet ehline, "Ey cennettekiler! Allah'ın size verdiği sudan ve rı-zıklardan bize de akıtın" diye ümid edip isteyeceklerini hatırladım da bundan ötürü bayıldım, diye cevap verdi.
Amelsiz ilim sana yetse, iyi işler yapmak gerekmeseydi, Allahü Teâlâ'nın, "Benden bir şey isteyen var nü, af dileyen var mı, tevbe eden var mı, istiğfar eden var mı?" çağrısı boşa gider ve lüzumsuz olurdu.

____________
1 Zeynü'd-Din, dinin ziyneti; Hüccetü'l-îslâm, İslâm'ın delili. Bunlar İmam Gazâli'nin lakâblarıdır.
2 İhyâ-u Ulûmi'd-Din, 4 cilt halinde Bedir Yayınevi tarafından yayınlanmıştır.
3 Cüneyd (Ebû'l-Kasım): Iraklı tanınmış mutasavvıf (ÖL: 910 M.).
4 Sekencebin ve keşkâp: Ortaçağ tıbbının ilaçlarından.
5 Rıtl: O devre ait sıvı ölçeği.
6 Muhammed Emin el-Kürdî'nin Farsça beytinin tercümesidir.
7 Hasan Basri: Hicretin ilk yarısında yaşamış büyük kelâm âlimi ve mutasavvıf.
8 îmam Gazali burada, ömürlerini sadece dünya ilimlerini öğrenmek için harcayan ve Allah'ı unutan kimseleri kastediyor.
9 Sa'd b. Muaz: Peygamber efendimizin sahabelerinin ileri gelenlerindendir. Hendek muharebesinde aldığı yaralardan öldü.




SELAM VE DUA İLE KALINIZ... [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
*GüLer*
*GüLer*
VEFALI ÜYEMİZ
VEFALI ÜYEMİZ


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz